Türkiye zor günler geçiriyor. İçerideki, dışardaki hainlerle boğuşuyor. Bu ortamda bile Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Kulüpler Birliği’nin isteğiyle vakit ayırıp bütün Süper Lig kulüpleri başkanlarıyla görüşme yapıyor.
Bu toplantıda bir sürü mesajlar veriyor. Dilerim, kulüp başkanlarımız, Cumhurbaşkanımız’ın verdiği mesajları almışlardır. Bakın, Gençlik ve Spor Bakanımız Akif Çağatay Kılıç, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanımız Yıldırım Demirören, Kulüpler Birliği Başkanımız Göksel Gümüşdağ, Türk futbolu biraz daha ileriye gitsin, kulüpler birbirine dost olsun, camiaları birbirine düşürecek demeçler vermesinler diye kendilerini paraladıkları halde değişen hiçbir şey olmuyor.
Hep aynı nakarat. İlk fırsatta kendi başarısızlıklarını örtmek için rakip takıma saldırıyorlar. Artık sıkıldık yeter diyoruz. Biz bu ülkede sporumuzda, kavgaları değil, güzellikleri görmek istiyoruz. Taraftarlar maça gitmiyor. Büyük kulüpleri idare edenler neden bunu düşünmüyor. Taraftar da kavgadan gürültüden sıkıldı. Takımlarının doğru dürüst top oynamasını, Avrupa’da başarılı olmasını istiyorlar. Bunlar olmayınca statları terk ettiler.
Bu durumu bizim büyük yöneticilerimiz görmüyor, anlamak istemiyor. Gerçeklerle yüzleşmekten korkuyorlar. Daha hâlâ benim yaptığım doğrudur mantığı ile gidiyorlar. İnanın bütün kulüplerin taraftarlarına teşekkür etmek lazım. Dolduruşa gelseler statlarımız eski zamanda yer alan Roma’daki arenalara benzeyecek.
Bu kadar büyük transferler yapılıyor, kaliteli futbolcular alınıyor, biz o futbolcuların iyi oyununu izleyemiyoruz. Bunun nedenlerinin tartışılması lazım. Doğru dürüst verim alamadıkları futbolculara 5-6 milyon euro veriyorlar. Biz nerede hata yapıyoruz demeleri gerekiyor. Bazı şeylerin artık değişmesi lazım. Türk insanının hafta sonları spor eğlencesiydi.
Şimdi öyle bir noktaya geldik ki artık hiç kimse futboldan, yapılan transferlerden bahsetmiyor. Cebindeki son kuruşa kadar hiçbir taraftar bundan sonra forma alarak, bilet alarak kulüplere destek olmayacak. En büyük felaket bu. Lütfen, rica ediyorum... Artık bu kavgalara bir son verin, başarılarınızla gündeme gelin.
Nokta transfer böyle yapılır
Galatasaray bir sürü maddi sıkıntıyla uğraşırken, Başkan Dursun Özbek 7 nokta atış transfer yapmayı başardı. Bu çok büyük bir başarıdır. Önce şunu söylemek gerekiyor, sarı-kırmızılı taraftarlar bu sezon harika bir takım seyredecekler. Artık başkanlarını, yöneticilerini protesto etmeyi bırakıp kombine almalılar.
Bu kadro Türk Telekom Arena’da ortalama 40 bin taraftara oynarsa şampiyonluğun en büyük adayıdır. Her mevkinin iki futbolcusu var. Rekabet en üst seviyede olacak. Son transferler De Jong ve Sigthorsson daha önceki transferlerin kaymağı görülmelidir.
Eren artık forvette tek başına kalmayacak. Sigthorsson hem rakip savunmaya müthiş pres yapan bir forvet hem de rakip atağa çıktığı zaman orta sahaya, defansına yardıma gelen çok yönlü bir futbolcu. Elmander’in daha iyisi. Herkes Melo diyordu. De Jong da Melo’nun daha yeteneklisi. Josue, Galatasaray’a gelmek için Porto’nun teknik direktörünü ‘kendimi sakatlarım, İstanbul’a gitmek istiyorum’ diyerek tehdit etti. Herhalde Türkiye’ye yatmak için gelmedi.
Sinan Gümüş, Podolski, Yasin, Selçuk kapasitelerini artırmazlarsa bu takımda zor forma bulurlar. Ama formayı kapmak için rekabete girerlerse işte o zaman Galatasaray uçar. Bütün her şey Teknik Direktör Riekerink’in elinde. Adaletli forma dağıtırsa kendi de rütbe alır. Ama adaletli davranmazsa bu transferlerle Galatasaray karma karışık olur, geçen sezondan daha kötü bir duruma düşer.
