Sağlam'dan Avcı'ya destek!

Abdullah Avcı ve ekibinin göreve gelmesini desteklediklerini hatırlatan Sağlam, "Abdullah Avcı'ya, takıma kendi anlayışını ve felsefesini yansıtacak zamanı vermemiz lazım. Hoşgörülü ve sabırlı olmamız lazım. Bugün başarısız gibi görünen bir durum varsa da, biz teknik kadroya ve oyunculara inanırsak düzelecektir." dedi.

Başarılı teknik adam, Orhangazi Üniversitesi tarafından düzenlenen 'Tecrübe Paylaşım Semineri'nde öğrencilerin sorularını cevapladı. Orhangazi Üniversitesi'ni ilk defa gördüğünü ve çok beğendiğini ifade eden Sağlam, üniversitenin yapılmasında emeği geçenlere teşekkür etti.

Futbol oynarken üniversite okumaya vakit bulamadığını ve iki kez üniversiteyi yarıda bıraktığını anlatan genç çalıştırıcı, Samsun'da Spor Akademisi'ni bitirmeyi başardığını ifade etti. Antrenman yaparken her antrenörün yaptırdığı çalışmaları not aldığını dile getiren Sağlam, bir taraftan futbol oynayıp bir taraftan da eğitim hayatını sürdüren gençlere, iyi çalışmaları halinde bunu başarabilecekleri yönünde telkinde bulunduğunu kaydetti.

Antrenörler arasında mektepli ya da alaylı tartışmaları yaşandığını hatırlatan Sağlam, "Biz de ikisi de olduğu için belkide beni diğer antrenörlerden ayıran fark budur. Hem futbol hem eğitim hayatımı sürdürdüm." diye konuştu.

"Futbol sadece futbol değildir" diyen Sağlam, "Bunun bir de topluma bakan yanı var, bunu da öne çıkarmak lazım. İşin bir topluma bakan tarafı vardır." ifadelerini kullanırken, şöyle devam etti:

"Gerek saha içindeki davranışlarınız, gerekse saha dışındaki davranışlarımızla hem camiamıza hem de dışarıdaki insanlara olumlu mesajlar vermemiz gerekir. Bunu yapmaya çalıştık ve bugün de uygulamaya çalışıyoruz. Bugün nereye gidersek gidelim, insanlar sevgide saygıda kusur etmiyorlar."

"SİZİN GİBİ İNSANLARIN SPORUN İÇİNDE OLMASI LAZIM"

Öğrencilere tavsiyede bulunan Sağlam, "Sizin gibi olgun insanların, kazanmayı ve kaybetmeyi olgunlukla karşılayabilecek sizin gibi insanların sporun içinde olması çok önemli. Bunu lütfen çok iyi değerlendirin. Hayatınızın içine mutlaka bir spor dalını koyun." şeklinde konuştu.

Bursaspor'da olduğu için mutlu olduğunu dile getiren Sağlam, gurur duyduğu bir yerde olduğunu ifade etti.

"MİLLİ TAKIM KONUSUNDA HOŞGÖRÜLÜ VE SABIRLI OLMALIYIZ"

Başarılı teknik adam, bir öğrencinin, "Milli takımın başında olmanızı çok arzu ediyoruz, milli takımın hali ne olacak, adam gibi adam mı gelmelidir?" şeklindeki sorusunu şöyle cevapladı:

"Milli takım hepimizin milli takımı. Benim Türk futbolundaki en önemli sıkıntı nedir derseniz, devamlılık ve istikrardır. İstikrarda yanayım. Bence Abdullah Avcı ve ekibine, inandık ki o göreve geldiğinde doğru bir seçim olarak değerlendirmiştim, onun takıma kendi anlayışını ve felsefesini yansıtacak zamanı vermemiz lazım.

Hoşgörülü ve sabırlı olmamız lazım. Bugün başarısız gibi görünen bir durum varsa da, biz teknik kadroya ve oyunculara inanırsak düzelebilir. Bence bu kadroyla devam etmemiz gerekir. Güzel sonuçlar alması da yerli antrenör olarak bizim de en büyük beklentimiz."

"AVRUPA'DA BAŞARISIZ DEĞİLİZ"

Sağlam, bir öğrencinin, "Avrupa'da 20'ye yakın maç oynadınız, çok fazla bir başarınız yok neden?" sorusuna da şu cevabı verdi:

"Beşiktaş'ta son maçın son saniyesine kadar gruptan çıkma şansınız vardı. O zaman durumda kötüydü, ekonomik yeterlilik de yoktu. Daha sonra Bursaspor'da tarihi başarı elde ettik. Ama çok erken bir başarıydı. Şampiyonlar Ligi için hazır bir takım değildik. Anderlecht ve Twente maçları oynadık ve şanssız şekilde elendik. Oyuncularımızın da bireysel hataları oldu. Ama imkanlarla beklentiyi yan yana koyduğumuz zaman çok fazla başarısız olduğumuz söylenemez bence."

"BEŞİKTAŞ VE BURSASPOR ARASINDAKİ GERGİNLİKTEN EN BÜYÜK SIKINTIYI BEN YAŞIYORUM"

Beşiktaş ve Bursaspor arasındaki husumetin sorulması üzerine Sağlam, "Bunun en büyük sıkıntısını ben yaşıyorum. Bir tarafta oyunculuk yaptığım, antrenörlük yaptığım 8 güzel senemi geçirdiğim Beşiktaş var. Bir tarafta da bir antrenörün elde edebileceği en büyük başarıları elde ettiğim, çok sevdiğim ve şuan görev yaptığım Bursaspor var. Bu durumda en büyük sıkıntıyı ben yaşıyorum. İnşallah bu sorun en kısa zamanda ortadan kalkar." diye cevap verdi.

Sağlam, yaşanan başarısızlıkla ilgili olarak ise, "Neden başarı yok o kadar yerli teknik direktör var, altyapılardan oyuncu yetişmiyor. Alt yapılara gereken değeri vermek zorundayız. Biz Bursaspor olarak şuanda kendi alt yapımız şuanda Vakıfköy'le beraber Türkiye'nin kendine ait en güzel tesisi olan birkaç kulüpten biriyiz. Biz yatırım yapıyoruz. Yavaş yavaş oyuncularımızı oynatmaya başlıyoruz. " yorumunda bulundu.

"OĞLUM, YENİLDİĞİMİZ ZAMAN ERTESİ GÜN OKULA GİTMEK İSTEMİYOR"

"Sahaya yansımayan olay nasıl oluyor da bu kadar kitleyi etkiliyor?" şeklindeki bir soru üzerine Sağlam, Türkiye'de futbolun çok yoğun yaşandığını belirterek, şunları dile getirdi:

"Maalesef bütün birimler büyük bir baskı altında bu işi yapıyor. Türkiye'de futbolun artık spordan çıkmaya başladığına inanıyorum. Sporun gerçek amacının dışında bir şeyler yaşanıyor futbolun içinde. İnsan tuttuğu takımın aldığı neticelerle toplum içinde kendine statü belirler hale geldi. Kazanan takımın taraftarı ertesi gün işe kral gibi geliyor.

Bunu ben de yaşıyorum. Oğlum kaybettiğimiz maçtan sonra 'Baba ben yarın okula gitmek istemiyorum' diyor. İçinizde de vardır. Ama dünyanın hiçbir yerinde bu böyle yaşanmıyor. Biz de adam bir kazanıyor ama sanki dünyayı kazanmış. Altı üstü 3 puan kazanmış. Kaybeden de dünyayı kaybetmiş gibi, ben ne yapacağım? diyor. Yapacak bir şey yok, kaybettin, haftaya kazanırsın."

"Bayan taraftarların futbola katkısı olabilir mi?" sorusu üzerine ise Sağlam, bayanlarla geçen sene oynadıkları Kardemir Karabük ve Galatasaray maçlarını kazandıklarını hatırlatarak, bayanların statlara gelmesini her zaman istediğini ifade etti.

Şampiyonluk yılındaki birlik ve bütünlüğü hiç yaşayamadıklarını dile getiren Sağlam, takımın 3. ve 5. olmasının düşüş değil başarı olduğunu ifade etti.

"BEKLENTİMİZ YAVAŞ YAVAŞ AŞAĞI İNİYOR"

Sağlam, Avrupa'da takım çalıştırmak isteyip istemediği yönündeki soruya da "Burada sözleşmemizi uzatmamızın altında yatan neden buydu." diyerek şöyle cevap verdi:

"Avrupa takımı çalıştırmak mı yoksa Bursaspor'u bir Avrupa takımı yapmak mı? Açıkçası benim de beklentim başarı ve istikrarımızı taşıyabilir her sene büyüyen bir Avrupa takımı haline getirebilmek hedefi vardı. Ama sonrasında yatan sıkıntılar beklentilerimizi yavaş yavaş aşağı düşüyor. İnşallah bundan sonra yaşanacak süreç motivasyonumuzu üst seviyeye çıkartır ve hep beraber çalışırız."