Şeker Portakalı

Beşiktaş, deplasmanda Feyenoord'u 2-1 yenerek İstanbul'a avantajlı döndü.

Son oynanan Tromsö maçını saymazsak, dünkü Beşiktaş, Bilic’in de dediği gibi Feyenoord maçından önce Avrupa deneyimi sıfır olan bir takımdı. Fakat iki senedir kamplar dışında Avrupa’da adı duyulmayan siyah-beyazlıların oynadığı futbol kesinlikle Avrupa standartlarındaydı. Bakmayın insanların “Feyenoord en önemli oyuncularını sattı” dediklerine... Beşiktaş dün bir takımı değil, bir sistemi yendi. O sistemi yıkan en önemli etken ise Atbia Hutchinson oldu. Maça beklenildiği gibi hızlı başlayan Feyenoord, erken gol bularak Beşiktaş’a, İstanbul’da rövanş umudu bırakmak istemiyordu. Kartal’ın rakibi oynattırmama taktiği ve Mustafa Pektemek’in 13. dakikada attığı kafa golü, Hollanda ekibinin tüm mantalitesini tamamen değiştirdi. Onlar bu golü beklemiyordu. Açıkçası çoğunluk da beklemiyordu. Bilic için aynı şeyi söyleyemem. Çünkü takımı karşılamaya gittiğimizde Bilic bizlere, “Ben inanıyorum” demişti. Sadece kendini değil, takımını da inandırmış.

Çaya dökülen tuz gibi! İlk yarıda çok koşmasına rağmen Feyenoord’un pek tehlikeli atağını göremedik. Biraz hatırlamaya çalışırsak ancak 38. dakikada Boeitus’un yarattığı pozisyonu yazabiliriz. Onda da Tolga tecrübesini kullanarak, Hollanda takımına beraberlik şansı vermedi. İkinci devrede ise Te Vrede’in 64’te kılpayı yetişemediği topu pozisyondan sayabiliriz. Zamanlamasını iyi ayarlayan Tolga’nın hamlesi, Bilic’e rahat nefes aldırdı.

Atiba ile Kerim’e gelecek olursak... Zaman zaman çok eleştirdiğimiz Bilic’i Atiba transferi için kutlamak lazım. Kanadalı oyuncu sahada yapmadık iş bırakmadı. Ama Kerim için aynı övgüleri yapamayız. Tam tersine “Hoca bir sene bu çocuğu neden oynatmadın” demek lazım.

Her şeyin güzel başladığı gecede 90+4’te yenilen penaltı golü ise, çaya yanlışlıkla dökülen tuz gibi oldu.

İlk gol yaktı
Feyenoord Teknik Direktörü Fred Rutten, ilk golü yiyene kadar iyi oynadıklarını ama golden sonra, konsantrasyonlarını kaybettiklerini söyledi. Çok fazla top kaybı yaşadıklarına işaret eden Rutten, yedikleri gollerden sonra oyun düzenlerinin dağıldığını ve futbolcularının kendilerine güvenlerinin kaybolduğuna dikkat çekti. Rutten, her şeye rağmen rövanş için küçük de olsa şanslarının olduğunu dile getirdi.

SLAVEN BİLİC'İN AÇIKLAMALARI