'Hedefim; Türkiye'de de çok sevilmek'

Daha önce ‘Gönder’ ve ‘Gemiciler’ isimli iki ayrı single’la müzikseverlerle buluşan Röya, bu kez sözü ve müziği Gülşen imzalı, düzenlemesi Ozan Çolakoğlu’na ait ‘Kesin Bilgi’yle dikkat çekiyor. Çolakoğlu’nun şirketi Ozinga yapımcılığında piyasaya sunulan ‘Kesin Bilgi’, slogan niteliğindeki sözleriyle dikkat çekiyor. Azerbaycan’daki gibi Türkiye’de de çok sevilmek istediğini belirten Röya sorularımızı cevapladı.

-Müzik çalışmalarınızı Türkiye’de de yürütme fikri nasıl oluştu?

Bunun çok planlı bir fikir olduğunu söyleyemem. Bir dostum aklıma düşürdü. Aslında ailem uzun zamandır Türkiye’de yaşıyor. Bir radyonun yöneticisi olan dostum, Türkiye’de kariyeri mutlaka denemem gerektiğini söyleyip ısrar etti. Yaklaşık iki yıl düşündüm. Sonra doğru bir fikir olduğuna inandım. İyi ki ısrar etmiş.

-Sırasıyla ‘Gönder’, ‘Gemiler’ ve ‘Kesin Bilgi’... Bu üç şarkınıza ilgi nasıl?

Herkesin ayrı sıralaması var. Radyolar bu yorumları anlamak için çok önemli bir mecra. Fakat söylemeliyim Türkiye’deki ilk çalışmam ‘Gönder’de şimdiki ekibimle çalışmış olsaydım sonuç çok daha iyi olabilirdi.

-‘Gönder’de Soner Sarıkabadayı’yla çalışmanız, ‘Gemiler’de Eflatun’la, Gülşen ve Ozan Çolakoğlu’yla da ‘Kesin Bilgi’... Bu isimlerle nasıl irtibata geçiyorsunuz ve bu isimlere nasıl yöneliyorsunuz?

Tamamen hislerimle. Arkadaş olabileceğim heyecanlı insanları hissediyorum. Yaptıkları işler de önemli bir referans tabii. Gülşen ve Soner benim için çok özel insanlar.

İkisini de tanımadan önce, sonucun iyi olacağını çok net hissediyordum. Çok şükür yanılmadım. ‘Kesin Bilgi’nin YouTube’da yedi milyonu geçen bir tıklanma oranı var. Organik, bu da bunun en açık ispatı sanki.

-Türkiye’de kendinize koyduğunuz hedef nedir?

Sevilmek. Türkiye’de de Azerbaycan’daki gibi çok sevilmek istiyorum. Büyük ve zor bir hedef ama emin adımlarla ilerliyorum.

-Çalışmalarınız single olarak mı devam edecek?

Bir albüm için erken olduğunu düşünüyoruz. Şimdilik doğru olan single’larla yürümek.

Bu durumdan da memnunuz açıkçası, her işimiz, bir öncekinin üstüne çıktı. Bu yükseliş trendini yakalamak herkese nasip olmuyor malum.

-Türkiye’de müzik sektöründe sizi en çok şaşırtan şey ne oldu?

Öyle, “Çok fazla şaşırdım” diyebileceğim bir şey yok aslında. Dünyanın hemen her yerinde sektör dinamikleri benzer fakat Türkiye’deki müzik piyasasını ‘saygılı’ olarak nitelendirebilirim. Sistem gün geçtikçe daha da oturuyor.

‘Herkesin farklılıkları var’

- Azerbaycan ve Türkiye arasında ne gibi farklılıklar var?

Müzik adına çok farklılıklar var. Türkiye’de işler daha temiz yürüyor. Azerbaycan’da biraz geride. Sinema sektörüyse artık dünyada kendini gösterir durumda. Azerbaycan’da o da çok yeni ama çok umutluyum. Hepsi olacak.

- Burada kendi tarzınıza en yakın hangi sanatçıyı görüyorsunuz?

Net bir isim söyleyemem ama dünyadaki trendleri takip ediyoruz çoğumuz. Bu, bizi bazı benzerliklere sürüklese de herkesin farklılıkları var.

- Sırada beraber çalışacağınız kimler var?

Bunları yavaş yavaş, tek tek anlatacağım şarkılarımla. Şu sıralar çok heyecanlıyım. Yaptığı işleri büyük bir hayranlıkla dinlediğim, efsane bir ismin şarkılarından birini cover olarak söyleyeceğim. Hem büyük bir sorumluluk hem de büyük bir heyecan.

‘Önceliğim müzik’