Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Fenerbahçe kafilesine yapılan silahlı saldırıdan sonra ilk harekete geçen ve inisiyatif koyanlardan biri de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmuştu. Erdoğan lige verilen arada süper ligdeki tüm takımların kaptanlarını kabul etmiş ve uyarmıştı; “Sizler örnek insanlar olmalısınız. Saha içindeki hareketlerinize dikkat edin.”
Şiddet karşıtları umutlanmış, devletin en yetkili makamının bu keskin tavrının ses getireceğini düşünmüştü.
Sonra ne oldu? Çirkin saldırıdan sonraki ilk hafta maçlarında bir kan dökülmediği kaldı.
Futbol Federasyonu Hukuk müşavirliği süper ligden 7 kulübü disiplin kuruluna sevk etti. İki kulübe tribün kapatma, üç kulübe çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle ağır para cezaları, bir kulüp başkanına sportmenliğe aykırı açıklamalarından dolayı 45 gün hak mahrumiyeti, iki kulübe takım halinde centilmenliğe aykırı hareketi için para cezası, bir futbolcuya ki, o şahıs 7 gün önce Cumhurbaşkanı’nın huzuruna çıkan bir takım kaptanıydı, 1 maç ceza öngördü! Alt ligleri saymıyorum, otuz ayrı olay dosyası cezalara bağlandı!

Haberin Devamı

Ey başkanlar!

İşte böyle bir futbol ülkesi olduk. Oyuncusundan taraftarına, kulüp başkanından antrenörüne hoşgörüsüz, saygısız, tahammülsüz ve kazanmak için her yolu mübah gören bir futbol ülkesi!
Sayın Cumhurbaşkanı bir hafta önce karşısında süt dökmüş gibi oturan o futbolcuları kabul ettiğine pişman mıdır bilemeyiz, bildiğimiz tek şey insanların damarlarına işlemiş bu zehrin nasihatle filan temizlenemeyeceği.
Tarih 23 Nisan 2015. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. İzmir’de ana babalarının elinden tutmuş onlarca minik, belki de ilk kez bir spor müsabakası izlemek için salona gitmiş. Fenerbahçe ile Galatasaray kadın voleybol takımlarının maçı var. Sadece maç mı var? Holiganlar, psikopatlar, kavga, küfür, korku, dehşet hepsi birarada.
Sonrasında salon boşaltılır, iki takım sporcuları polis korumasında 2 saat bekletilir ve maç oynatılır.
O küçücük çocukların gözü önünde yaşanan vahşet kolay kolay silinir mi tazecik zihinlerden? Asla.
Dilimizde tüy bitti, söylemeye devam edeceğiz. Ey şiddet yasası çıkarılırken e-bilet uygulamasına direnen ve salon sporlarını son dakika manevrasıyla kapsam dışı bıraktıran bürokratlar, ey federasyon başkanları. Şimdi kulaklarınız çınlıyor mu?
“Terörün, şiddetin, küfür-kafirin branşı olmaz, futbol sahalarında her türlü çirkinliği yapanlar elini kolunu sallayarak salonlara girmemeli” dediğimizde, kafanızı kuma gömerek bugün yaşananların sorumlusu olmaktan kurtulacağınızı mı sandınız? Buyrun işte eseriniz, bir kınanız eksik!

Haberin Devamı

Asla geç demeyin

Spordaki şiddeti, ülke gerçeklerinden ayırmaya kalktığınız vakit sorunlara çözüm üretemezsiniz. Kadın cinayetleri, çocuk tacizleri, iş faciaları, işsizlik, cehalet, gelir dağılımındaki adaletsizlik, kutuplaşma, toplumun bugün yaşadığı gerginliğin topyekün gerekçeleridir. Sokak ne ise, tribün de o.
Yasalarla, yasaklarla, diretme ve söylemlerle üstesinden gelemediğimiz bu cinnet hali, ancak ve ancak eğitimle ortadan kaldırılabilir. Ailede, okulda, yaşamın her evresinde eğitim. Çok mu geç kaldık? Belki bir nesli kaybettik. Önemli olan geleceği kurtarabilmek. Ciddi, kararlı, samimi ve gerçekten vatansever isek, hiçbir şey için geç değil!..

Haberin Devamı

Waris’in bonservis bedeli ile

Trabzon Erdoğdu Anadolu Lisesi Guetemala’da düzenlenen dünya şampiyonasının yıldızıydı. Kocaman yürekleri vardı, tıpkı genç yaşta hayata veda eden ağabeyleri Cemal Türksev gibi, hepsine helal olsun. Öğretmenlerine, antrenörlerine ve ailelerine kucak dolusu sevgiler. Bu çocukların çoğu Trabzonspor kulübü altyapı oyuncusu. Pırıl pırıl ve Türk futbolunun geleceği onlar. Asıl yatırım yapılması, birer fidan gibi özen gösterilmesi gereken bu çocuklara sahip çıkmak Trabzonspor kulübünün görevi.
Bundan sonraki eğitim masraflarını mı karşılarsınız, burs mu verirsiniz, gelişimlerine katkı sağlamak için daha profesyonel ellere mi teslim edersiniz, ailelerine destek mi çıkarsınız, sizin tercihiniz. Ancak unutmayın, sadece Waris’e ödediğiniz bonservis ücreti ile bir değil, on tane daha şampiyon takım yaratabilirsiniz. Bakın Altınordu kulübüne. Kısıtlı imkanları ile Avrupa’nın en köklü kulüpleriyle yarışır bir altyapı kurmak ve futbol felsefesi geliştirmek, belki bugünü değil ama Türk futbolunun yarınlarını garanti eder. Her sene Waris’e verdiğiniz paranın yarısı kadar bu çocuklara yatırım yapın, yeter!

Günaydın beyler

Trabzonspor yönetiminde sekizinci istifa Murat Türköz’den geldi. Gerekçesi şaka gibi: “Göreve gelmemizde en büyük etken şikeyle mücadele idi. Başkan üç ay içinde kupa gelecek demişti. Olmadı, yapamadık. Bir tek kişi her şeye karar verdi, o da sayın başkanımızdı...” Günaydın beyler. Aradan üç ay değil, neredeyse 2 yıl geçti. Ortada ne kupa var, ne çözülmüş şike sorunu. Gelenek şudur; bir söz verilip tutulamıyorsa, istifa kutsaldır ve hep birlikte edilir...