Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Hey gidi Sivasspor. Kim derdi ki geçen sezon fırtına gibi esen takım gidecek, yerine sıradan bile diyemeyeceğimiz, hedefsiz kalmış bir ekip gelecek?
Böyle bir değişimi, yönetim biçimi, yanlış transfer politikası veya hatalı teknik adam seçimiyle açıklayamazsınız. Ve böyle bir tabloya ancak Türkiye gibi futbol kültürü güdük kalmış ülkelerde tanık olabilirsiniz.
Kupada çeyrek finale yükselebilmek, lig için de itici güç ve moral olabilirdi kırmızı-beyazlılar için. Ama nerede? Ne doğru dürüst bir hücum organizasyonu, ne başlangıç düdüğündeki skoru koruma gücü vardı Sivasspor’un.
Bursaspor için bu kadar kolay bir maç olmasının temel nedeni elbette rakibin savunmadaki büyük zaaflarıydı. Yeşil-beyazlılarda bu sezon yakaladığı başarı grafiği tabii ki rastlantı değil. Kilit sözcük ise istikrar. Bursaspor, ligi de düşünerek rolantiye alabileceği maçtaki iştahı, çalışkanlığı ve istekli oyunu gerçekten takdir edilecek cinstendi.
Zapatocny her zamanki gibi savunmanın emniyet kilidi idi. Önündeki Krita, zamanında müdahaleleri ve rakibi yıldıran sertliği ile orta alanı kontrol eden isim oldu. Ozan İpek çok çalıştı, attığı frikik golü şans koksa da, Sivasspor’un bir üfleyişte yıkılacak direncini kırdı.
2. golündeki ofsayt tartışmasını bir kenara koyarsak, topu ağlarla buluşturan diğer vuruşlarındaki ustalığı, Sercan’ın niçin peşinde koşulan adam olduğunu göstermeye yetti. Bursaspor üç gömlek üstün olduğu rakibini zorlanmadan geçip, adını kupadaki sekiz takım arasına yazdırdı.