Erdoğan Şenay

Erdoğan Şenay

esenay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Süper Lig, süper temposu ile yaşanan bir Fenerbahçe-Trabzon karşılaşmasının hatıraları ile anılacaktır bu oyunun gelecek zamanlarında.
Fenerbahçe’nin fevkalade çabuk tek topu ve paslaşma zenginliklerinin zirve yaptığı bir görkemle oyunu sahiplenmesi, hem büyük alkış alıyor, hem de Trabzonspor’un oyun planlarını zora sokuyordu bir yerde... Sow’un oyunun hemen başlarında Tolga ile karşı karşıya kalıp rahat bir gol pozisyonunu yanlış kullanması, Gökhan Gönül’ün sol ayağı ile yaptığı vuruşun Tolga’yı da aşarak direkte erimesi, Fenerbahçe’nin yarışmada kurduğu hakimiyetin ve maçın gelecek zamanlardaki gollerinin ayak sesleriydi sanki müsabakada.
Trabzonspor’un da oyun tarzı çok yerinde bir taktikle başlamıştı aslında Kadıköy’de... Pres-pres ve sahanın her yerinde pres sloganı dün Trabzon’lu oyuncularca eksiksiz uygulanıyor özellikle de Alex’i kilitlemek konusunda yoğunlaşan baskı bu büyük futbolcuyu bulnaltıyor, hatta Mustafa Yumlu, Serkan, Zokora gibi isimler, Alex’i marke etmekte biraz da ölçüleri kaçırarak tehlikeli faul cezalarını sokuyorlardı üst düzeyde ve tertemiz oynanan maçın gündemine.
* * *
İkinci yarıya Trabzon’un ya kazanırız-ya kazanmalıyız parolasıyla başlaması doğaldı tabii... Sadece 6 hafta devam edecek bu minik ligin yarışmalardaki beraberlik sonucunun şampiyon olma ihtimallerine havlu atmaktan başka ne işareti olabilirdi ki? Yani hem maçı önde götüren Fenerbahçe, bu hesapların ölçümlerinde oynamak, hem de bordo-mavililer olmak veya olmamak histerileriyle yorumluyorlardı pozisyonları.
Sow’la gelen ikinci gol, oyunun sonuç kaderini işaretliyordu sanki. Ancak Trabzon’daki hırs ve kazanma azminden kopma gibi hiçbir olumsuz işarete rastlanmıyor, bordo-mavililer sağlı-sollu kanat ataklarıyla sayısız pozisylonlara girip çıkıyorlardı Kadıköy’de...
Ancak sarı-lacivertli ekipteki dar alanları aydınlık tutan, kısa paslardaki isabet yüzdeleri ilk yarıya göre daha da ciddileşip artınca hem sahadaki futbol kaliteleri yüceliyor, hem de Fenerbahçeli tüm oyuncular sezonun en mükemmel 90 dakikasına tek tek imza atıyorlardı kendi evlerinde....
Bize göre önce Aykut Hoca’yı, hemen yanında da dünkü maçın öncesi yürüyüş coşkusu ve tribün tavırlarıyla bu maçın önemini vurgulayan Fenerbahçe sevdalılarını ayakta alkışlamak gerekmektedir.