Hain oyun

Enfes yıllar yaşayıp, üst üste şampiyonluklar yaşayan Sarı - Kırmızılı camia, bu unutulamaz yılları bir de UEFA Şampiyonluğu ile süslemiş, bu başarıları ile de hem Türkiyenin, hem de Dünya sporseverlerinin gönlünde taht kurmuştur... Sonrasında neden böylesine karanlıklara büründü ekonomik işler Cim - Bom yönetiminde, anlaşılır gibi değil... Faruk Süren - Mehmet Cansun gibi camianın önde gelen isimleri nasıl oldular da bir Ali Sami Yen macerası üstüne on milyonlarca doları hacıağalar gibi sağa sola döktüler... "12 milyon dolara stat planı yaptırdık" diyorlar... Böyle bir rakam bugünlere kadar Türkiyede görülüp, duyulmuş bir şey midir yahu... Fenerbahçe, Beşiktaş bu rakamlara koskaca stadyumlarını yenilediler... Birbirinden saygın ve ekonomik bilgisi yüksek insanlarımızın bulunduğu koca Galatasaray, bu AIG rezilliğine nasıl olur da "evet" der anlaşılmazı zor ki zor... Bu ne idüğü belirsiz şirketle ön temasları kimler başlattı... Bu şirketin karanlık sahipleri kimlerdir... Sonrasında mukavele safhasına nasıl gelindi... Anlaşmanın altında hangi Galatasaray yetkililerinin imzaları var... Bizce bu konu kongreden önce bütün çıplaklığı ile ortaya dökülmelidir... İşin içinde dolap çevirenler varsa tek tek açıklanmalıdır... Çünkü bu konudaki deliller ortaya dökülmedikçe, gelecekte Cim - Boma huzur gelmez bizim kanaatimizce... Tüm Galatasaray yazarları, oklarını Fatih Terime hedefleyip, durmaktalar... Yani, hocanın birkaç transfer yanlışları ile mi bu borçlar böylesine kabardı ?.. On milyonlarca doların esrarengiz bilinmezliği yalnız futbolun transfer hatalarının arkasına saklanabilir mi ?.. Geçen gün kibar başkan Özhan Canaydın, bir TV kanalında "Demek AIG, Galatasarayla iyi bir anlaşma yapmış" diye cevaplayarak savuşturmuştu çok gerçekçi bir suali... İyi ama bu cevabı ters yüz edersek, başkanın "bu mukavele Galatasaray için yüz karasıdır" yorumu çıkmıyor mu konunun özünde... Canaydın Başkan, işin peşini hiç bırakmadan bu çirkin ve "üç kağıt anlaşmanın" içinde bulunan bütün isimler açıklığa kavuşturulmalıdır... Yoksa Ali Sami Yenin durumu, Sarıgülün projesinin ele alınması, hepsi boştur yukarıdaki sualler netliğe kavuşmadan... İnan Kıraç, Selahattin Beyazıt, Ali Tanrıyar, Özhan Canaydın, Necdet Çobanlı, Kemal Onar ve de sayısız Galatasaray duayenini hayretler içinde bırakan bu "Hain Oyun" en ayrıntılı içeriği ile ortaya çıkarılmalıdır... Böyle bir operasyon, yalnız Galatasaray için değil, Türk futbolunda birçok kulübümüz için de bilinmeyen hesapların ortaya dökülmesini sağlayacaktır... Yoksa "kol kırılır, yen içinde kalır" kokuşmuşluğu yine ön plana çıkarsa, bu işin vebali altında kalırsınız ve tarih boyu maalesef huzursuz yaşamaya mahkum kalırsınız. esenay@milliyet.com.tr Galatasaray yönetimindeki AIG muamması, bize göre tam bir "Nat Pinkerton" öyküsü adeta...