Skorer ‘Kupayı sen kaldıracaksın’

‘Kupayı sen kaldıracaksın’

14.05.2008 - 02:35 | Son Güncellenme:

Feldkamp tarafından Beşiktaş derbisinden önce Lincoln’le birlikte kadro dışı bırakılan Hakan Şükür, Adnan Polat’a, “Artık oynamayı düşünmüyorum” dedi. Ancak Polat, “Öyle şey olmaz. Bu sezon şampiyonluk kupasını sen kaldıracaksın” diyerek kaptanı ikna etti

‘Kupayı sen kaldıracaksın’

Ligin 7. haftasında, Galatasaray’ın, Beşiktaş’la oynadığı derbinin vakti gelip çatmıştı. Ancak Hakan Balta ve Nonda’nın golleriyle 2-1 kazanılan maçtan çok öncesinde Florya’da yaşananlar gündeme damgasını vurdu.
Maç sabahı Florya’da kıyamet kopuyordu. Hakan Şükür ve Lincoln, Feldkamp tarafından kadro dışı bırakılmıştı. Alman teknik adamın gösterdiği sebep gerçekten ilginçti. Lincoln, Brezilya’dan gelen kuzeni ve arkadaşları kampı ziyaret ettikleri, Hakan Şükür de maç gecesi kızı Zeynep ile birlikte uyuduğu için kadro dışı bırakılmışlardı. İki yıldızın öfkesi büyüktü. Yine de, Ali Sami Yen’e giderek tribünde oturup takım arkadaşlarını desteklediler.

Haberin Devamı

Maria’ya özenmişti
Hakan’ın kızı Zeynep, Fenerbahçe’nin, Ankaragücü ile oynadığı maçta Alex’in sahaya kızı Maria ile çıkmasına özenip babasını, “Ben de seninle sahaya çıkayım” diyerek aramış, Hakan’ın cevabı, “Seyircisiz oynuyoruz kızım. İzin vermezler” olunca, “O zaman seninle uyumaya geleyim babacığım” demişti. Kızının ısrarı karşısında çaresiz kalan Hakan, en çok da yardımcı antrenör Ahmet Akcan’ın kendisine hiçbir uyarıda bulunmayarak bunu ertesi gün Kalli’ye bildirmesine bozulmuştu.
Lincoln için de durum aynıydı. Kuzenleri gece yarımda tesisleri terk etmesine rağmen uyarı bile yapılmadan kadro dışı bırakılan Lincoln öfkeden deliye döndü. Brezilyalı futbolcu, Hakan’a, “Ben burada yeniyim. Ama sen kaptansın ve böyle bir ceza olamaz. Sen nasıl tepki gösterirsen, ben de aynısını yapacağım” diye konuşurken, sambacıyı sakinleştirmek yine Hakan’a düştü. Lincoln’e, “Maça gidip arkadaşlarımıza destek olalım. Bu konuyu sonra hocayla konuşuruz” diyen Şükür, medyaya yaptığı açıklamada ise “Bu olay beni çok kırdı ve üzdü. Bu cezayı hak ettiğimize inanmıyorum” diyordu.

Haberin Devamı

Ulusoy devreye girdi
Maç gecesi Hakan Şükür sabaha kadar uyumadı. Futbolu bırakmaya karar vermişti. Eşi Beyda ile uzun uzun konuştu ve veda kararı aldı. Ancak Hakan’ı ikna çabaları da sürüyordu. Gece geç saatlere kadar Adnan Polat, yıldız oyuncuyu sürekli telefonla aradı. O dönemde babası gibi gördüğü Haluk Ulusoy da Hakan’ı ikna edebilmek için çaba harcıyordu. Adnan Polat son konuşmasında “Yarın idmana çıkacaksın Hakan” dedi. Şükür’ün cevabı ise “Ben artık oynamayı düşünmüyorum Adnan ağabey” oldu. Polat, ısrar ederek, “Öyle şey olmaz. Sen bize lazımsın. Bu sene şampiyonluk kupasını sen kaldıracaksın” diyerek uzun bir konuşmayla, efsane oyuncuyu kalması için ikna etmeyi başardı.

Florya’da tartışma
Ertesi gün antrenman vardı, ancak Hakan hocasıyla konuşmak istediğini söyleyerek sahaya inmedi. Kalli de antrenmana çıkmayarak Hakan’la konuştu. Golcü oyuncu öfkeliydi, “Siz, bana sezon başında ‘Ben sadece rekor kırmak için oynayan bir Hakan Şükür istemiyorum. Oynayabildiğin kadar ilk geldiğim senedeki gibi çok büyük başarılar yaşayan bir Hakan Şükür istiyorum’ demiştiniz. Şimdi ne oldu? Ne değişti? Ben bu takımın kaptanıyım. Böyle bir sebepten dolayı bu cezayı hak etmiyorum” ifadelerini kullandı. O gün Feldkamp’la konuşmayan Cassio Lincoln ise Alman hocayla arasındaki tüm bağları koparmıştı.

Haberin Devamı

Akcan tepki çekti
Adnan Sezgin ve Haldun Üstünel bu olay sonrasında yaraları sarmaya çalışırken,  gece kampta bulunan ve herhangi bir müdahalede bulunmayan Ahmet Akcan, hem idarecilerin hem de futbolcuların tepkisini çekti. Florya’daki sevgisizlik ortamı giderek büyüdü. Durumu fark eden Haldun Üstünel, Adnan Sezgin ve İdari Menajer Mustafa Turgun, Lincoln’le sürekli konuşarak, moral vermeye çalıştı.
Galatasaray, Ekim başında yoğun bir maç trafiğine girerken, yıldız futbolcu Ayhan Akman’ın fıtık olduğu haberi Florya’da büyük şok yaşattı. 4 Ekim’de Sion’u rövanş maçında konuk eden sarı-kırmızılılar, 5-1’lik sonuçla UEFA’da gruplara kaldı. 8. haftada Kayserispor’la 1-1’lik skorla yenişemeyen Galatasaray’da, yorgun kadroyu değiştirmeyen Kalli eleştiri yağmuruna tutuldu. Cim-Bom’un, UEFA grubundaki rakipleri ise Bordeaux, Helsingborg, Austria Wien ve Panionios oldu.

Haberin Devamı

Kalli’nin şikayeti
9. haftada Ankaraspor’u konuk eden Aslan, golsüz biten karşılaşmada 2 puan yitirdi. Ancak Galatasaray’ın tek kaybı bu değildi. Lincoln maçta aldığı darbeyle bir kez daha ciddi şekilde sakatlandığı için Bordeaux’ya karşı forma giyemedi. Üstüne bir de Hakan Şükür bel spazmı geçirince, Galatasaray, Fransa’daki mücadeleye iki önemli eksikle çıktı. Bordeaux maçında oyuna iyi başlayan, ancak 2-1 mağlup olan sarı-kırmızılılar, kazanması gereken bir maçı kaybetmişti. Dönüş uçağında bir araya geldiği yöneticilere futbolcularını şikayet eden Feldkamp, “Yere düşen bir daha kalkmadı. Hakem bile artık onların bu düşmelerine inanmıyordu” demişti.
Bordeaux maçının ardından Denizli’ye giden ve Nonda’nın penaltı golüyle 2-1 kazanan Galatasaray sonraki hafta Gaziantep’te, Servet’in son dakikada attığı golle 1-1’lik beraberliği kurtardı, fakat Feldkamp’ın koltuğu da sallanmaya başlamıştı.
Artık manşetlerden Kalli’nin gönderileceği haberleri düşmüyordu. Hocasına kamuoyu önünde destek görüntüsü vermek isteyen yönetim ise kulübün internet sitesinden, “Sanal kaos ortamı yaratılmak isteniyor” açıklamasını yaptı. 8 Kasım’da UEFA grup maçında Helsingborg karşısında alınan 3-2’lik mağlubiyet ise bardağı taşırdı.

Haberin Devamı

Sabri’ye ilk uyarı
Bu maçta oyundan alınan Sabri stadı terk ederken seyircinin de gösterdiği tepkiyle, “Galatasaray benim için bitti” açıklamasını yapıyor, sonra bunu söylemediğini iddia ediyordu. Florya’da ertesi gün yine hesap sorma vaktiydi. Haldun Üstünel ve Adnan Sezgin önce Lincoln’le görüşerek, “Nedir bu halin? Neden hâlâ böylesin?” diye sordu. İki idareci de Kalli ile Lincoln arasında süren gerginliğin farkındaydı. Lincoln ile görüşerek buna artık bir son vermesi gerektiğini ve takımın başarısı için birliktelik içinde olmaları gerektiğini anlattılar. Sonra sıra Sabri’ye geldi. Sabri’ye böyle bir şey söyleyip söylemediği soruldu. Ardından, “Eğer senin ağzından bir daha böyle bir şey duyarsak, kendine kulüp bulursun” denilerek genç futbolcu sert bir şekilde uyarıldı. Sabri, Galatasaray’da doğup, büyüdüğünü ve kesinlikle böyle bir şey söylemediğini iddia ederek odadan ayrıldı.

GSTV’de şok sözler
Devre arasına yaklaşıldıkça Hakan Şükür, Hasan Şaş ve Ümit Karan hakkında çıkan ‘gönderilecekler’ haberleri manşetleri süslüyordu.
Bir gazetede çıkan, Adnan Polat’ın, Hakan’la görüşerek, “Sezon sonu jubile yapmanı istiyoruz” iddiasının kulüp tarafından yalanlanmamasına oldukça kızan Hakan Şükür, önce yöneticilerle görüştü, sonra da GSTV’ye içini döktü. Tecrübeli golcü, “Adnan Polat bana ne zaman istersem futbolu bırakabileceğimi söylemişti. Şimdi böyle haberler çıkıyor. Ben dünyaya da, Galatasaray camiasına da kazık çakmadım” ifadelerini kullanıyordu.
Kral kırgındı. Yönetimin bu konuda sessiz kalmaya devam etmesi, polemikleri artırıyordu. Hakan Şükür, sonunda dayanamadı ve eşi Beyda’yı ve kardeşi Gökhan’ı karşısına alarak konuştu: “Sezon sonunda Galatasaray’dan ayrılıyorum. Belki futbolu da bırakacağım.”
Yunanistan’daki Panionios maçında sonradan oyuna girdi ve attığı golle takımı rahatlattı. Sevincini de araları bozuk olduğu iddia edilen Feldkamp’la paylaştı. Maçtan sonra da ağzındaki baklayı çıkardı ve ilk kez Milliyet’in okuyucularına duyurduğu, ‘Ve kral bırakıyor’ haberini doğrulayarak, sezon sonu Galatasaray’dan ayrılacağını açıkladı. Kral’ın bu açıklamasından sonra hakkında çıkarılan haberler de son buldu...

Kavga değil çarpışma
Galatasaray, Trabzonspor deplasmanında Serkan Çalık’ın enfes golüyle üç puanı kazanırken, karşılaşma öncesinde ortalıkta yine çeşitli söylentiler dolaşıyordu. Hafta arası yapılan antrenmanda birbirlerine çarparak sakatlanan Hakan Şükür ve Lincoln’ün bu durumları, beraberinde ‘kavga ettiler’ dedikodularını da ayyuka çıkardı. Artık Galatasaray’da öyle bir ortam oluşmuştu ki, her taşın altından bir sorun çıkmasına alışan kamuoyu da ne duysa inanır hale gelmişti. Oysa, ortada ne kavga ne de başka bir sorun vardı. İki yıldız oyuncunun çift kale maçta çarpışarak sakatlanmaları tesedüften başka bir şey değildi. Ancak bu olayın ardından, gerek diğer futbolcular gerekse yöneticiler, gazetecilerin yönelttikleri “Kavga mı ettiler?” sorusuna cevap vermek zorunda kaldı.


Topal’ın teşekkürü 

Galatasaray’ın, Gençlerbirliği’ni 3-2 yendiği maçta bir gol atan Mehmet Topal’ın yedek kalan Hakan Şükür’e koşarak sevincini paylaşması uzun süre konuşuldu. Takımla uzaktan yakından ilgisi bulunmayan, ama ısrarla her şeyi bildiklerini iddia eden

‘Kupayı sen kaldıracaksın’
bir takım kişiler, bunun altında bir mesaj yattığını ve Mehmet Topal’ın, Hakan Şükür’le başka bağlantıları bulunduğunu iddia ettiler. Oysa gerçek çok farklıydı. Bunun nedeni Şükür’ün maç sabahı Mehmet Topal’a dönerek, “Rüyamda gördüm, maçta gol atıyordun” demesiydi. Topal da, “İnşallah atarım ve seninle sevinirim abi” diyerek maça çıkmıştı. Golü atınca da doğru kulübedeki Hakan Şükür’e koşarak sevincini paylaştı.

Yazarlar