Skorer Lafını sahte balla kestim

Lafını sahte balla kestim

07.04.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Lafını sahte balla kestim

Sayın Mehmet Ali Şahin, Ankara spor şefimiz Cemal Ersenin konuğu... Sayın Fikret Bila Milliyet temsilcimiz, ben de yanlarına ilişmişim ve sayın bakanın endişesi yüzünden balı bırakıp reçelle yetinmişim. Tatlı yiyelim tatlı konuşalım yani...Niyet öyle de konular tatsız... Sayın bakanla havadan sudan konuşmayı balla kesiyoruz istemeyerek. Konuyu sayın Aziz Yıldırımın "enel hak" dediği başkanlar toplantısına getiriyoruz. Gerçi ben seviniyorum sayın bakanla aynı fikirde olmama ama, sayın Şahin Fenerbahçe başkanının bulunmadığı "barış" toplantısını onaylamadığını söyleyerek konuşmaya başlayınca, içimden "eyvah" diyorum... "Hükümet de ağırlığını koyuyor olaya". Niye koymasınlar ki ? Futboldaki hal ve gidişin en olumsuz etkisi onlara. Şikeydi, teşvikti derken bir de kavga çıkınca, biliyorlar ki onların önüne gelecek dosya. En iyisi suyu baştan kesmek diye düşünmüş olmalı sayın bakan. Ben şaşırdım... Koskoca bakan, aynı halktan biri gibi konuşuyor. Kulüp başkanlarının bindikleri dalı kestiğini söylüyor. Ankarada bakan görmeye alışmış Cemale göre normal, ama bana ilginç geliyor bu açık sözlülük. "Açık gözlülük" yapanlar umarım mesajı alırlar. Sayın Başbakan Yardımcısıyla "Acaba bu bal sahte mi ?" diye başlıyor kahvaltı sohbetimiz. Düşünün ne hale gelmişiz ! Oysa daha futboldaki sahte kahramanları, sahte ilişkileri konuşacağız vakit elverdiğince... Ayıptır söylemesi bir de tebrik aldık sayın Bakandan... Ben değil, spor servisimiz... 12 sayfa Taktik ekimize ve Rıdvanlı reklamlarına bayılıyormuş sayın Mehmet Ali Şahin. Hani Rıdvan, "gol olur" diyor da gol oluyor ya... İşte o reklam ve Taktikteki haber bolluğu sayın Bakanı çeken..."Aslında spor medyası ve biz aynı saflarda bu ülkenin sporu için mesai vermekteyiz" dedi Sayın Şahin. Spor basının görevini gerçekten iyi yaptığını söyledi. Cesaretle sürdürmemizi rica etti. Şu yeni TCK ile tam bizlere hapishane yolu gözükmüşken ve bir sürü futbol yöneticisi ellerini ovuştururken, bir Başbakan Yardımcısının bu tespiti ilaç gibi geldi doğrusu. Demek Mecliste bizleri takdir edip gözetenler de varmış. Aynen devam. Takdir güzeldir Anadolu kulüpleri, havuz dağılımındaki yeni önerinin sahibi Fenerbahçeyi yere göğe koyamıyorlar şimdi. Nasreddin Hocanın "koyun yününü dikenli telle toplama projesi"nin sonu gibi; "Gördüler nakit parayı seviniyorlar"! Olur mu, olmaz mı ? Kâr mı ederler, zarar mı, altında başka hesaplar var mı; zaman gösterecek. Lakin "ümit fakirin ekmeği".Bir tek Malatyaspor başkanı sayın Hikmet Tanrıverdi "akılcı" yaklaşıyor olaya ve "Fenerbahçenin farklı düşüncesi varsa da bizi ilgilendirmez, önemli olan futbol ekonomisinin gündeme gelmesi" diyor. Evet... Bu aşamada Anadolu kulüplerine düşen Fenerbahçeyi desteklemektir. Sonuç yine hüsran olursa; gerisini Allah bilir. Gördüler nakit parayı Spor medyasında adettir; bir genç adam çıkıp da mesleğini zirveye taşıdığında "dinazorlar" seslenir uzaktan:"Onu, ben yetiştirdim"!.. Ne diyeceğiz şimdi Pulitzer ödüllü ilk Türke ? "Murad Sezeri biz yetiştirdik" mi? Malum, en büyük deneyimleri Milliyet Spor Servisinde Muradın... Hayır. Sevgili Murad kendi kendini yetiştiren bir foto muhabiridir. Bizden öğrendiği, olsa olsa sınırsız çalışma azmidir. Hiç unutmam Associated Presse girmeye niyetlendiğinde, mesaiden sonra yoğunlaştırılmış yabancı dil dersleri alırdı, çektiği fotoğrafın yazısını düzgün yazmak için. Adım adım aştı kendini. Amerikan piyadelerinin arkadaşlarına saygı duruşu fotoğrafı gerçekten muhteşemdi. Ama daha da önemlisi, Murad savaşın içinde aylarca kalmıştı. Ben onun "karamsarlığını" iyi bildiğim için, bu cesareti ve müthiş gelişmesi için kendisini iki kere tebrik ederim. Ne mutlu bize. eguven@milliyet.com.tr Pulitzerli Murad

Yazarlar