Ofsaytlara dikkat

       DÜŞÜNCE yönü zengin bir maç olacak. İki tarafta da bireysel yıldızlar ve karşıtları var. Önce Hagi ve Mehmet. Hagi, B.Hakan, Hasan Şaş ve Okan ile hem gol ayaklarını hareket ettiriyor, hem de kendisi gol atıyor. Mehmet de Beşiktaş'ta en az onun kadar etkili bir oyuncu. Oktay'a asist oluyor. Bir dakikalığına girdiği Fenerbahçe maçında da golü atıyor. Bunların hangisi daha iyi perdelenirse rakip takım oyunda "hamle avantajı" kazanır.
       Bu maçın hakem ve taktikler açısından en zor değerlendirmesi "ofsaytlarda" olur. Galatasaray defansı ağır. Ama çok anlaşmış bir ofsayt taktiği uyguluyor. Beşiktaş'ta da Oktay, Amokachi, Mehmet ve Nihat top zamanlaması çabuk depar adamları. Toshack, Beşiktaş'ta blok defansı kurup önünde de çok koşan ve savaşçı orta alan grubu oluşturursa Galatasaray'ın oyun kurgusunu zorlar. Ayrıca uzun toplarla B.Hakan ile oynama alışkanlığını gıdıklar. Bu da Galatasaray'a monoton ve durgun dönemi getirir. Çünkü hava toplarını kapsa bile Hakan'a destek olmadığı için sonuçsuz kalıyor. Beşiktaş da kontratakta sonuca kolay gidilecek alanlara "özgürce açılma" fırsatını yakalar. Galatasaray defansı da dağınık yakalanır. Ancak bu zorlamalar oyun güzelliğini getirmez. Tempoyu düşürür. Türk futboluna en büyük ihanet düşük tempodur. Bu nedenle maç önce orta alan kavgasından kim üstün çıkacak sorusunu getiriyor. Burada Galatasaray biraz daha etkili görünüyor. Ama ani ataklarla bu avantajı terse çevirmek de Beşiktaş'ın zorlayacağı girişimdir. Beşiktaş'ta B.Hakan'ı ya Alpay, ya da Ertuğrul tutar. Burada önemli olan B.Hakan'ın saldırgan veya durgun gününde olmasıdır. Hakan orta alanda en çok koşan forvet oyuncusu olduğu halde onsekiz içinde en az yer değiştiren bitirici oluyor. Bu çelişki Hakan'ın randımanını düşürüyor. Devamlı hareketliliğe yöneldiği zaman rakibi sarsıyor.
       Bir de Toshack'ın rakiplerine provakasyon yapma alışkanlığı var. Beşiktaş'ta herkese bir alternatif buldu. Ondan hoşlanmayan oyuncu bile rekabet ortamında onun güdümüne giriyor. Yani takımına hakim, istediği düşünceyi uygulatan başarılı bir antrenör. Üstelik de namağlup. Bu nedenle takımı gençleştirebiliyor. İç rekabeti artırıyor. Taktiğini tartıştırmıyor. Toshack usulü bir yönetim uyguluyor. Yalnız yeri garanti olmayan orta sınıf oyuncular kolay paniklediği için Beşiktaş'ın umduğu şov ağırlıklı ve coşturan sonuçları alamıyor. Ayrıca Toshack'ın maç öncesi Galatasaray tribününü cenaze merasimine benzetmesi ve "Başbakan Yılmaz Fener'e gidip lobi çalışması yapsın" demesi hocanın sosyal saygısızlık örnekleridir. Bakalım Hasan Şaş için bir süre önce yaptığı konuşmayı Galatasaraylı oyuncu unutmuş mu? Peki niye bunu hatırlatıyoruz... Bir söz vardır da: "Oyuncu sahada konuşur" diye.