OLMAZ BÖYLE ŞEY

       Olacak iş değil. Norveç'te ligden düşmekten son anda kurtulmuş bir takım, Valerenga. İlk maçta 1 - 0 yenilmişsin ama, herkes şaşırmış bu sonuca. Ve rövanş. Tribünler tıklım tıklım dolu. Tüm Türkiye arkanda. Ve Oktay (2), Tayfur'un golleri ile herkes ayakta. Ya sonra! İkinci yarı bambaşka bir takım sahada. Sanki Valerenga bir dev. Beşiktaş ise sıradan bir takım. Kalesindeki gollere seyirci. Haralsden, Kaasa, Carew. 10 dakikada 3 - 3. Ve Avrupa Kupa Galipleri Kupası'nda çeyrek finalin kapısından dönen bir takım. Yazık değil mi! Bu, bir futbolcusunun değeri neredeyse rakibin tümüne bedel bir takıma yakışıyor mu?

       Beşiktaş, Avrupa Kupaları'nda zaman zaman çok yaklaştığı turları aldığı mucize sonuçlarla kaybetti. 1974'de UEFA Kupası'nda Romanya'nın S.Roşu takımını İstanbul'da 2 - 0 yenen Siyah - Beyazlı takım, deplasmanda son üç dakikada üç gol birden yiyerek elendi. 1988'de İstanbul'da D.Zagreb'i 1 - 0'la deviren Kartal, deplasmanda 2 - 0 yenildi ve yine kupaya veda etti
       1990 yılı da Kartal'ın tarihinde acı bir yıl olarak yer aldı. Malmö karşısında deplasmanda 2 - 1 öndeyken, Recep'in de kendi kalesine gol atması nedeniyle 3 - 2 yenilen Beşiktaş, İstanbul'da ilk yarıyı 2 - 0 önde tamamladı ama 2 - 2 ile tura veda etti. Siyah - Beyazlı takım, sonraki yıllarda Rosenborg'a 0 - 3, 3 - 1, Göteborg'a da 0 - 2, 2 - 1'le elendi.
       FEVZİ:İlk dakikalarda yüzde yüzlük bir tehlikeyi önlerken, ikinci yarıda o da savunmasıyla birlikte çöktü. ALİ EREN: Başarılı çizgisinden uzaktı. Topla çıkışlarda gereksiz paniğe girdi. SELLAMİ: Özellikle Valeranga'nın uzun toplarında etkisizdi. ALPAY: Carew'i marke etmeye çalıştı, ancak bunda da fazla başarılı olamadı, rakip gollerde büyük hatası vardı. TAYFUR: Bir süre savunmanın sol tarafında görev yaptı, ardından da sol kulvara çekildi. Hem savunmaya destek verdi, hem de kritik bir gol attı. OKTAY: Nerede oynatılırsa oynatılsın görevini aslanlar gibi yapıyor. Gollerini atıyor, attırıyor. ERTUĞRUL: Hem orta sahada görev yaptı, hem de ofansa destek verdi, ancak istediği şutları atamadı. MEHMET: Oyun kuruculuk görevini zaman zaman yapmasına karşın, kaçırdığı gol ona yakışmadı. DEL SOLAR: Zaman zaman kritik toplar çaldı, etkili olamadı. AYDIN: Toshack'ın silahıydı. Ancak oyunda kaldığı süre heyecandan hiç bir varlık gösteremedi. OHEN: Doğrusu Nijeryalı futbolcu zaman zaman iyi işler yaptı, hepsi o kadar. ERKAN: Oyuna sonradan girdi, sağ kulvara hareketlilik getirdi. SERDAR: İkinci yarıda sol kulvara destek için sahaya sürüldü, hiç bir varlık gösteremedi. NİHAT: Rakip goller peşpeşe gelince can simidi gibi sahaya sürüldü.

       MAÇIN gözlemcisi, İnönü Stadı Müdürü Göksemin Tançelik, Menacer Kadir Akbulut, emniyet ve itfaiye yetkilileri İnönü Stadı'nda sabah durum değerlendirmesi yaptılar. Toplantıya Alman hakem üçlüsü de katıldı. Alınan önlemlerin mükemmel olduğu gözlemci tarafından rapor edildi. Hakem Steinborn maçtan sonra karşılaşmanın video bandını istedi

       VALERENGA 'nın 150 kişilik taraftar grubu dün akşam takımlarını yalnız barakmadılar. Siyah - Beyazlı seyircilerin coşkusu ile şaşkına dönen Valerengalı taraftarlarla birlikte Norveç emniyetinden bir polis memuru da İstanbul'a gelerek 150 kişilik gruptan sorumlu oldu

       HAKEMLER: Edgar Steinborn (***), Thorsen Bastan (****), Thomas Borchert (***)(Almanya)
       BEŞİKTAŞ: Fevzi (*) - Ali Eren (**), Sellami (*), Alpay (*)(Nihat Dk.75 (*), Tayfur (***) - Oktay (***), Ertuğrul (**), Del Solar (*), Mehmet (**), Aydın (*)(Erkan Dk.29 (**) - Ohen (**)(Serdar Dk.64 (*)
       YEDEKLER: Ekrem, Ayhan, Savaş, Hikmet
       VALERENGA: Krogstad (**) - Walltin (**), Haralsden (***), Kiölner (**), Tran (**) - Haug (**)(Kuvicek Dk.85), Villugrein (**), Levernes (**)(Thorsen Dk.88), Howi (***), Riisnes (**)(Kaasa Dk.46 (***) - Carew (***)
       YEDEKLER: Ronningen, Odeggard, Mirkoviç, Bernsten
       SARI KART:
       GOLLER: Oktay (Dk.7 - 42), Tayfur (Dk.40), Haralsden (Dk.63), Kaasa (Dk.66), Carew (Dk.73)