Trabzonspor Sütten ağzı yandı!

Sütten ağzı yandı!

29.09.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Genel Menajer Giray Bulak transfer politikalarını değiştireceklerini söyledi, “Futbolcuyu kadromuzda tutabilmek için gidenleri ışık olarak görüp mesajı değerlendireceğiz. Farklı anlaşmalar yapacağız” dedi

Sütten ağzı yandı

Trabzonspor Genel Menajeri Giray Bulak, hedeflerini, yapmak istediklerini ve kulübün bundan sonra izleyeceği transfer politikasını kulüp dergisine anlattı.
Hem alaylı, hem mektepli olduğunu belirten Giray Bulak, “Futbolda eğitimin eksik olduğunu bilenlerdenim. Bir dönem Trabzon’da futbol okulu kurduk, sorumluluğunu da ben yaptım. Futbolcular, futbol okulunda eğitim görüp buradan okullarına gitti. Kısa sürdü o uygulama. Bugün Ajax’ın yaptığını biz 1985’te yaptık. Keşke biraz daha uzun süre devam etseydi” dedi.
Trabzonspor’un transfer politikasının diğer takımlardan farklı olması gerektiğini de belirten Bulak, daha sonra şöyle konuştu:
“Trabzonspor’un futbolusunu marka olabilmiş takımlar alırsa bundan mutlu olmalıyız. Demek ki doğru seçimler yapmış Trabzonspor. Diğer takımlar ve hocalar emek harcamadan bu tercihleri parası olduğu için alıyor. Zengin babanın çocuğu gibi davranıyorlar. Şimdi de oyuncuyu elimizde tutabilmemiz için giden oyuncuları ışık olarak görüp mesajı iyi değerlendireceğiz. Daha farklı anlaşmalar yapmamız gerekebilir.”
Trabzonspor’daki göreviyle ilgili değerlendirmede de bulunan Giray Bulak, “Genel menajerlik yapacağım. Şenol Güneş, burada çalıştığı sürece ben de çalışabilirim. Asıl yapacak olduğumuz endüstriyel futbolda oyuncu bulup, bulduğumuzu değerlendireceğiz. Aksi durumda zarar ederiz. Doğru tespitlerle doğru transferler yapacağız. Bu kulübün en büyük kaynağı futbolcusudur. Diğer gelirler de vardır ancak 1 liraya aldığımızı 10 liraya satabiliyorsak büyük gelir kalemimiz futbolcudur” dedi.

Haberin Devamı

Algılama farkı

Aynı eğitimi alan yerli ve yabancı antrenörlerin birbirlerinden farkını anlatan Giray Bulak, “Aynı tip oyunculardan bile aynı oyun şablonu ortaya çıkmıyor. Algılama, zeka, duygu, profesyonellik, çalışkanlık, düşünce ve mentalite farkı ortaya çıkarıyor. Bilgi aynı ancak kullanım yöntemleri farklı olunca öne çıkıyor ya da geride kalabiliyorsunuz” dedi. Bulak, antrenörler üzerindeki baskı konusunda da, “En çok baskı yiyen insan, çocuğuna kalem kitap alamayan babadır. Dünyayı kazanıp da baskıdan bahsetmek doğru değil. Bu düzeydeki çalışanlar, kendi kişisel mental gelişimlerini tamamlamalı” yorumunu yaptı.

‘Fair-play’i bilmiyoruz’

Giray Bulak, yıllar önce söylediği, ‘Play’i biliyoruz ama Fair’i bilmiyoruz’ sözlerinin hâlâ geçerliliğini koruduğunu vurgularken, “Aynı görüşümü sürdürüyorum. Hâlâ fair play’ı bilmiyoruz. Oyunu oynuyoruz ama kuralları, sevgiyi, dostluğu ve paylaşmayı bilmiyoruz. Bunu yapabilirsek ülke olarak daha önemli yerlerde oluruz. 80 milyona yaklaştık ancak 8 milyonluk ülkeler bizden daha çok yarışmacı takımlar, model sporcular çıkartabiliyor. Bunun üzüntüsünü yaşıyorum” dedi.