Haberin Devamı

Öncelikle sonuçtan ve Avrupa kupaları biletlerinden bağımsız olarak şu tespiti yapmak gerek sanırım: Dün sahada tam anlamıyla bir futbol maçı oynanamamasının bir numaralı sorumlusu maalesef hakem Proença idi... Salı günkü saha koşulları futbola çok daha fazla müsaitken risk almak istemeyen Proença’ya, belli ki Çarşamba günü UEFA’dan kesinlikle maçı oynatma talimatı ulaşmış. Zira UEFA, futbol takviminde kritik bir aksaklık istemiyor, bu gecenin sonunda Avrupa’daki son 48 takımın yerlerinin netleşmesini bekliyor. Beklenti böyle olunca Galatasaray-Juventus maçının son 59 dakikası balçık zeminde oynandı. Daha doğrusu oynanmaya çalışıldı, ortaya tam anlamıyla bir futbol çıkmadı, doğal olarak da müsabakanın çok büyük bir bölümü pozisyonsuz geçildi... Aslında iki garip günün sonunda Galatasaray’ın dışında istediğini alan diğer taraf da Proença idi; kritik bir hata yapmadı, Dünya Kupası finali için de pol pozisyondaki yerini korudu.
Elazığ maçından sonra Juventus önüne de kağıt üstünde üçlü (uygulamada beşli) savunmayla çıkan Mancini, merkezde Ceyhun yerine Gökhan Zan’ı kullandı; sol stopere ise Semih’i kaydırdı. Conte’nin açık, Mancini’nin de gizli hedefinin 0-0 olduğu bir müsabakada iki hoca da olağanüstü kontrol düşüncesinden genelde sapmadı; belki de iki hoca da kar nedeniyle gerçek bir futbol maçı oynanmamasından mutluydular bile! Hatta Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nde devam etmek için mutlak galibiyete ihtiyacı olduğu, beraberlikle mağlubiyetin hiçbir farkının olmadığı bir günde Umut değişikliği 81’de yapılıyorsa Mancini’nin 0-0 hedefinin gizli olduğunu söylemek bile iyimser olur! Açık açık 0-0’ı istedi Mancini... Ama sahada Mancini’den daha fazlasını isteyen aslanlar vardı dün! 4-1’lik Madrid deplasmanında da silik futbola isyanından bir milim bile sapmayan Umut, dün de sahaya girer girmez sarı-kırmızılıların enerjisini yükseltti. Evet golü “finallerin adamı” Sneijder attı, evet asisti yine “geriye yaşlanan adam”
Drogba yaptı. Ama son 10 dakikada maçın vitesini değiştiren, üstelik Drogba’nın kafasına o harika uzun pası atan adamın, Umut’un hakkını da saygıyla vermek lazım.
Bravo Umut... Bravo G.Saray... Dünya futbolunun devlerinden birini dize getirip iki yıl üst üste Şampiyonlar Ligi gruplarından çıkan elit takımların arasına adınızı yazdırdınız. Türkiye’yi gururlandırdınız. Teşekkürler Mancini. Teşekkürler çocuklar.