Skorer Yaşamak çok güzel şey!

Yaşamak çok güzel şey!

22.08.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Yaşamak çok güzel şey

Bundan daha önce başlayıp halihazırda da düşük yoğunluklu şiddette devam eden diğer tartışma da, yabancı futbolcuların Türk vatandaşlığına geçmesiyle ilgiliydi ki; daha çok pek sık rastlanıldığı gibi yine Fenerbahçe-Galatasaray tartışmasının görünürdeki sebebi olarak devam ediyor. Tabii bir de konuya "asil kan" kıstasıyla yaklaşanlar var ki; onlarla seyrek görüşelim, mümkünse hiç görüşmeyelim... Bol nemli pek sıcak taze ligde 3. haftayı da tamamına erdirdik. 40-42 dereceyi gören sıcaklarda oynanan lig maçları, daha bir ay dolmadan ikinci polemik konusunu da dünyaya getirdi, hayırlı uğurlu olsun. Sıcak falan doğru ama takımlarımız Avrupa maçlarına hazırlıklı olsuncularla, futbolcu sağlığı tehlike altındadır ve de "ligimizi bu havalar mahvetti"ciler hararetli tartışmalara girişmiş durumdalar. Cumartesi Vestel'le Manisa'da karşılaşan Galatasaray, 2-2'lik beraberliği zor kopardığı maçta 2 puan bırakırken, Meduna'nın sahaya yığılıp kaldığı an, ne skor, ne penaltı, ne lig önemliydi. Gencecik bedeniyle yerde kasılıp kalmış, titreyen Çek futbolcu hepimizin içini titretirken, daha sonra yapılan anons daralan yüreğimizi ferahlattı ve her şeye rağmen İliç, o penaltıyı bile-isteye auta atsaydı, takımına 1 puandan fazlasını, kendisine ise yaşam boyu gurur ödülünü kazandıracaktı. Olmadı. Gerçekçilik yine 1, romantizm yine 0. Artık futbolda böyle romantikliklere yer yok diyenler, her geçen gün oyuna neden yabancılaştıklarının yanıtını da biliyorlardır belki...Zico'yla 3'te 3 yapan Fenerbahçe'de, Kiev'de 1'e karşı 3 olduğu Dinamo Kiev'le, yarın akşam oynayacağı rövanş maçının hazırlığı sürmekte, Lazaroni Trabzon'da 3 puan duasına devam etmektedir. İzmir'den vasat oyun üstü 3 puanla dönen Kartal'da umutlu günler yaşanmaktadır. Her şeyden ve hepsinden güzel olanı, Michal Meduna hayattadır ve futbol fena halde hayata benzemeye devam etmektedir. İYİ HAFTALAR! Romantizm 0! Futbol böyle de oynanır. Tayland-Bankok'taki üniversitelerarası futbol maçında filler maharetlerini döktürdü. Foto-jenerik Yetenek maçı kazandırır. Şampiyonluğu kazandıran, takım oyunu ve zekâdır. Süper Lig'de 2005-2006 sezonunda bir maçta en çok golü Kayserispor'un ''Gol Kralı'' unvanlı futbolcusu Gökhan Ünal ile Fenerbahçe'den Semih Şentürk attı. Semih, takımının ilk yarının son maçında Denizlispor'u 6-2 yendiği maçta 4 gol birden atma başarısını gösterdi. Kayserisporlu Gökhan Ünal ise kendi evlerinde 7-2 kazandıkları Vestel Manisaspor maçında 4 kez fileleri havalandırdı. Diğer yandan Galatasaraylı Ümit Karan 2 kez, Vestel Manisasporlu Sinan Kaloğlu, Trabzonsporlu Fatih Tekke ve Gökdeniz Karadeniz de birer maçta 3'er gol atarak, ''hat-trick'' yaptı. Haberiniz var mı? Bir de rüya gördüm. Söylemeden geçemeyeceğim. Sözüm ona Zico ile Anelka özel bir görüşme yapıyorlar. Anelka, "Zico hocam Başkan Aziz Yıldırım'a sözüm var. Bana Saracoğlu'nda görev ver. Kiev'i tek başıma yeneceğim" diyor. Zico da, "Yanına da Alex, Tümer, Appiah, Aurelio, Tuncay ve ekstradan da Lugano'yu vereceğim. Kaleyi de Rüştü'ye teslim edeceğim. Çık sahaya Kiev'i yen" diyor. Ne söyleyeyim. Hayırdır inşallah. (Hulki İlgün - Fanatik) Hayırdır inşallah! Allah ne kadar ömür verir bilmem; ama Şampiyonlar Ligi'nde final oynayacak bir Türk takımını ömrümün sonuna kadar görebileceğimi düşünmüyorum. (Rıdvan Dilmen - % 100 Futbol, NTV) Umudunu yitirme! Ben Beşiktaş'a Beşiktaş demek için, Beşiktaş'ta Beşiktaşlılığı kanıtlanmış Beşiktaşlı isterim. (Ali Sami Alkış - Star) Tekerlemecik! Hasan Şaş ile Necati'nin kavgaları kabak tadı verdi. Hasan Şaş, Necati'ye bir ağız burun girişip dövse de biz de rahatlasak... (Ümit Aktan - Lig de Lig, Kanal 1) Off ki, ne off! Ben MHK Başkanı olsam maçtan sonra Bülent Demirlek'i çağırırım. Hemen gelir, esas duruşunu verir. "Oğlum" derim, "sen gerizekalı mısın". Hakaret anlamında demiyorum. (Ahmet Çakar - Santra, ATV) Ne anlamında diyorsun? Onlara Galatasaray formasının ne demek olduğunu Sarı-Kırmızılı camianın babalarının çiftliği olmadığını acil şekilde anlatmak lazım. Haydi bakalım Polat, Galatasaraylı bekliyor... (Turgay Şeren - Akşam) Hemen Abi! Dili biraz sivridir Toledo'nun. Düşündüğünü pat diye söyler! (Korkut Göze - Hürriyet) Toledo'yu tanıyalım: Lüksemburg bizden daha fazla top yaptı. Üstelik onlar, otobüs biletçisi, marangoz, göz doktoru... Bizim hâlâ gözümüzde mertek var! Lüksemburg bizden iyiydi desem Terim küplere biner diye korkuyorum... (Osman Tamburacı - Yeni Şafak) Korkma bi şeycik olmaz! Haftada bir gün yazdığım için güncelin dışında kalabiliyorum. Yazılarımı salı günü teslim ettiğimden, özellikle salı ve çarşamba günü gelişen olaylar için de anlayış bekliyorum. (Ergun Gürsoy - Hürriyet) yakantop@gmail.com Tamam!