Yıldırım Demirören: "Milli Takım'ı bırakmak diye bir lüks yok"

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, TRT Spor'da yayınlanan "Stadyum Özel" adlı programda önemli açıklamalarda bulundu. 2016-17 sezonunu ve gündemdeki konuları değerlendiren Demirören, canlı yayında Ersin Düzen'in sorularını yanıtladı.

Yıldırım Demirören'in açıklamaları şöyle:

"Arda Turan olayın ardından beni aradı"

- Arda olayını uçak indikten sonra bana atılan mesajla öğrendim. Olaydan hemen sonra öğrendim diyebiliriz. Yönetim olarak kararımızı anında hocamıza ilettik. Hocamız aynı fikirde olduğunu beyan ederek futbolcunun uyanmasını bekledi. Arda Turan olayın ardından beni aradı. Ne konuştuğumuz bizim aramızda ama araması bile önemli diyelim.

"Bilal Meşe'yi ertesi gün aradım"

- Arda Turan'ın Milli Takım'ı bırakmasına hepimiz çok üzüldük. Diğer taraftan da onu korumamız gerekiyor, bir dünya markası. Arda'yı bırakma konuşmasından sonra aradım. Tatilden sonra kendisiyle konuşmak istediğimi beyan ettim. Bilal Meşe'yi ertesi gün aradım. Kendisine "Bir başkan olarak rica ediyorum, Arda'ya dava açma, bu olayı bitirelim" dedim. Arda "Pişman değilim" dese de yaptığı hatadır.

"Milli Takım'ı bırakmak diye bir lüks yok. Arda'yı kazanmaya çalışırım"

- Milli Takım'ı bırakmak diye bir lüks yok. Arda hata da yapsa, o sözleri söylemiş de olsa, ben Arda'yı kazanmaya çalışırım. Arda Turan krizini bahane edip kişisel çıkarları için olayı başka yerlere taşıyanlar bu sorunu çok büyüttüler. Özür dilemek erdemdir, en büyük adamlıktır. Arda'ya verilen metinde buna yer verilmişti. Referandumdaki olaydan dolayı Arda'ya bir vurulacakken üç vurulmaya çalışıldı, buna katılıyorum.

"Primle ilgili tartışmalar her yerde yaşanabilir"

- Dünyanın üç büyük markasını yıpratmak için hep beraber uğraşıyoruz. TFF, Fatih Terim ve Arda Turan. Basın mensupları toplantıdan çıkmasalar, Arda Turan kendisine verilen metni okuyacakmış, duyduğumuz bu. Primle ilgili tartışmalar her yerde yaşanabilir. Verilen primi beğenmeyebilirler, bunlar normal şeyler. Yazılanlar, hakaretler, medyadaki şeyler beni başka türlü etkiler, gencecik çocukları başka türlü etkiler.

"Gruplarda bizimle aynı puanı alan ve kazanamayan Portekiz şampiyon oldu"

- Primleri, Fatih Terim'in sözleşmesini TFF'de çalışan birileri sızdırmıştır. Bu kişileri bulabilmem imkansız. Bir hata yaptı ise hatasını göstererek, değerlerimizi geri kazanmamız lazım. Bizim örfümüz adetimiz böyle. Medyaya şunu söylüyorum; prim tartışmasını EURO 2016'dan sonra yapsaydınız. Ne kaybederdiniz üç günde? Gruplarda bizimle aynı puanı alan ve kazanamayan Portekiz şampiyon oldu. Bir futbolcuya, hocaya hakaret ediyorsak, eleştiri demiyorum, aslında bir milli değere hakaret ediyoruz demektir.

"Milli Takım'ın seyirci ortalaması 3 binden 35 bin kişiye yükseldi"

- Süper Lig'de seyirci ortalaması yüzde 7 artarken, TFF 1. Lig'de yüzde 35 arttı. Beni Milli Takım'ın seyirci ortalaması ilgilendirir. Ben 3 binden 35 bin kişiye yükselttim ortalamayı. Süper Lig'deki seyirci ortalamasını yükseltmek bizim işimiz değil, kulüplerin işi. Eskişehirspor-Göztepe maçında tribüne o maddeleri sokanlar arasında maalesef bir emniyet mensubu da var ve yakalandı.

"Fatih Terim, kulüp ve Milli Takım'ı birlikte çalıştırmak isterse kabul etmem"

"Hakemlerin bu sezonki performansından memnunum. EURO 2024'ü düzenleme hakkını alırsak Türkiye'nin şampiyon olacağına inanıyorum. TFF'nin 20 takımlı lig projesi kesinlikle yok. 2019'a kadar buradayız, seçim var. Memnun değillerse, ona göre karar verilir. Yapılan eleştirilerden ders alacağım. Fatih Terim, kulüp ve Milli Takım'ı birlikte çalıştırmak isterse kabul etmem, ama hocamın böyle bir kararı varsa da bilemem."