Tarih 8 Ağustos’tu. Galatasaray, Bursa’yı ideal 11’iyle, çizgilerde Podolski-Yasin, on numarada Sneijder ve santrforda Burak’la 1-0 yenip Süper Kupa’yı müzesine götürdü. Her şey yolundaydı. Düzen oturmuş, yeni sezona 3 kupayla başlanıyordu... Sadece 1 hafta sonra, şampiyon takım Sivas’a gitti, Hamzaoğlu anlaşılmaz bir şekilde Burak’ı yedek bıraktı. Sonradan giren tecrübeli golcü beraberliği kurtarabildi ancak.

Bir hafta daha geçti, bu kez çengeli Yasin’e taktı, 60’ta onu sokarken Burak’ı çıkararak takımını kendi eliyle karıştırmaya devam etti. Konya deplasmanında sağ açıkta hiçbir şey yapmayan Umut’la devam etti. 4’üncü haftada içeride Mersin maçına gelindiğinde özgüvenini yitirmiş Yasin’i 11’e geri döndürdü.

Haberin Devamı

Yani özetle şu oldu aslında: Galatasaray’ın ileri dörtlüsü Bursa’yı yenip kupayı aldıktan sonra 3 hafta anlamsızca kurcalandı, 4’üncü hafta tekrar başa dönüldü! Arada da olan Yasin’in özgüvenine ve Burak’ın sinirlerine oldu.

Sonra o kritik Salı geldi, sezonun ilk Avrupa kupası maçında Hamzaoğlu arayışları maalesef bitmedi. Yasin, her iyi sonucun da-her kötü sonucun da bedelini ödemeye devam etti, bu kez de formasını Emre’ye kaptırdı. 4 aydır ilk 11 oynamamış Emre sudan çıkmış balığa döndü, basit hatalar yaptı. Olabilir, oyuncunun iyi günü gibi kötü günü de olacaktır şüphesiz. Ama hocası ona da 45 dakika dayanamadı, 32’de çıkartıp ıslıklattırmaktan da geri kalmadı.

Mesele, Atletico’yu yenmek-yenilmek değil kesinlikle. Zaten Galatasaray’ın geçen yıl daha güçlü olan kadrosu Devler Ligi’nde 1 puan alabilmiş; bu yıl da Kupa 1 için yetersiz olduğu aşikardı.

Zaten Melo gitmiş, Telles gitmiş, Sabri alternatifsiz, ön liberoda Hakan var. Her şey eksik, her yer eksik. Esas mesele şu: Zaten yetersiz olan bir takımda, az sayıdaki işleyen yeri de kurcalamanın manası ne? 3 kupanın mimarları Burak’la Yasin’i yok etme girişimi kime ne fayda sağladı? Takımın oturmuş tek yeri Semih-Hakan’ı bozmak akılcı mı? 20’lik Rodriguez yeni bir ülkede, ilk 11’deki ilk maçında neyi eksik yaptı ki formasını bir stopere devretti? Ya da eğer Salı günü tercihleriniz böyle olacaksa, bunu test etmek için en uygun zaman, içerideki Mersin maçı değil miydi?

Haberin Devamı

Bu Atletico Madrid, her halükarda bu maçı kazanırdı, doğru. Ama dün Atletico kazanmadı. Hamzaoğlu kaybetti.