Benzer iki takım izledik dün gece Arena’da: Hem Galatasaray hem Bursa, bazı bölgelerde büyük yıldızları olmasına rağmen, başka bölgelerde seçenekleri çok dar olan, kadro mühendislikleri eksik bırakılmış iki ekip. İki takım da kafası kocaman-gövdeleri ufak; kolları upuzun-bacakları kısacık “orantısız canavarlar” gibi. Denizli, 2008-09 devre arasındaki gibi bir Ernst bulana kadar orta sahada ideali bulmak için çırpınacak belli ki. Rodriguez dün Türkiye kariyerinin en iyi ilk yarısından sonra en kötü 10 dakikasını oynadı ve çıkarıldı yine. Çok istekli, çok yetenekli ama çok hayalci. O bölge de realist olmayı gerektiriyor. Galatasaray dün yine merkezdeki istikrarsızlık nedeniyle kopuk bir futbol oynadı ama ikinci devrede Podolski’nin ağırlığını koymasıyla, büyük bir yıldızın kararıyla çektiler rakibin fişini. Bursa’daysa hem orta sahada hem de hücumun bir kenarında sorun ciddi. Özellikle göbekte Ozan-Belluschi bedenen, Josue de ruhen Bursa’yı terk ettikleri için o boşluğu dolduramıyor hiçbir müdahale. Birinci golden sonra da oyuna veda ettiler zaten.

Haberin Devamı

***

Bu bol hatalı/bol gelgitli maçı, oynanan oyun değil ama birkaç küçük anı unutulmaz yapacak galiba: 10 yıla dayanan Süper Lig kariyerinde rakipten faul almanın marketten elma çalmaktan farkı olmadığını zaman zaman unutan Burak’ın 13’te yaptığı jest çok hoştu. Tebrikler Burak... Sana esas yakışan bu. Bu gülümseten kareden sadece 1 dakika sonra gelen Serdar-Necid çarpışmasıysa benim sanırım son yıllarda gördüğüm tarifi en zor, en rahatsız edici sahnelerdendi. İki oyuncunun birbirini görmeden karşılıklı koştuğu ve birinin omzunun diğerinin suratına geldiği an. Necid de öyle şaşkın ve üzgündü ki, onun sedyedeki Serdar’ı öptüğü an benim de boğazımda bir düğüm oldu doğrusu. Darbeyi alan Serdar kardeşime de, o 5 dakikalık beklemede eminim içi Serdar kadar yanan Necid’e de çok büyük geçmiş olsun gerçekten...

Son bir notsa milli sol kanadımız Emre Taşdemir için: 26’da Necid’in sağdan bomboş girip kötü bir şut tercihi yaptığı pozisyonda sinirlenmeni anlıyorum. Ama çok temel bir bilgiyi de unutmamak gerek: Bu tarz pozisyonlarda ofsayt olmamayı garantilemek için topun arkasında kalmalısın. Geleceği çok parlak bir yıldız olan Emre, böyle amatörce bir koşu yapmamalıydı.

Haberin Devamı