SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Revizyon Burun Ameliyatı Endişe Yaratmasın

Sizlere bu hafta hakkında çeşitli bilgiler vermek istiyorum.

Revizyon burun estetiği ameliyatı, daha önce estetik operasyonu geçiren fakat istediği sonucu elde edemeyen ya da hatalı operasyon nedeniyle sorun yaşayan hastalar için uygulanan yöntemler bütünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu operasyon ile birlikte başarısız burun estetiği operasyonlarının ortaya koyduğu olumsuz sonuçlar ortadan kaldırılır ve görsel bütünlük sağlanır.

Peki, Revizyon Burun Operasyonları Kimlere Uygulanır?

Daha önce geçirdikleri ameliyatta, istedikleri sonuca ulaşamamış hastaları, hayal ettikleri buruna kavuşturmak için yapılan revizyon burun ameliyatları, genel sağlık sorunları bulunmayan herkese sorunsuz bir şekilde yapılabilen bir ameliyattır.

Kişi Özelinde Değerlendirme Son Derece Önemli

Ameliyat öncesinde, kişi özelinde değerlendirme son derece önemlidir. Kişiye özel planlama ve analiz belirlenmelidir. Her hastanın yüz oranına, derisine, kendi isteğine uygun olan yöntem seçilerek uygulama başarılı bir şekilde yapılır.

Bunun dışında revizyon ameliyatlarında, burun köprüsünde mevcut olan kemiğin ya da kıkırdağın alınmasının yanı sıra kompleks revizyonuna kadar geniş bir yelpazede çalışma ortaya konulabiliyor. Operasyonlar, çok fazla deformasyona uğramış burunlar için de sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.

“Revizyon Ameliyatında Ağrım Olur mu?”, “Korkmalı mıyım?”

Bu konu hakkında benzer çok fazla soru alıyorum. İstediğiniz görünüme kavuşamadığınızı düşünerek endişelenmenizi anlıyorum ancak revizyon burun ameliyatları bu endişelerinizi gidermek için uygulanmaktadır. Stresli ve kuşkucu bakışınızı birlikte değiştirebiliriz.

Operasyonlarda, genel anestezi uygulandığı için herhangi bir ağrı ya da sızı hissetmeyeceksiniz. Ağrı konusunda endişelerinizi bir kenara bırakabilirsiniz. Bununla birlikte operasyon süresi hakkında net bir bilgi vermek ne yazık ki mümkün değildir. Ancak ortalama 1.5 ila 5 saat gibi bir süreç karşımıza çıkıyor. Bunun yanı sıra küçük dokunuşlarla gerçekleştirilen minör ameliyatlar ise hastanın durumuna göre 20-30 dakika kadar sürebiliyor.

Ameliyat Sonrası Hassas Davranılmalı

Revizyon burun estetiği ameliyatı sonrası burun dokusu hassas hale geleceği için dikkatli hareket etmek gerekmektedir. Ameliyat sonrası hassas olan burnunuzu çok iyi muhafaza etmelisiniz. Özellikle sıcak ve soğuk teması konusunda dikkat etmeniz faydalı olacaktır.

Ameliyat sonrası sıvı tüketimi içinse belirli süre beklenmelidir. 6 saatlik bir bekleme süresinin sonucunda sıvı tüketimine başlanabilir.

Saygılarımla..

KBB Uzmanı Doç. Dr. Ozan Seymen Sezen

WEB SİTESİ

Yazının devamı...

Yeni Çehre İçin En Konforlu Yol: Estetik Dolgu

Merhabalar Sevgili Okurlar,

Bu hafta sizlere, son dönemde oldukça rağbet gören ve uygulanan işlemlerin başında gelen: konusundan bahsetmek istiyorum.

Bir yüz mimarı olarak, dolgu konusunu yönünden ele alacağım.

Günlük Aktivitelerinizi Engellemez

Cildiniz çeşitli nedenlerle zaman içerisinde elastik yapısını kaybedebilmekte, buna bağlı olarak kırışıklık ve sarkma gibi istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Biz hekimler de cildine genç görünümünü yeniden kazanmak isteyen kişiler için, estetik dolgu tedavisi uygulamaktayız.

alın, kaş araları, göz çevresi, dudak kenarları ve dudak-yanak kavşağındaki derin kırışıklıkların giderilmesi için uygulanan bir yöntemdir. Bu işlem, dolgu maddeleri deri altına enjekte edilerek yapılır. Elmacık kemiklerinin çevresi doldurularak, yüze daha genç bir görünüm kazandırmak için kullanıldığı gibi dudakların dolgunlaştırılmasında da kullanılır. Estetik dolgu uygulamalarının birçoğu anestezi gerektirmeyebilir. Bu uygulama, günlük aktivitelerinizi engellemez.

Kırışıklıkların Tek Sorumlusu Zaman Olmayabilir

Cildinizin elastik yapısını kaybetmesi neticesinde uyguladığımız estetik dolgu uygulamalarının tek nedeni olmayabiliyor. Çevre kirliliği, stres, hastalıklar, sağlıksız yaşam tarzı gibi nedenler de genç görünümünüzü kaybetmenize neden olabilmektedir. Nedenlerin hepsi bir araya geldiğinde yüz bölgesinde sarkma, kırışıklık ve yaşlılık belirtileri ortaya çıkmaktadır.

Kullanılacak Maddeyi Yüzünüzün Mimarı Belirler

Estetik dolgu uygulamaları sürecinde çeşitli yoğunluklarda maddeler kullanılır. Bu maddeler özel olarak hazırlanır ve kısa sürede vücuttan atılır. Tedavi uygulanacak her bölge için ayrı yoğunlukta maddeler seçilir. Günümüzde yüzdeki sarkmaları engellemek için en çok kullanılan dolgu malzemesi hyalüronik asit ve calsiyum hidroksi apatittir. Tedavi sürecinde uygulanan maddelerin seçiminde, kişinin yüz anatomisinin özellikleri öncelikli nedendir.

Estetik Dolgu Herkes İçin Uygun Bir Yöntemdir

Estetik dolgu uygulamaları hemen herkes için uygun bir yöntemdir. Yüz hattının birçok alanında uygulanması sorunsuz gerçekleştirilmektedir. Ancak gebe olan anne adaylarına, emziren annelere, cildinde enfeksiyon olan kişilere uygulanmasını önermiyorum. Ayrıca estetik dolgu için kullanılan maddelere alerjisi olan kişilere de uygun olmayabilir.

5-10 Yaş Gençleşme Mümkün Kılınabilir

Estetik dolgu işlemlerinde; kullanılan dolgu maddesi oldukça ince bir iğne yardımı ile ilgili alana enjekte edilir. Kullanılan jel, kırışıkların altına dolar ve kırışıklığı açarak temiz, pürüzsüz ve genç bir cilt oluşturur. Yüzdeki sarkma sorunlarında ise yüze hacim vererek, sarkmayı ortadan kaldırır.

Estetik dolgu ile yüzdeki sarkmalar giderilir, elmacık kemikleri belirginleştirilebilir, burun kanatlarından dudak köşelerine inen kırışıklıklar tedavi edilebilir, ağız kenarından çeneye doğru uzanan sarkma çizgisi giderilir. Dudaklar şekillendirilir ve dolgunlaştırılır.

Bunun yanı sıra dudak çevresindeki kırışıklıklar giderilir ve kaşlara şekil verilebilir. Çene hattı düzeltilebilir, burun kaldırılabilir ve şekillendirilebilir, kaş arasındaki çizgiler giderilebilir, akne ve yara izleri giderilebilir.

Bunun dışında burun yanak çizgisi, dudaktan çeneye inen sarkma çizgisi ve bozulan çene hattı dolguları düşen yanakları kaldırmakta etkili yöntemlerdir. Uygulanan yöntemlerle kişinin cilt ve görüntüsü 5-10 yaş gençleştirilebilir. Dolgu işlemleri 20 -30 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanmaktadır. Dolgu işlemleri sırasında bir ağrı oluşmadığı gibi sonrasında da soğuk uygulama yapılacağından ağrı hissi oluşmayacaktır.

Yazının devamı...

Burun Estetiği Olmak İsteyenler İçin Yol Haritası

Doktor Seçimi Çok Önemli

Burun ameliyat olmayı düşünen ancak çevresinden duyduğu bazı negatif şehir efsaneleri nedeni ile endişe duyan hastalar için en önemli adım, ameliyatı yapacak cerrah seçimidir. Doktor seçimi öncesinde iyi araştırma yapmalı, belirlediğiniz doktorların daha önce ameliyat ettiği kişilerin görüşlerini almalı ve hastaların ameliyat öncesi ve sonrası görselleri detaylı bir şekilde incelemelisiniz.

Sonrasında, ameliyat için belirlediğiniz birkaç doktordan randevu alıp, kendileri ile yüz yüze görüşmeli ve kafanızdaki soru işaretlerinin hepsini kendilerine yöneltmelisiniz. Bunun yanı sıra, cerrahların burnunuz hakkındaki yorumlarını ve önerilerini dikkatli bir şekilde dinlemeniz de son derece önem arz eden bir konu.

Son dönemde hastalarda, doktorlar ile birebir görüşmeden, sosyal medya kanalları aracılığı ile doktor seçme eğilimi gösterdiği görülmektedir. Bu yöntemin sağlıklı olmadığının altını önemle çizmek gerekir.

Tercih edeceğiniz doktorun, bu alandaki deneyimi ve bilgisi çok önemlidir. Kendinizi teslim edeceğiniz hekimin akademik ve cerrahi deneyiminden emin olmanız ve operasyona güven içinde girmeniz gereklidir.

Doktor ve Hasta İletişimi Çok Kritik

Doktorunuzla görüşmeye gitmeden önce burnunuzda beğenmediğiniz özellikleri detaylı olarak tespit etmelisiniz. Burnunuzun hangi bölgelerinden rahatsız olduğunuzu ve ameliyat sonrasında hangi görünüme kavuşmasını istediğinize karar vermiş olarak gitmelisiniz.

Doktorunuza, isteklerinizi ayrıntılı şekilde belirtmeli ve bu isteklerinizin gerçeklerle ne kadar örtüştüğünü öğrenmelisiniz. Öte yandan, anlamadığınız teknik konuları ya da merak ettiklerinizi de açıkça sorunuz. Eğer bilinen bir sağlık probleminiz ya da sürekli kullandığınız ilaçlar varsa, bu detayların burun estetiği olmanıza engel oluşturup oluşturmadığını da öğrenmelisiniz.

Doktorunuzla ameliyat öncesinde kuracağınız sağlıklı bir iletişim ve bilgi alışverişi, doktorunuzun sizi anlamasını sağlar. Böylece doktorunuz burnunuzun durumu ile ilgili sizin kişilik özelliklerinizi ve beklentilerinizi benimsemesine, bu ameliyata uygun olup olmadığınızın tespitine olanak sağlarken, size en doğru ve gerçekçi bilgileri vermesini sağlar.

Muayene Aşaması

Doktorunuz, burnunuzun dışını ve içini detaylı bir şekilde muayene edecektir. Bu muayene sırasında burnunuzun fonksiyonel ve estetik problemleri ortaya çıkacak ve ameliyat planlaması da size özel şekilde yapılacaktır.

Burun estetiği ameliyatları ülkemizde hem plastik cerrahlar hem de Kulak Burun Boğaz uzmanları tarafından pek çok ülkeye kıyasla çok daha kaliteli bir şekilde yapılmaktadır. Ülkemizin bu açıdan şanslı olduğunu söylemek gerek. Türkiye’de her iki branştan da bu ameliyatı dünya standartlarında gerçekleştiren hekimlerimiz mevcut.

Yani ister plastik cerraha ister bir KBB hekimine ameliyat olun, bu asla yanlış bir seçim olmayacaktır. Ancak görüşmede burnunuzun içinin iyi bir şekilde muayene edildiğinden emin olmanızda da fayda var. Çünkü burun tıkanıklığı yaratan pek çok değişik hastalık mevcuttur ve muayenenin iyi yapılması, ameliyat sırasında burun tıkanıklığının giderilmesi açısından çok önemlidir.

Bir sonraki aşama burnunuzun fotoğraflarının çekilmesidir. Bu fotoğraflar üzerinde doktorunuzun size problemleri ve bunların nasıl giderileceğini açıklar. Mümkün olabilecek burun şekli ile ilgili bilgiler verir.

Muayene ve fotoğraf çekiminin sonuçlarına göre doktorunuz size istediklerinizin gerçekleşmesinin zor olduğunu ya da sınırlı bir şekilde yapılabileceğini söyleyebilir. Çünkü bu ameliyatta düzeltilebilecek pek çok şey olduğu gibi, tam olarak düzeltilemeyecek problemler de olabilir.

Örneğin çok büyük ve çok kalın ciltli bir buruna sahip olan bir hasta, fındık gibi küçücük bir burun talebinde bulunmamalıdır. Çünkü böyle bir durumda kıkırdak ve kemiklerde aşırı küçültmeler yapılırsa daha sonra burnunuzda çökmeler, nefes problemleri ve üstteki kalın ve büyük cildin alttaki küçük iskelete yeterince uyum sağlayamamasından kaynaklanan problemler görülebilir.

İsteklerinizde gerçekçi ve olağan davranmalı, hekiminizin tavsiyelerine kulak vermelisiniz. Önemli olan küçücük bir buruna sahip olmanız değil, yüzünüzle uyumlu ve sağlıklı nefes alabilen doğal görünümlü bir buruna sahip olmanızdır.

Ameliyat Fiyatları

Burun estetiği işlemleri, estetik yani görsel bir ameliyattır. Bu durumda gerek devletin SGK sistemi, gerekse özel sigortalar estetik burun ameliyatınızın ücretini karşılamayacaktır. Yani devlet hastanesinde bile estetik ameliyatı olmak istediğinizde, sizi vezneye yönlendirerek ücret yatırmanızı isteyeceklerdir. Çünkü bu düzeltilmesi gerekli bir sağlık problemi değildir. Ayrıca bu ameliyatın bir aciliyeti olmamakla beraber; 1 ay, 6 ay, ya da 2 yıl sonra da yaptırabilirsiniz. Biraz önce de bahsettiğim gibi bu operasyon tekniği çok zor değildir. Yani belirli bir tecrübeye sahip bir Plastik Cerrah ya da KBB hekimi bu operasyonu yapabilir.

Ancak ameliyattan güzel sonuçlar elde etmek, yıllar süren bir tecrübeyi gerektirir. Bu operasyonu defalarca yapmış, tecrübe sahibi olan doktorlar, bu operasyonu çok ucuz fiyatlara yapmayabilirler.

Bu operasyon, standart bir prosedüre bağlı değildir. Her cerrah, burnunuza ayrı manevralar, ayrı teknikler uygular ve kişiye özel uygulama yapılır. Bu konuda çok yanlış olan bir yaklaşım, doktorunuzu görmeden, tanımadan ve burnunuzu doktora muayene ettirmeden fiyat almak ve bunu başka hekimlerin fiyatları ile kıyaslamaktır. Burada standart bir ürün alır gibi davranmak yanlıştır. Örneğin bir buzdolabı alacaksınız, ürün bir yerde 1.500 TL iken başka bir mağazada 1.000 TL olabilir. Bu durumda ucuz olan mağazayı tercih edebilirsiniz. Fakat konu burun ve ameliyat olunca bu yaklaşımı baz alamazsınız.

Son olarak belirtmek istediğim nokta, bu ameliyatı olmak için kendinize ameliyat sonrası iyileşme ve dinlenme için yeterince vakit ayırmanızdır. Ameliyatı kısıtlı zaman aralıklarına sıkıştırmayın. Ameliyattan sonra en az bir hafta mümkünse 15 gün istirahat edin. Bu 15 günlük sürede önceden planladığınız seyahat, tatil, çalışma gibi eylemleri erteleyin. Bedensel olarak ağır bir iş yapmıyor, ağır kaldırmıyor ve çok yoğun müşteri görüşmeleri yapmıyorsanız, ameliyattan sonra genelde 8. gün işinize başlayabilirsiniz. Ancak işinde bedensel aktivite ile yapanlar önerimiz 15 gün dinlenmeleridir.

Yazının devamı...

İnsanların Burun Estetiği Konusundaki Algısı Değişiyor

Selamlar kıymetli okuyucularım,

İnsanlar kendilerini iyi hissetmek ve estetik bir görünüme sahip olmak için burun estetiği ameliyatlarına başvuruyor. Fakat yapılan araştırmalar gösteriyor ki, bu ameliyatların çok büyük bir bölümünün temel nedeni, sadece estetik görünümlü bir buruna sahip olmak değil.

Türkiye’de En Sık Yapılan Estetik Ameliyatı: Burun

Toplum yapısının değişmesi ve bireyselliğin önem kazanması ile birlikte Türkiye’de gerçekleştirilen estetik ameliyatlarında ciddi bir artış olduğu gözlemlendi. Yapılan estetik ameliyatlarda da ilk sırada ‘burun ameliyatları’ yer alıyor. Burnumuzun yüzümüzde en çok dikkat çeken organ olması ve yüzümüzün tam odak noktasında yani ortasında bulunması, estetik tercihlerinde burnun öne geçmesine neden oluyor.

Ameliyatlar Eskiye Oranla Daha Kolay

Teknolojinin gelişmesi, yeni tekniklerin uygulanması, bilgi birikiminin artması ve hastane standartlarının yükselmesi, burun ameliyatlarını hem biz doktorlar hem de hastalar için daha avantajlı ve kolay hale getirdi. Fakat yine de bir ameliyat ve burada dikkat edilmesi gereken en önemli detayların başında, ameliyatı gerçekleştirecek olan doktorun alanında uzman ve deneyimli olması geliyor.

Her alanda olduğu gibi bu alanda da suistimale açık noktalar var. Hastalar, ameliyat öncesi karar sürecinde iyi bir doktor arayışına girmeli ve bu araştırma sırasında da tüm iletişim kanallarından yararlanmalılar. Çünkü bu dönemde bilgiye ulaşmak, geçmişe nazaran çok daha kolay. Bunun yanında tercih ettikleri doktor ile de sıkı bir iletişim kurarak, isteklerini doktorlarına detaylıca anlatmalılar.

Nefes Alma Sorunu Önem Taşıyor

Algı bu yönde olmasa da, birçok hasta burun ameliyatlarına sağlık problemlerinin giderilmesi için başvuruyor. Bize gelen hastaların birçoğu nefes alma sorunu yaşadıklarını belirtiyor. Yapılan analizler sonucu, nefes alma zorluğunun genellikle kemik eğriliği, et büyümesi gibi problemlerden kaynaklandığı ortaya çıkıyor.

Burundan sağlıklı nefes alınmaması, günlük aktiviteler sırasında zorlanmalara ve özellikle gece horlamalara ve yeterince dinlenememeye bağlı olarak ileri dönemlerde kalp, akciğer yada beyin hastalıkları gibi daha ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor.

Ayrıca bu sorun ağız kokması, koku alma ardından tat alma duyusunda bozulmalara sebep olabiliyor. Bu sebeple şunu vurgulamak gerekir ki, burun ameliyatları sadece estetik kaygıyla değil, sağlık sorunlarını ortadan kaldırmak amacıyla da yapılıyor.

Bazı hastalar, sadece burun şeklinin rahatsızlığından dolayı gelmelerine rağmen, burunlarında farkına varmadıkları fonksiyonel problemler olduğunu öğreniyorlar.

Yaş Aralığı Estetik Tercihlerini Etkiliyor

Ameliyat tercihleri yaş aralıklarına göre değişiklik gösterebiliyor.

40 yaş ve üzerinde olan grup, daha çok gençleşmeye yönelik estetik uygulamalarını tercih ederken, 18-30 yaş aralığındaki hastalar burun estetiği ameliyatı olmak istiyor.

Biz de tüm cerrahi uygulamalarda, tüm süreçlerin sorunsuz geçmesi için

yaşa, cinsiyete, hastanın isteğine göre detaylı bir planlama ile yola çıkıyoruz.

Yazının devamı...

Liplift (Dudak Kaldırma) Nedir? Kimlere Uygulanır?

Merhabalar,

Herkes gibi siz de, daha dolgun ve güzel dudaklara sahip olmak istersiniz değil mi?

Bunun için makyajdan dolgulara kadar pek çok yöntem uyguluyor olabilirsiniz. Peki dudaklarda daha kalıcı dolgunluğu ve güzelliği yakalamak mümkün mü? İşte bu yazımda sizlere, konusuyla ilgili detaylı bilgiler vereceğim.

Dudak kaldırma işlemi yani liplift, sağlıklı kişilerde lokal anestezi yöntemiyle, yani iğneyle uyuşturularak ya da “” olarak adlandırılan hafif bir sakinleştirici eşliğinde uygulanabilir. Yaklaşık 45 dakikalık bir işlemdir.

Uygulama sonrasında 1-2 saatlik gözlemin ardından hasta evine dönebilir. İşlem sırasında burun ile dudağının arasındaki ciltten, hemen burun altındaki kıvrımlara denk gelecek şekilde kesiler yapılır.

Hastanın istediği miktarda cilt alınır ve en az iz kalacak şekilde yeniden dikilir.

İşlem sonrasında dudakta 3-4 gün boyunca hafif bir şişlik ve gerginlik hissedilebilir. Bu süreçte yumuşak gıdalar ile beslenmek ve bu bölgeyi gerdirmemek iyileşme sürecine katkı sağlayacaktır. 2 hafta boyunca gülerken ve konuşurken, bu bölgede hafif bir rahatsızlık oluşabilir fakat ciddi bir ağrı yaşanmaz. Dikişler 1 hafta kadar kısa bir sürede iyileşir. Ancak yaranın bulunduğu bölgedeki hafif kızarıklık, 1-2 ay kadar sonra tamamen yok olurken, yara belirgin olmayan bir izle düzelir.

Dudağı Yukarı Kaldırmayı Amaçlıyor

Bu yöntemle üst dudağınız daha kalın ve daha dolgun bir görünüme kavuşacaktır. Ayrıca diğer uygulamalara göre daha doğal bir sonuç verecektir. Adından da anlaşılacağı gibi bu işlem dudağı yukarıya doğru kaldırmayı amaçlar. Aynanın karşısına geçip, iki elinizin işaret parmaklarını burnunuzun altındaki cilde yerleştirin. Burun ve dudak arasındaki cildi yukarıya doğru kaldırın. İşte liplift uygulaması ile temel amaç bu görünümü sağlamaktır.

Peki Bu İşlem İçin Uygun Kişiler Kimler?

Genelde üst dudak cildinin yani burun ile dudak arasındaki mesafenin ideal bir uzunluğu vardır ki bu arasındadır. Bu uzunluğu idealden daha fazla olan ve üst dudakları ince olan kişiler bu işlem için uygun kişilerdir. Bu bölge doğuştan itibaren uzun olabilir veya burun estetiği geçirmiş kişilerde, burun ucu havaya kalktığı için daha uzun görünmeye başlayabilir. Ayrıca yaşlandıkça her bölgede olduğu gibi, üst dudakta da sarkmalar görülebilir. Dudak kaldırma (liplift), bu gibi estetik sorunlarda iyi ve kalıcı bir çözümdür.

Yenilenmeye İhtiyaç Duymuyor

Dudak kaldırma işlemini diğer dudak uygulamaları ile karşılaştırdığımız zaman çok sayıda avantaj sağladığını görüyoruz. Bu işlemle üst dudak cildi ideal ölçülere gelir, üst dudak doğal bir şekilde kalınlaşır ve yukarıya döner. Üst dişler normal duruşta ve gülümseme sırasında hoş bir şekilde daha görünür hale gelir. Ek olarak üst dudak cildindeki kırışıklıklar da azalır. Burada altının çizilmesi gereken detay bu değişimlerin tümünün kalıcı olmasıdır. Yani bu işlem sonrasında hasta, dolgu uygulamaları sonrasında yaptığı gibi 8-12 ayda bir işlem yenilemeye ihtiyaç duymaz.

Kimse, diye düşünmemeli. Çünkü dolgu, makyaj gibi yöntemler üst dudak cildi uzunluğunu azaltmazlar. Üstelik etkileri kalıcı değildir.

Dolgularla dudak kalınlaştırılırken dudak öne doğru itilir ve dozu doğru ayarlanmaz ise dudak çok fazla öne çıkarılarak ‘’ördek dudağı’’ dediğimiz doğal olmayan bir görünüme sahip olur. Ayrıca dudak dolguları nadirde olsa dokularda reaksiyon yaparak, nekroz dediğimiz doku kayıplarına yol açabilir. Tabii ki her yıl yaptırmanız gerektiğinden maliyeti de liplift işlemine göre daha yüksektir.

Yazının devamı...

Yüzünüze Kendi Dokularınız İle Gelen Güzellik : Yağ Enjeksiyonu

Merhabalar, genç ve güzel görünmeyi hemen herkes ister. İşte bu yazımda sizlere bu isteği gerçekleştirmenize yardımcı olacak, yıllardır kullanılan uygulamasından bahsetmek istiyorum.

Peki Ama Neden?

Yaşımız ilerledikçe yüzümüzde kırışıklıklar ve sarkmalar oluşur. Çünkü yaşlandıkça cildimizin altında bulunan olarak adlandırdığımız dokularda gevşemeler olur ve cildimiz yerçekimine yenik düşerek sarkar. Ancak daha da önemlisi son yıllarda anlaşılmıştır ki, yüzümüzdeki kemik, kas ve yağ dokularında belirli miktarda hacim kaybı da oluyor. İşte bu yüzden son yıllarda yüzümüze gençlik yıllarımızda olduğu gibi canlı, güzel ve genç bir görünüm kazandırmak için enjekte yöntemiyle hacim kayıplarını yerine koymaya çalışırız. Bunu yaparken dolgu maddelerini kullanırız.

Dolguların yerine kullanılabilecek en önemli alternatif yöntem ise yazımın başında da değindiğim gibi yüzünüze kendi vücudumuzdan alınan yağı aynen dolgular gibi enjekte etmektir.

Peki Yağ Enjeksiyonunun Avantajları ve Dezavantajları Neler?

Bu yöntemin en büyük avantajlarından biri, yüzünüze yabancı bir madde vermek yerine tamamen kendi göbek ve bacak bölgenizdeki cilt altından alınan yağı enjekte ediyor olmaktır.

Ayrıca sizden alınacak yağ dokusu yeterli miktardaysa, enjeksiyon için istenildiği kadar malzeme elde edilebiliyor. Üstelik yüzünüze enjekte edilen yağın yaklaşık yarısının ömür boyu kalıcı olduğunu söylemek de mümkün. Bunun yanında yağ enjeksiyonunu işleminin yan etkileri de çok hafif ve nadir olarak gözlemlenmektedir. Çok düşük düzeyde yaşanabilecek ağrılar, ağrı kesicilerle kolayca geçirilebiliyor. Yöntemin cilt canlılığı ve kalitesini artırması ise ek bir avantajdır.

Peki Bu Yöntemin Hiç mi Dezavantajı Yok?

İşlem sırasında hem sizden yağ almak hem de yüzünüze bunları enjekte etmek için geniş bir bölgede kanüller ile çalışmak gerekiyor. İşte bu yüzden işlem ameliyathane ortamında, genel anestezi altında ya da derin sedasyon dediğimiz yöntemlerle yapılabilir. İşlemden sonra yüzünüzde bir hafta kadar belirgin şişme ve yer yer morluklar oluşabiliyor ancak bunların tümü 3 hafta içinde ortadan kalkıyor. 3-6 ay gibi bir sürede yağın kısmı erirken diğer yarısı yüzünüzde kalıcı hale geliyor.

Yağ alınan göbek ve bacak bölgelerinde de bir hafta süreyle şişlik, morluk ve hafif ağrı oluyor, bu süreç sonunda bunlar kalıcı bir etki bırakmadan geçiyor.

Dolgu mu Yağ Enjeksiyonu mu?

Öncelikle dolgular her ne kadar vücuda uyumlu da olsalar yabancı maddelerdir. Bazen çeşitli reaksiyonlara neden olabilirler. Ayrıca dolgular fazla miktarda kullanılmaları gerektiğinde çok maliyetli de olabilirler. En önemlisi şu ki; dolgular mutlaka erirler ve bölgesine göre arasında tekrarlanmaları gerekir. Halbuki yağın yarısı kalıcıdır, bol miktarda uygulanabilir ve yıllar içinde maliyeti daha düşük olabilir. Yağ size ait bir dokudur ve doku uyumsuzluğu göstermez. Ancak bir ameliyathane ziyareti ve bir haftalık bir nekahat dönemi gerektirir.

Yağ Enjeksiyonu ile Yüzünüzde Farklı Neler Yapılabilir?

Bu yöntemle çökük elmacık kemikleri bölgesi belirginleştirilebilir. Yaşlılığın önemli bir işareti olan şakak bölgesindeki çöküklük giderilebilir. Kaşlar arasındaki ve nazolabial bölge dediğimiz burun kenarından ağız kenarına uzanan derin oluklar yok edilebilir.

Göz altı ve göz üstündeki çökmeler giderilebilir. Gözaltındaki bölge belirginleştirilerek göz altı morlukları daha az fark edilir hale getirilebilir. Ayrıca çeneniz küçükse öne ya da aşağı doğru uzatılabilir. Alın daha çıkık gösterilebilir. Kaşlarınız hafifçe yukarı kaldırılabilir.

Yazının devamı...

Sinüzit Problemi Nedir? Tedavisi Mümkün müdür?

Merhabalar,

Bu yazımda sizleri, birçok hastanın yaşam kalitesini düşüren oldukça yaygın olan ‘Sinüzit’ hastalığının detayları hakkında aydınlatmak istedim.

Sinüzit, burun, göz ve alın bölgemizdeki sinüs olarak adlandırdığımız boşlukların burun içine açıldıkları kanallarda oluşan tıkanıklıklar nedeniyle iltihaplanması sonucu yaşanan bir problemdir. Bu problem kendini; burunda tıkanıklık, sarı-yeşil renkte akıntı, geniz akıntısı, baş ağrısı ve koku almada zorlanma ile göstermektedir.

Sinüzit Olduğumuzu Nasıl Anlarız?

Sinüzitin en yaygın belirtileri burun tıkanıklığı, yüz-diş-göz ağrısı ve öksürüktür.

Bunun yanında; ateş, yorgunluk, ağız kokusu, koku alma duyusunda azalma, boğaz ağrısı, bazen ses kısıklığı şeklinde de belirtileri vardır. Normalden daha uzun süren nezleler de genellikle sinüzitin göstergesidir. Yetişkinlerden farklı olarak çocuklarda huzursuzluk, inatçı öksürük ve geniz akıntısına bağlı kusmalara sebep olabilir.

Sinüzitin artış gösterdiği dönemlerde ortaya çıkan alın ve gözde ağrılı şişlikler, çift görme ve genel durum bozukluğu da belirtileri arasında yer almaktadır.

Bu belirtiler 3 aydan daha fazla sürüyorsa bunu “” olarak adlandırabiliriz. Kronik sinüzit genel olarak ilaç tedavisine cevap vermez ve cerrahi müdahale gerekebilir.

Daha kısa süren sinüzitlere “” olarak adlandırılır ve akut sinüzit genelde soğuk algınlığı gibi bir enfeksiyonun ardından görülebilir.

Sinüziti Tetikleyen Etkenler Nelerdir?

Sinüziti tek bir nedene bağlamak doğru değildir. Fakat en sık görülen nedenleri arasında;

Solunum yolları enfeksiyonları

Allerjiler

Burun içi eğrilikleri

Burun eti büyümeleri

Polipler

Reflü

Geniz akıntısı

Soğuk algınlığı

Sigara kullanımı

Kış aylarında kuru havaya maruz kalma

Özellikle çocuklarda görülen büyümüş geniz etleri

Yüzme veya uçak yolculuğu esnasında oluşan basınç değişiklikleri

Islak saç ile dışarı çıkmak veya uyumak

sayılabilir.

Sinüzite Cerrahi Müdahale

Sinüzit hastalarına tedavi sürecinde genellikle ilaç kullanımı önerilmektedir. Bu tedavi uzun süreli olabilir ve yoğun ilaç kullanımı gerektirebilir. Yoğun tedaviye rağmen hastalığın düzelmesini engelleyen yapısal bir darlığı olan, hastalığa bağlı oluşmuş ya da hastalığın gözlere, beyin zarına beyne yayılması durumlarında cerrahi müdahale yapılır.

Yeni ve modern sinüzit cerrahisi denilen ucuna kameralar bağlanmış, görüntüyü kameraya ileten ve cerrahi alana ulaşan ince çubuklarla gerçekleştirilebilir. Sinüs bölgelerinin anatomisinin çok karışık ve değişken olması, beyin, göz, göz siniri ve şah damarın bölgelerine komşu olması nedeni ile tam ve eksiksiz cerrahi için tecrübe ve dikkat gerekir.

Cerrahi genel yada lokal anestezi ile uygulanır sonrasında kanama görülebilmesine rağmen çok sık rastlanmaz, tampon uygulanmaz ve hemen hemen hiç ağrı olmaz. Cerrahi sonrasında yoğun takip gerekir ve buruna uygulanan sprey formunda ilaçlar önerdiğimiz süreler boyunca kullanılırsa hastalığın tekrarlama olasılığı çok düşüktür. Hasta açısından zahmetsiz denilebilecek bu cerrahi sonunda 7 gün sonra günlük aktivitelere dönülebilir.

Sağlıklı ve güzellik dolu günler dilerim...


Yazının devamı...

Türkiye'de Burun Ameliyatı Algısı Değişiyor

Herkese Selamlar,

Bu hafta sizlere Türkiye’de 'değişen burun ameliyatı algısı' konusundan bahsetmek istiyorum.

İnsanlar kendilerini iyi hissetmek ve estetik bir görünüme sahip olmak için burun estetiği ameliyatlarına başvuruyor. Fakat yapılan araştırmalar gösteriyor ki, bu ameliyatların çok büyük bir bölümünün temel nedeni, sadece estetik görünümlü bir buruna sahip olmak değil.

Türkiye’de En Sık Yapılan Estetik Ameliyatı: Burun

Türkiye’de en sık yapılan estetik ameliyatlarının başında geliyor. Toplum yapısının değişmesi ve bireyselliğin önem kazanması ile birlikte Türkiye’de gerçekleştirilen estetik ameliyatlarında ciddi bir artış olduğu gözlemlendi. Yapılan estetik ameliyatlarda da ilk sırada yer alıyor. Burnumuzun yüzümüzde en çok dikkat çeken organ olması ve yüzümüzün tam odak noktasında yani ortasında bulunması, estetik tercihlerinde burnun öne geçmesine neden oluyor.

Ameliyatlar Eskiye Oranla Daha Kolay

Teknolojinin gelişmesi, yeni tekniklerin uygulanması, bilgi birikiminin artması ve hastane standartlarının yükselmesi, burun ameliyatlarını hem biz doktorlar hem de hastalar için daha avantajlı ve kolay hale getirdi. Fakat yine de bir ameliyat ve burada dikkat edilmesi gereken en önemli detayların başında, ameliyatı gerçekleştirecek olan doktorun alanında uzman ve deneyimli olması geliyor.

Her alanda olduğu gibi bu alanda da suistimale açık noktalar var. Hastalar, ameliyat öncesi karar sürecinde iyi bir doktor arayışına girmeli ve bu araştırma sırasında da tüm iletişim kanallarından yararlanmalılar. Çünkü bu dönemde bilgiye ulaşmak, geçmişe nazaran çok daha kolay. Bunun yanında tercih ettikleri doktor ile de sıkı bir iletişim kurarak, isteklerini doktorlarına detaylıca anlatmalılar.

Nefes Alma Sorunu Önem Taşıyor

Algı bu yönde olmasa da, birçok hasta burun ameliyatlarına sağlık problemlerinin giderilmesi için başvurmakta. Bize gelen hastaların birçoğu nefes alma sorunu yaşadıklarını belirtiyor. Yapılan analizler sonucu, nefes alma zorluğunun genellikle kemik eğriliği, et büyümesi gibi problemlerden kaynaklandığı ortaya çıkıyor.

Burundan sağlıklı nefes alınmaması, günlük aktiviteler sırasında zorlanmalara ve özellikle gece horlamalara ve yeterince dinlenememeye bağlı olarak ileri dönemlerde kalp, akciğer yada beyin hastalıkları gibi daha ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor.

Ayrıca bu sorun ağız kokması, koku alma ardından tat alma duyusunda bozulmalara sebep olabiliyor. Bu sebeple şunu vurgulamak gerekir ki, burun ameliyatları sadece estetik kaygıyla değil, sağlık sorunlarını ortadan kaldırmak amacıyla da yapılıyor.

Bazı hastalar, sadece burun şeklinin rahatsızlığından dolayı gelmelerine rağmen, burunlarında farkına varmadıkları fonksiyonel problemler olduğunu öğreniyorlar.

Yaş Aralığı Estetik Tercihlerini Etkiliyor

Ameliyat tercihleri yaş aralıklarına göre değişiklik gösterebiliyor.

40 yaş ve üzerinde olan grup, daha çok gençleşmeye yönelik estetik uygulamalarını tercih ederken, 18-30 yaş aralığındaki hastalar burun estetiği ameliyatı olmak istiyor.

Yazının devamı...

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.