Yüz bölgesinin ayrılmaz bir parçası olan çene bölgesi, güzelliğin en belirgin noktalarından biridir. Çene ucunun doğuştan gelen bir yapısal bozukluğu veya gelişememesi durumunda ya da sonradan oluşmuş olan deformasyonlar nedeniyle ameliyatlı veya ameliyatsız olarak çene ucu estetiğinin yapılabilir.

İmplant Yöntemiyle Kalıcı Çözüm

Genellikle gelişimsel olarak çenesi az gelişmiş ve boyunda gıdısı olan hastalara önerdiğimiz bir ameliyat çeşididir. Çene ucu estetiğinin aslında hem ameliyatlı hem de ameliyatsız yöntemleri mevcuttur. Ameliyatlı yöntemler içerisinde; çene kemiğinin ucuna eklenebilecek protezler silikonlar veyahut kişinin kendi çene kemiğinin törpü ya da plak vida kullanarak yeniden şekillendirme işlemi yapılabilir. Ameliyat ihtiyacı gerektiren kişide kullanılan poröz madde dediğimiz protezler kullanılmaktadır.

Eğer hastanın ihtiyacı dramatik bir büyütme ise implantlar ya da poröz madde dediğimiz protezler ile işlem yapılabilir. Ameliyat genellikle ağız içinden yada çene altından yapılan kesi ile olmaktadır. Kemiğin üzerinde yeterli bir cep oluşturularak implantlar o cebe yerleştirilmektedir. Bir diğer seçenek ise ağız içinden yapılan kesi ile kemiğe şekil verilme işlemidir, gerekirse kesilen kemik titanyum plak ile yeniden şekillendirilerek yerine oturtulmaktadır.

Böylece kişinin çene ucu belirgin hale getirilmektedir. Eğer hasta çene ucunu küçültmek isterse, bu işlemde daha çok testere ile dilim çıkarma işlemi ya da törpüleme işlemi uygulanmaktadır. Ameliyat ile çene protezi ekleme ya da çene törpüleme işlemi sonrasında birkaç günlük dinlenme süreci yeterli olur. Operasyondan yaklaşık bir hafta sonra hasta günlük hayatına devam edebilir.

Dolgu Enjeksiyonu İle Çene Ucu İşlemi

Ameliyatsız yöntemler içerisine sayılabilecek olan ise hyaluronik asit dolguları veya lokal anestezi işlemi ile yapılan yağ enjeksiyonu dolgularıdır. Şayet kişinin çok aşırı bir şekilde çene ucunu büyütme ihtiyacı yok ise işlem klinik şartlarında dolgu ile yapılabilmektedir.

Kişiye dolgu yapıldığı takdirde, dolgu maddesinin 12 ile 18 ay içerisinde kalıcılığı olmaktadır. Genelde bu dolgu maddesi için vücutta eriyen materyaller tercih edilmektedir. İşlem sonrasında çenede bir kaç gün sürecek bir şişlik meydana gelmektedir. İşlem lokal anestezi ile yapıldıktan sonra hasta normal hayatına 1-2 saat içerisinde geri dönebilmektedir.

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı

Op. Dr. Gökhan Haytoğlu

http://www.gokhanhaytoglu.com

Zamanı askıya alın

Kısa süre içinde zamana meydan okuyarak yüzünüzdeki kırışıklıkları ve sarkmaları şimdi askıya alma zamanı.

Dinamik yüz askılama yöntemi genelde 35 - 55 yaş arası yüzünde hafif sarkıklığı ve kırışıklığı olan kişilerin ameliyat için tam bir endikasyon oluşturmayan ama sarkıklığa ve kırışıklığa da müdahale edilmesi gereken hasta grubu için alternatif olan ameliyatsız bir yöntemdir.

Nasıl Yapılıyor ?

Dinamik askılama yönteminde tutucu ve asıcı ipler kullanılarak bu iplerin özel olarak üretien silikondan yapılarak erimediğini böylece yüzdeki tutuculuğu çok kuvvetlidir. Cilt altından girilerek dokunun tutulmasını ve asılmasını sağlayarak bu işlem esnasında hastaya lokal anestezi uygulanır. Klinik şartlarında rahatlıkla yapılarak ve işlemin ortalama süresi 45 dakika ile 1 saat içerisinde tamamlanmaktadır. Bu işlem yapılırken herhangi bir kesi yapılmadığından lokal anestezi ile sadece açılan 2 yada 3 tane milimetrik deliklerden uçlarında gayd olan bu tutucu iplikler geçirilerek ve asılması planlanan yere ipler geçirilip işlemin gerçekleştirilmesi sağlanmaktadır. Yani yukarıya sarkmış olan bu dokuların cilt altından asıcı iplerle yukarıya asılması sağlanır ve böylece kişinin yüzünde 5 ile 10 yaş arasında bir gençleşme sağlanmış oluyor ve hastalar işlem sonrası tekrardan klinikten ayrılıp normal hayatlarına geri dönebiliyor. Dinamik askılama işleminin en büyük artısı bu yöntemde ameliyatsız bir alternatif olduğundan dolayı herhangi bir kesi olmadığı için iyileşme zamanı yok, kesinin bu iyileşme sürecinde enfeksiyon riski kliniğin steril şartlara uyulması dahilinde kapması olmadığını ve sonucunu da hastanın hemen görebildiği için ameliyattaki gibi ödemin geçmesini beklemeye gerek yoktur.

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı

Op. Dr. Gökhan Haytoğlu

http://www.gokhanhaytoglu.com