Kulak estetiği genellikle kepçe kulaklı kişilerde tercih edilmektedir. Çıkıntılı kulakların görünümü, genellikle kötü etkilere neden olan bir sorundur. Otoplasti cerrahi ile kolayca tedavi edilebilen ve ortadan kaldırılabilen bir durumdur.

Baştan çıkıntı yapan ve dik duran kulaklara halk arasında kepçe kulak denir. Bir bakışta ters açıdan veya arkadan görülebilen kepçe kulaklar kişinin özgüvenini zedeleyebilir. Özellikle ergenlik döneminde özgüven sorunlarına yol açabilecek kulak kepçesi görünümünü tedavi eder. Ameliyat için en uygun zaman okul öncesi ve 5 yaş sonrasıdır.

Hastanın ihtiyaçlarına göre doğru teknik belirlenmelidir. Bu sayede doğal ve güzel bir görünüm elde edilir. Ameliyattan önce bir uzman kişinin yüzünü ve burun çizgisini dikkatlice incelemeli ve değerlendirmelidir. Doktor, ameliyattan sonra ortaya çıkacak görüntüleri hastaya detaylı bir şekilde anlatmalıdır. Hastanın tercihine göre genel veya lokal anestezi tercih edilebilir. Ortalama işlem süresi 2 saate kadar çıkabilir. Kesi kulak arkasında olduğu için işlem sonrası iz normal iyileşir ve iz zamanla azalır.

Ameliyattan sonra uzmanların tavsiyelerine uymak önemlidir. Bandaj 5 gün kullanılmalı, 10. gün dikişler alındıktan sonra günlük hayata dönülebilir. 4 hafta boyunca geceleri koruyucu bandaj giyilmelidir. 3 ay boyunca ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır.

Kepçe kulak ameliyatı düşük risk grubuna girer. Nadir görülen bir problem kulak asimetrisinin oluşmasıdır. Asimetrik gelişme durumunda kişinin ihtiyaçlarına göre yeniden yapılabilir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da ameliyat öncesi doğru uzmanı seçmektir. Yüz ve burun hatlarına dikkat edilerek kulak ameliyatı olan hastalar oldukça memnun kalmaktadır.

Op. Dr. İlsun Aka

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi

www.ilsunaka.com.tr

www.instagram.com/drilsunaka

Burun yüzün en önemli ve belirgin organıdır. İnsan ifadesinin güzel görünmesi için burnun görünümünün yüz hatlarıyla eşleşmesi önemlidir. Görünüşün yanı sıra kemiklerin bükülmesi ve burun kıkırdağı gibi sağlık sorunları da kişilerin yaşam kalitesini düşürebilir. Burun ameliyatı ile kişinin sağlık sorunları giderilebildiği ve görünüm açısından istediğine kolaylıkla kavuşabilir. Günümüzde sıklıkla yapılan burun estetiği fonksiyonel rinoplasti burun ameliyatıdır. Fonksiyonel rinoplastinin tercih edilmesinin nedeni, operasyon sırasındaki sağlık sorunlarını çözmesi ve görünümde istenilen değişikliklere olanak sağlamasıdır.

Görünüm haricinde kişinin genel sağlık durumu iyileşir

Fonksiyonel burun ameliyatı ile kişilerin sağlık sorunları ve görünüm açısından istekleri tek bir ameliyatta yerine getirilebilir. Yaygın sağlık sorunları; çarpık kemikler ve kıkırdak, burundaki tümörler ve burun deliklerinden yetersiz hava akışı. Hastalar ameliyattan sonra insanlar uyku ve solunum kalitelerinde iyileşme, horlama ve ağız kuruluğu problemlerinde azalma bildirmektedirler.

Fonksiyonel burun ameliyatına uygun kişiler üç kategoriye ayrılır: Sağlık sorunu olanlar, dış görünüşünden şikayet edenler ve sağlığını ve görünüşünü değiştirmek isteyenler.

Ameliyattan sonra doktor kontrolünde birkaç saat içinde hastaneden taburcu olabilirsiniz. Genel anestezi altında yapılan ameliyatlarda hastalar ilk 4 saat yemek yememelidir. Ameliyattan on gün sonra hastanın iyileşme süreci tamamlanır. Ancak yaklaşık 3 hafta boyunca kişinin davranışlarına dikkat etmesi gerekir. Özellikle yüz bölgesi korunmalıdır.

Burun ameliyatında hastaların beklentilerini karşılamak için birçok önemli kriter vardır

Burun ameliyatında hastaların beklentilerini karşılamak için önemli kriterlerin ilki cerrahi işlemin hastanın istek ve ihtiyaçlarına özel olarak planlanmasıdır. Görünüm ve sağlık açısından planlanması gereken birkaç nokta vardır. Örneğin insanların sağlıklı nefes alması ve uygun şekilde planlanacak yüz ifadeleri gibi. Ayrıca yanlış uygulamalara dönüş zor olduğu için insanları ekonomik ve manevi olarak zorlayabilir. Burun estetiği ameliyatının temel amacı, insan yüzünün şekline uygun bir burun görünümü elde etmek için burnun işlevini korumak ve iyileştirmektir. Ayrı olarak planlanan bir operasyonda daha gerçekçi sonuçlar elde edebilmek için kişinin yüz ve burun yapısı ve cilt durumu detaylı olarak incelenmelidir.

İşlem sonrası dikkat edilmesi gerekenler

Yeni burun estetiği yöntemleri ile hastalar bazen hastanede yatmaya ihtiyaç duymaz, bazen 1-2 gün hastanede kalabilirler. Ameliyat genel anestezi altında yapılır ve bu da hastaların yorgunluk hissetmesine neden olabilir. Bu nedenle ameliyattan sonra mutlaka sosyal hayattan birkaç gün uzaklaşmak gerekir.

Ameliyat sonrası dönemde kişilerin özellikle silikon tamponları çıkarmadan önce hem dinlenmek hem de uyumak için çift yastık kullanmaları önerilir. Aynı zamanda başı dik tutmak ödem oluşumunu engelleyebilir. Bu nedenle hastalar çift yastıkla başını dik tutmalıdır. Burun estetiği ameliyatından sonraki birkaç gün burunda silikon lobüllerin olması ve hastanın burun ve ağızdan nefes alması nedeniyle burun tıkanıklığı oluşabilir. Bu daha sonra ağız kuruluğuna neden olabilir. Ağız kuruluğunu ve dudaklarda çatlamaları önlemek için bol bol sıvı tüketilmelidir. Ancak su tüketilirken yavaş yavaş içilmeye özen gösterilmelidir. Dudak ise nemlendirici ile nemlendirilmelidir.

Kanamalar ne zaman önemsenmelidir?

Burun estetiği sonrası hastaları en çok endişelendiren durumların başında kanamalar gelmektedir. Ancak ameliyat sonrası burundan pembe sıvı şeklinde akıntıların olması normaldir. Ancak eğer kan renginde veya sarı renkte ise ve yoğunsa mutlaka doktorunuza hemen başvurmanız gerekmektedir. Operasyon öncesi böyle bir durum öngörüleceği için doktorunuz sizi bu konu hakkında mutlaka bilgilendirecektir.

Burun estetiği sonrası burun cildi hassas olmaktadır. Bu nedenle korumak gereklidir. Güneş ışığı burun cildinde tahrişlere yol açabileceği için mümkün olduğunca burnu güneş ışınlarından korumak gerekir.

Herkesin burun yapısı ve özellikleri farklıdır. Burun ameliyatının en önemli noktası, insan yüzünün yapısına uygun burun görünümünün elde edilmesidir. Başarılı bir burun estetiğinde hastanın yüz hatlarına uygun simetrik ve doğal bir geçiş ve görünüm elde edilir.

Op. Dr. İlsun Aka

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi

www.ilsunaka.com.tr

www.instagram.com/drilsunaka

Hamilelik vücutta bazı değişikliklere neden olabilir. Doğum sonrası kadınlar genellikle kendi vücutlarındaki değişikliklerden rahatsız olurlar. Doğum öncesi görünümlerini mümkün olduğunca çabuk eski haline getirmek istiyorlar. Hamilelikten sonra sık görülen sorunlar; emzirmeye bağlı meme sarkmaları, topikal yağlanma, karın ve kalçalarda çatlaklar oluşmasıdır.

Genellikle tercih edilen işlemler; meme büyütme, karın germe ve yağ aldırmadır. Bu sayede kişi kendi başına ameliyat olma zorluğundan kurtulabilmektedir.

Ameliyattan sonra danışanlar görünümlerinden genellikle memnun kalır ve özgüvenlerini geri kazanırlar. Uygun bir operasyon adayında aranması gereken kilit noktalar; doğumun üzerinden en az 6 ay geçmiş ve emzirme döneminin tamamlanmış olmasıdır. Ameliyat sürecini başlatacak kişinin dikkat ettiği püf noktalar şunlardır: Ameliyatı engelleyecek herhangi bir sağlık sorunu olmaması, ameliyattan önce sigara içmemesi veya sigarayı bırakması, anesteziye uygun olmasıdır.

Sıklıkla tercih edilen işlemler

Liposuction uygulaması: Karın ve kalça bölgesindeki fazla yağların özel bir kanül ile alınmasına liposuction işlemi denilmektedir. Kişinin vücut şekline uygun form belirlenir ve genellikle karın germe ameliyatı öncesi tercih edilir.

Karın germe uygulaması: Hamilelik sonrasında karın bölgesindeki fazla yağları alarak daha sıkı bir görünüme kavuşabilirsiniz. Operasyon sırasında, stratum corneum'u çekip germek için bikini çizgisi boyunca bir kesi yapılarak karın germe işlemi tamamlanır.

Meme büyütme uygulaması: Meme büyütme çok hassas bir uygulama gerektirmektedir. Ameliyat sırasında meme dokusuna zarar verilmemelidir. Genel anestezi altında yapılan operasyonda kişinin ihtiyacına göre protez tercih edilerek göğüs dik pozisyonda yerleştirilir. Hastalar vücut şekillerine ve istedikleri meme görünümüne göre uzman yönlendirmesi ile seçim yapabilirler.

Vajinoplasti uygulaması: Doğum esnasında gevşeyen vajinanın toparlanması için tercih edilmektedir. Gevşeyen iç vajina görünüm haricinde sağlık açısından bazı sorunlara yol açabilir. Labioplasti işleminde sarkan iç dudaklar küçültülür ve normal boyuta getirilir.

İşlemler sonrası dikkat edilmesi gerekenler

Annelik estetiği sonrası tam iyileşme süreci 2 hafta kadar sürebilir. Bu süreçte ağrı ve şişlik hissetmeniz doğaldır. Programın uygulanmasının sürdürülebilirliğini sağlamak için düzenli bir egzersiz programı önerilmektedir. İyileşme süreci ve semptomlar kişiden kişiye değişebileceğinden kontrolü kesintiye uğratmadan işlemi gerçekleştiren uzman ile iletişime geçilmesi gerekmektedir. Annelerin işlemi öncesi emzirme sürecini tamamlamaları ve üzerinden en az 6 ay-1 yıl geçmesi önerilir çünkü vücuttaki değişiklikler doğumdan ve emzirmeden sonra aylarca devam eder.

Op. Dr. İlsun Aka

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi

www.ilsunaka.com.tr

www.instagram.com/drilsunaka

Yüz bölgesine bakıldığında en çok dikkat çeken alanlardan biri de göz altı bölgesidir. Genetik veya çevresel faktörlere bağlı olarak göz altı morlukları ve göz altı torbaları oluşabilir. Bu morarma ve torba benzeri görünüm kişiler için rahatsız edici olabilir. Özellikle yetişkinlik döneminde morluk ve torba görünümünü makyajla veya farklı kozmetik yöntemlerle kapatmaya çalışmak sorunun daha da büyümesine neden olabilir. Buradaki ışık dolgusu sayesinde göz altınız sırasında ortaya çıkan tüm sorunlardan kolayca kurtulabilirsiniz.

Kolay ve güvenli bir işlemdir

Işık enjeksiyonu kısa sürede yapılan bir işlemdir. Bu yaklaşık 1-2 yıl süren çok etkili bir yöntemdir. Göz altı morluğu olan 18 yaşını doldurmuş kişiler göz altı dolgusu yaptırabilir. Bu dolgu işleminden yetişkinlik döneminde ya da yaşlılığa geçiş döneminde daha etkin bir şekilde faydalanabilirsiniz.

Uygulandığı andan itibaren etkisini göstermektedir

Uygulama süresi yaklaşık 35 dakikadır. Bu işlem kısa sürede yapılır ve sadece lokal anestezi altında yapılabilir. Kişinin göz altındaki probleme göre bir veya birden fazla tedavi gerekebilir. Göz altı ışık dolguları oldukça etkili ve uzun ömürlü bir yöntemdir. Bu yöntemi uygulayan yetkili kişiler tarafından yan etki görülme oranı düşüktür. Bu nedenle güvenli bir tedavidir. Ortaya çıkan en erken yan etki, çok hafif olan ve kısa sürede kaybolan kızarıklıktır.

Daha çok hyalüronik asit içeren göz altı ışık dolgusu, jel şeklinde enjekte edilen bir dolgudur. Bu dolgu sayesinde morluk, torbalanma gibi tüm sorunlardan kurtulabilir, uygulama alanını daha aydınlık hale getirebilirsiniz. Özel solüsyonda multivitaminler ve hyalüronik asit bulunmaktadır. Bu özel çözüm sayesinde göz altınızdaki hücreler yenilenir ve yenilenen hücreler daha uzun süre yaşar. Uygulamada kullanılan jel sayesinde göz çevresinde gençleşme ve nemlendirme, beslenme ve daha dolgun görüntü meydana gelmiştir.

Dikkat edilmesi gerekenler

İşlem sonrasında dikkat edilmesi gereken birçok konu bulunmaktadır. İşlemin süresi, dikkat edilecek hususlara verilen dikkat düzeyine ve kişinin yaşam tarzına ve yaşına göre değişiklik gösterebilir. Ancak bu genellikle uzun süre etkisini gösteren estetik bir dolgu işlemidir. İşlemden sonra bir süre göz çevresinde makyaj yapılmamalıdır. Doktorun talimatlarına kesinlikle uyulmalıdır.

Yaz mevsiminin yaklaşmasıyla hem kadın hem de erkekler görünümlerini iyileştirmek istiyor. Cerrahi işlemlerden kaçınan kişiler için ameliyatsız yöntemlerde mevcuttur. Her ne kadar cerrahi işlem olarak kabul edilmese bile bu tedavi yöntemleri de mutlaka alanında uzman hekimler tarafından yapılmalıdır. Yanlış uygulamalar geri dönüşü zor ve tehlikeli sonuçlar doğurabilir.

Yaza hazırlanmak için etkili çözümler!

Botoks uygulaması: Genellikle kırışıklık tedavisinde tercih edilir. Kaş kaldırma, çene hattı belirginleştirme ve inceltme amacıyla uygulamalar yapılabilir. Bunların haricinde ise migren ve aşırı terleme hastalıklarının tedavisinde de botoks yöntemine başvurulur.

Dolgu uygulaması: Sıklıkla yüz bölgesinde hacim kaybı başlayan bölgeler için tercih edilir. Derin kırışıklıklar, dudak –alın – burun – elmacık kemiği belirginleştirme ve göz çevresinde oluşan çukurların tedavisinde uygulama yapılır.

Cilt gençleştirme: Cilt gençleştirme amacıyla yapılan işlemler hem yüz hem de vücut içindir. Gençlik ya da nem aşısı, somon dna, PRP işlemleri mezoterapi ile yapılabilir. İhtiyaca göre kimyasal peeling yapılarak kişinin şikayetleri giderilir. Uygulanacak işlemler kişilere özel olarak planlanır ve takip edilir.

Liposuction uygulaması: En bilinen vücut şekillendirme yöntemidir. Kişinin şikayetçi olduğu bölgedeki fazla olan yağlar alınarak istenen görünüm elde edilmeye çalışılır.

Vaser liposuction

Vaser liposuction sayesinde zahmetli yağları uzaklaştırırken vücut daha pürüzsüz hale gelir. Vaser liposuction tedavisinde yağ dokusunu şişirmek için yağ dokusuna belirli miktarda sıvı enjekte edilir. Özel bir kanül yardımı ile ses enerjisi verilerek şişmiş yağ dokusu patlatılır. Ses enerjisi sayesinde patlayan yağ dokusu liposuction tekniği ile sıvılaştırılır ve dışarı atılır.

Vaser liposuction, farklı diyet ve egzersiz uygulamalarıyla ideal kilosuna ulaşamayan kişilerin tercih ettiği bir yöntemdir. Farklı yaşlardaki kişilerin fazla kilolarından kurtulmasını ve bölge şekillendirmesini sağlar. Bu yöntem özellikle egzersiz ve diyet sonrası bile vücudun kalça, karın, uyluk gibi bölgelerindeki yağ dokusunu azaltamayan kişiler için uygundur. Bu uygulama kişinin isteğine göre değiştirilebildiği gibi erkek meme büyümesini engellemek için de kullanılabilir.

Vaser liposuction yapılmadan önce birtakım ön işlemler yapılmalıdır. Kişileri bu sürece hazırlamak için toksik maddelerin vücutlarından atılması gerekir.

Etkili cihazlar ile zayıflama yöntemleri

Lazer ve mekanik vakum: Bu 4 farklı teknolojiyi birleştiren bir yöntemdir. 4 yöntem akustik dalga, radyofrekansı, kızılötesi ışık ve vakumdur. Tüm bu işlemlerden sonra yağ yakma, sıkılaştırma ve selülit tedavisi gerçekleştirilir.

Radyofrekans: Radyofrekans yöntemi ile zayıflama ve bölgesel incelme sorunlarında başarılı sonuçlar elde ediliyor. Bu yöntem bölgesel yağlanma, selülit, yüz sarkmaları içinde oldukça idealdir. Çalışma sistemi ise vücutta bulunan su molekülleri ve iyonlar radyo dalgaları ile harekete geçiriyor.

Hareketlenme ile radyo dalgalarının ulaştığı bölgede ısı ile beraber enerji açığa çıkar. Isınan cilt ve cilt altındaki dokular bu enerjiyle biriken yağları parçalar. Parçalanan yağlar ise lenf kanalları aracılığı ile vücuttan atılır.

Tedavi edilmesi istenen bölgeye 43 dereceye kadar radyofrekans uygulanabilir. Uygulanan bu radyofrekans cilde ulaşınca 55 dereceye kadar yükselir. Yağların parçalanması ile beraber mevcut yağ hücrelerinin hacimlerini de giderek küçülmesine yardımcı olur. Bu şekilde kalıcı incelme sağlanır.

Op. Dr. İlsun Aka

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi

www.ilsunaka.com

www.instagram.com/drilsunaka

www.facebook.com/drilsunaka

Frozen face ve eyes, cilt üzerinde hareket ettirilen iğnesiz bir mezoterapi işlemidir. İğnesiz mezoterapi olarak da bilinen bu yöntem, soğuk başlığı nedeniyle rahat bir işlem uygulanmasını kolaylaştırır. Cilt yüzeyindeki ince kırışıklıkları azaltır. Cilt daha sıkı ve dolgun hale gelir. Cihazın başlığına dağıtılan serumu, iğne işlemi gibi çeşitli noktalardan değil, cilde eşit olarak dağıtır. Bu cilt üzerinde daha etkili sonuçlar sağlar. Dolgu işlemini sevmeyenler için uygun bir yöntemdir.

40 dakikada daha genç bir cilt görünümü!

İşlem öncesi yapılan analiz sonuçlarına göre cildin ihtiyacına göre serum belirlenir. Cilt temizlendikten sonra, ilk olarak soğuk radyofrekansı ve aktif serum yardımı ile cilt işleme hazırlanır. İşlem sonrasında kollajen artırılır, cilt sıkılaştırılır ve gençleştirilir. Bu aşama 20 dakika sürer.

Daha sonra elektroporasyon yoluyla cilt üzerinde bir elektrik alanı oluşturarak ciltte mikrokanallar oluşturur. Bu kanallar, cildin tedavisine ve ihtiyacına yönelik aktif içerikli serumların hasar görmüş ve neme ihtiyaç duyan hücrelerin bulunduğu alt tabakaya nüfuz etmesine yardımcı olur.

İşlem yaklaşık 40 dakika sürer. Son olarak güneş koruyucu krem uygulanır. Birer hafta ara ile 4 seans sürekli olarak uygulanır. Sonrasında ise kişinin istek ve ihtiyaçlarına göre koruma seansları yapılabilir.

Merak edilenler…

Frozen iğnesiz yapılan bir mezoterapi yöntemidir. Dolayısıyla kullanılan bileşenlerin vücuda aktarımı en son teknoloji ile gerçekleştiği için iğne ağrısı veya herhangi bir acı oluşturmaz. İşlem hem kadın hem de erkekler için uygun bir tedavi yöntemidir. Uygulama yapılamayacak kişiler ise hamile olanlar ve cilt üzerinde açık yarası bulunan kişilerdir.

Op. Dr. İlsun Aka

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi

www.ilsunaka.com

www.instagram.com/drilsunaka

www.facebook.com/drilsunaka

Yaz yaklaştıkça her yıl değişmeyen bir döngü olarak estetik ameliyatlara olan ihtiyaç artıyor. Özellikle tatil öncesi pek çok kadın meme büyütme ameliyatı olmayı tercih ediyor, bu da mayo ve bikinilerde daha özgüvenli olmalarını sağlıyor.

Memede şekil bozuklukları, sık kilo alımı, doğum veya hormonal problemler nedeniyle oluşabilir. Kişilerin yaşadığı problemlere göre yapılan ameliyatların başında meme büyütme, meme küçültme ve meme dikleştirme gelmektedir.

Meme büyütme işlemi

Göğüs büyütme, küçük göğüslerinden rahatsız olan kadınlara göğüs büyütmek için yapılır. Doğum sonrası memede küçülme yaşayan veya doğuştan meme hipoplazisi (gelişim geriliği) olan kadınlar için bir seçenektir. Kişinin isteğine göre dikleştirme ameliyatı ile birlikte yapılabilir. İşlem genel anestezi altında yapılır ve yaklaşık 2 saat sürer. Bir kişinin meme şekline ve anatomisine en uygun olanı belirlemek için uzman hekim görüşü önem taşımaktadır. Alternatif olarak kullanılacak meme dokusu hastanın vücudundan da alınabilir.

Kişi bir gün hastanede kaldıktan sonra taburcu edilir ancak iyileşme süreci evde devam eder. Kesi ameliyattan 2 hafta sonra iyileşir. Aşırı aktiviteden ve ağır kaldırmaktan uzak durulmalıdır.

Meme küçültme işlemi

Büyük göğüsler sadece estetik açıdan değil sağlık açısından kişiye birçok sağlık sorunu yaşatabilir. Yapılacak göğüs küçültme ameliyatı ile kişi bu sağlık sorunlarında kolaylıkla kurtulacaktır. Özellikle yaşanan omuz, boyun, sırt ağrıları büyük ölçüde azalır.

Genel anestezi altında yapılan işlemde fazla meme dokuları alınır ve meme ucu etrafından küçültülür. Ameliyat sonrası cerrahi sütyen giyinilmesi gerekebilir. Bir gün sonra gerekli kontrollerin ardından kişi taburcu edilerek iyileşme sürecine evinde devam eder. Oluşan ödem ve renk değişimleri 5 gün içerisinde azalır. Belirli aralıklar ile kontrole gidilir ve tam iyileşme 3 haftayı bulabilir. İyileşme döneminde egzersiz ve ağır taşımadan kaçınılmalıdır.

Meme dikleştirme işlemi

Doğum ve emzirme süreci sonrasında veya aşırı kilo alıp verme sonrası göğüsler elastikiyetini kaybedebilir. Elastikiyet kaybı yaşayan göğüsler sarkarak hacimsiz bir görüntüye sebep olur. Meme dikleştirme ameliyatı sayesinde sarkan meme dokusu kaldırılacak daha dik ve hacimli bir görünüme kavuşur.

Genel anestezi altında yapılan operasyonda sarkan fazla deriler alınarak meme altına ve ucuna yerleştirilir. Bu sayede meme üst pozisyona taşınır. Ameliyat sonrasında özel bir sütyen giydirilir ve 1 gün hastanede yatış gerekebilir. Kişi taburcu edildikten sonra iyileşme süreci evde devam eder ve yaklaşık 2 hafta içinde iyileşme süreci tamamlanır.

Kombine işlemleri tercih edebilirsiniz

Birden fazla sorun yaşayıp zamanı olmayan kişiler genellikle bir cerrahi operasyon ile sorunların kurtulmak istiyor. Uygun olan ameliyatlar bir arada gerçekleştirilebilir. Örneğin meme küçültme ve dikleştirme kombine ameliyatlardandır. Kombine ameliyatlar için kişinin genel sağlık durumun iyi olması önem taşır.

Liposuction ve karın germe işlemleri

Sıklıkla tercih edilen bu iki işlem her mevsim kolaylıkla yapılabilmektedir. Ameliyatlar sonrası giydirilen korseler kişileri endişelendirmektedir ancak yaz mevsimsinde kışa kıyasla daha ince korseler tercih edilmektedir. Bu sayede işlemler sonrası başarılı sonuçlar elde edilebilir.

Op. Dr. İlsun Aka

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi

www.ilsunaka.com

www.instagram.com/drilsunaka

www.facebook.com/drilsunaka