Kış aylarının vazgeçilmez içeceği ve şifa kaynağı olan Ihlamur çayının ağacını tanıyor musunuz? Haydi gelin bu şifa ağacını tanıyalım!!!!

Ihlamur ağaçları yaprak döken dayanıklı yol ağacı olarak tanınmaktadır.

Bulundukları yerin havasını temizler ve diğer bitkilerdeki böceklenmeyi azaltır.

Ihlamur ağaçları gölge yapan güçlü yapısı ile ortamı serinletir ve ferahlatır.

İyi bakıldığında 20+ metre kadar boylanır.

Kazık kök yapar bu nedenle toprak kaymalarını önler.

Gerek yaprağı gerek çiceği ile insan sağlığına olumlu katkıda bulunur.

Kuşların, kelebeklerin sevdiği bitki olan ıhlamur ağaçları ılıman iklimleri sever. Güneşli ortamlarda sağlıklı gelişme gösterir.

Derin, hafif asidik, besin maddelerince zengin olan topraklardan hoşlanır. Kireçli topraklarda da yetişebilir ama tuzlu topraklarda sağlıklı gelişemez.

Bahçelerin baş ağaçları arasında yer alır. Park bahçelerde grup halinde, sınırlandırmada ve rüzgar önlemede rahatlıkla kullanılmaktadır.

Ihlamur ağaçları daldırma ve tohum ile üretilmektedir.

Ihlamur ağacının 25 den fazla türü vardır.

Ihlamur ağaçları gerek yapısı gerek kendisinde bulundurduğu vitamin ve minerallerden dolayı kozmetik sektöründe, gıda sektöründe çokca tercih edilmektedir.

Özellikle yaprakları ve çiceklerinden elde edilen bitki çayları kış mevsimlerinde tercih edilmektedir. Soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklara karşı vücudun direncini arttırır. Kokusuyla insanları rahatlatır ve vücudu dinlendirir.

Ihlamur ağacının yaprak ve çicekleri birlikte toplanılmalıdır. Mutlaka temiz makas kullanılmalıdır ve ağaç zedelenmemelidir. Toplanılan yaprak ve çiçekler temiz bir yerde kurutulmalıdır.

Ihlamur ağaçlarının yapısı dayanıklı ve güçlüdür. Kolay kolay hastalanmaz. Ama fiziksel eksiklerden meydana gelen durumlarda en çok rastlanılan hastalık külleme hastalığıdır. B u hastalık gözükür gözükmez hemen ilaçlanmalıdır. Rutin yapılan ilaçlama bitkiyi hastalıktan kurtarır.

Aylardan Kasım, çiceklerden Kasımpatı çiceği!!; Haydi gelin Kasımpatı çiceği nasıl bakılır sorusuna cevaplar bulalım?!

Kasımpatı çicekleri dış mekan yani bahçe bitkileridir.

Kalıcı olduklarından bahçelerde, saksılarda kolaylıkla yetiştirilir.

Kasımpatı bitkileri çok güneş alan yerlerden hoşlanmazlar. Yarı gölge yarı güneş alan yerlerde sağlıklı gelişim göstermektedir.

Kasımpatı bitkileri soğuklara dayanıklıdır. Donlarda ve buzlanmalarda kökün zarar görmemesi için bitkinin toprak yüzeyi hayvan gübresi ile kaplaması gerekir. Bu gübre bitkiyi besler, aşırı soğuklara karşı korur.

Kasımpatı bitkileri budanma şekline, yetiştirilme büyüklüğüne göre saksıda süs bitkisi, vazolarda kesme çicek bitkisi veya süsleme çelenklerinde dekoratif bitkisi olarak kullanılmaktadır.

Kasımpatı bitkilerinin sağlıklı gelişimi ve bol çicek vermesi için mutlaka günde 2-5 saat gün ışığı görmesi gerekmektedir.

Kasımpatı çiceklerinin kurumuşları düzenli olarak temizlenirse bitki kendini yeniler ve daha çok çicek açar.

Yıl içerisinde iki veya üç defa yapılan form budamaları bitkiyi rahatlatır, daha fazla ışık almasını sağlar, köklerini güçlendirir ve çok çicek açmasına neden olur.

Kasımpatı çicekleri gübreyi çok sever. Özellikle İlkbahar, sonbahar mevsimlerinde verilen gübre bitkiyi sağlıklı yapar. Bitkinin ihtiyacına göre(NPK) yapılan gübreleme her zaman olumlu etki yapar.

Kasımpatı çicekleri iyi bakılmazsa çabucak hastalanır. Bu durumu önlemek için hastalık ilk aşamada fark edilmeli ve durumuna göre insektisit veya fungusit ilaçları ile ilaçlanmalıdır.

Torflu toprağı seven kasımpatı bitkileri her sene yenilenmelidir. Özellikle saksıda yetiştirilen bitkilerin toprakları tazelenirse bitki gelişimi hızlanır ve sağlıklı olur.

Aşırı yapılan sulama bitkiyi hastalandırır ve çürümesine neden olur. Bu durumu önlemek için bitki düzenli sulanmalıdır. Toprak kurudukça su verilmelidir.

…..

Hepimiz açelyaları; çiceklerinin, yapraklarının ve formunun güzelliğinden dolayı çok severiz. Genellikle evlerimiz için tercih ettiğimiz çicekler arasına yer alır. Haydi gelin!!, evdeki saksılı açelyalara nasıl bakmalıyız?, nasıl daha çok çicek açtırabiliriz?..... sorularına cevaplar arayalım

Unutmayın! Açelya bitkileri Dış mekan yani bahçe bitkisidir.

Açelyaların türleri o kadar fazladır ve farklıdır ki bazı cinsleri ev şartlarında da yaşayabilir.

Açelyalarınızı Direk güneş alan yere koymayın. Açelya bitkileri aydınlık bol ışık alan mekanları severler.

Açelyaların bulundukları yer hava akımının sıkça bulunduğu yer olamamalıdır. Çünkü hava akımın olduğu yerlerde bitki çiceklerini erken döker ve gelişimini aksatır.

Açelyaların bulundukları ortam fazla sıcak olmamalıdır Özellikle çicekli dönemdeyken. Ortalama sıcaklık 15-20 derece idealdir.

Açelyaların solmuş çicekleri temizlenirse bitki daha sağlıklı gelişir. Bitki form kazanır ve üst yapısını daha iyi geliştirir.

Açelyaları estetik gözükmesini istiyorsanız mutlaka yılda iki defa biçim budaması yapılmalıdır. Bitkinin fazla dalları budanarak yapılan budama şeklidir.

Açelya çok sık saksı değişimi sevmez. Bitkinin genel yapısına göre mevcut saksının bir numaralı büyük saksıya dikimi yapılmalıdır. Saksı fazla derin olmamalı, ağız çapı geniş olmalıdır.

Açelya saksı değişiminde kullanacağınız toprak açelyalar için özel toprak olmalıdır. Asit oranı yüksek toprak kullanılmalıdır. PH oranı 4,5-6 olmalıdır.

Açelyaların daha sağlıklı gelişmesi için mutlaka düzenli sulama yapılmalıdır. Geniş bir kovanın içerisine suyu koyun. Suyun içersine saksılı açelyalarınızı gövde boğumuna kadar batırın ve suyun içerisinde bekletin. Belli bir süre sonra beklettikten sonra saksınızı kovanın içinden çıkartın ve saksı suyunu süzün. Bu sulama yöntemi bitkinin doygun su almasını sağlar.

Açelyalar yapı gereği yıl içerisinde daha çok vitamin ve mineral isterler. Bu nedenle yıl içerinde açelyalar için özel gübrelerden temin edin ve gübreleyin. Böylelikle bitkinin daha sağlıklı gelişecek ve daha çok çicek açacaktır.

Nemi seven Açelya bitkileri; bulundukları ortam kuru olursa yapraklarını döker, cansızlaşır ve zamanla hastalanmaya başlar.Bu durumu önlemek için bulunduğu yerin sıcaklığına göre haftada bir veya iki kez yapraklarına su püskürtülmelidir.

Çicekleri, çicekli bitkileri çok severiz. Genelde evimize çicekli bitkiler alırız. Orkide, açelya, menekşe, kalanşo, spaty, anthorıum….. gibi çicekli bitkileri evlerimizde sıkça bulundururuz. Belli bir süre çicekli olarak kalan bitkimizin daha sonra çicek açmadığını fark ederiz. İlaçlar, vitaminler kullanırız ama bir türlü eskisi gibi çicek açtıramayız. Bu durum kötü görüntülere sebep olan bir sorun olmaya başlar.O zaman bu soruna aşama aşama hep birlikte çözüm bulalım.

Öncelikle çicekli bitkilerinizi iyi tanıyın.

Her çicekli bitkinin çiceklenme süresi ve zamanı farklıdır.

Çicekli bitkiler günde en az 2-3 saat gün ışığına ihtiyaçları vardır.

Çicekli bitkilerinizin saksıları küçük ve dar geliyorsa bitki kendini geliştiremez ve çicek açamaz.

Yeterli su almayan bitkiler gelişimlerini aksatır ve çiceklenme süresini kısaltır.

Çicekli bitkilerin mevcut toprağı kalitesi düşük ve uzun zamandır aynı toprak kullanılıyorsa bitki gelişimini azaltır ve çicek açma süresini kısaltır.

Bitkinin üzerinde yaprak bitleri veya mantari hastalıklar var ise bitki gelişimini yavaşlatır ve çicek açamaz.

Bitkinin kendi mevcut toprağında yeterli vitamin ve mineraller yoksa bitki çicek açmasını durdurur veya yavaşlatır.

Bitkinin mevcut toprağında fosfat besin elementi oranı az azot besin elementi oranı yüksek ise bitkinin çicekleri açmaz.

Bitkinin bulunduğu yerden çok rüzgar alıyorsa bitki açtığı çicekleri çabuk döker ve çiceklenme süresi kısalır.

Hepimizin evimizde az veya çok sayıda baktığı, ilgilendiği çicekli veya çiceksiz bitkiler vardır. Bu bitkilerin gelişimi için elimizden geldiğince bir şeyler yaparız. Evimizdeki malzemlerle doğal bitki gübresi yapılabileceğini ve bu malzemelerin bitkilere neler kazandırdığını, nasıl beslediğini biliyor musunuz? Haydi o zaman bu malzemeleri ve bu malzemelerin bitkilere nasıl kullanabileceğimizi öğrenelim!

Yumurta; kabuklarını kırıp ince ince parçalara ayırın ve bitkinizin toprağına karıştırın. Bitkinizin toprağını havalandırıp nemli olmasını sağlayacaktır. Yumurta kabukları sayesinde bitkinizin toprağı kalsiyum ve minerallerle zenginleşir. Özellikle sebze bahçelerinizde kullanırsanız sebzelerin daha sağlıklı geliştiğini fark edeceksiniz. Ayrıca yumurta kabukları toprak içinde böcek yaşatmaz ve toprağın ph dengesini sağlar.

Muz; Kabukları bitkinizin tam vitamin kaynağıdır. Eğer bitkinizin yapraklarının kenarlarında itibaren sararma var ise potasyum eksikliğinin ihtiyacı olduğunu gösterir. En iyi potasyum ihtiyacını doğal yöntem olarak muz meyvasından elde edebilirsiniz. Muz kabuğu küçük küçük parçalara ayırın ve mevcut toprağına karıştırın. Yada muz kabuklarını ince ince doğrayıp 1 haftaya yakın suyun içinde bekletin. Bu suyu bitkinizin sulama yaparken kullanın. Etkisini yakın zamanda fark edeceksiniz.

Maya; Yapısı bitkinin ihtiyaçlarını karşılayacak vitamin ve minerallerle doludur. Maya bitkinin kök oluşumunu hızlandırır. Bitkinin bağışıklığını güçlendirir. İçerisindeki minerallerle toprağın kalitesinin arttırır. Elinizde bulunan kuru mayayı (2 tatlı kaşığı) belli ölçüde (1litre) su içerisine dökün ve karıştırın. 1 veya 2 gün bekletin. Bu karışımı 10 günde bir zayıf olan bitkinize verin. Bitkinizin yakın zamanda hızlı gelişeceğine tanık olacaksınız.

Tarçın; Bitki toprağını haşerelere karşı korur. Bitki toprağına toz tarcın serpmeniz yeterli olacak. Bu işlemi haftada 1 veya 2 defa yapmanız yeterli olacaktır. Bitki toprağını zenginleştirerek bitkinin sağlıklı gelişimine katkıda bulunur. Ayrıca bitki çeliği ile üretim yapacaksınız yine tarcından faydalanabilirsiniz. Tarçın tozuna batırılmış bitki çelikleri daha hızlı köklenme sağlar. Hastalanmış veya zarar görmüş bitkilerinizin hasar görmüş kısımlarına tarçın serperek veya belirli ölçülerde suya (1 tatlı kaşığı tarçın 1 lt suya) karıştırıp toprağına vererek de kullanabilirsiniz.

Sarımsak; İçerisinde bulunan mineral ve vitaminlerle bitki toprağın ihtiyaçlarını karşılar ve içerisinde zararlı böceklerin oluşumunu engeller. 2 diş sarımsağı bir litre suda kaynatın ve 1 güne yakın dinlendirin Elde ettiğiniz sarımsaklı suyu bitkinin toprağına gübre niyetine dökün bu işlemi bitkinin durumuna göre haftada 1 veya 2 kez yapabilirsiniz.

Arap sabunu; Temizliğindeki kullanımının yanı sıra bitkiler için doğal insektisit kovucu olan bir ev malzemesidir. Beş yemek kaşığı arap sabununa bir litre ılık su ilave edilir. İyice karıştırılır. Dinlendirildikten sonra püskürtmeli bir kaba konularak bitkinin tüm yapraklarına ve dallarına gelecek şekilde püskürtülür. Bu işlemi bitkininizin durumuna göre haftada bir veya haftada iki defa uygulayabilirsiniz.

1- Öncelikle bitki yerleştirmek istediğiniz mekanı belirleyin. Ev içine mi bitki istiyorsunuz, Balkonunuza mı istiyorsunuz, Yoksa bahçenize mi istiyorsunuz? Kararınızı verin!

2- Hangi bitki çeşidini alırsanız alın bakabileceğiniz bitkiyi seçin. Çünkü her bitki bakım ister, bitki bakıldıkça güzelleşir, gelişir, büyür.

3- Ev için düşündüğünüz bitki kullanacağınız yere uyumlu ve uygun olmalıdır. Mutfak, banyo, yatak odasına koyacağınız bitki türleri farklı olmalıdır. Mutfak; nemli bir mekan olduğundan nem seven bitkiler( calathea, difenbachia…) banyo için fazla ışık almayan bitkiler (kauçuk, bamboo sap, benjamin ), yatak odası içinde ışığı seven bitkiler (areca, kentia..) kullanabilirsiniz.

4- Bahçe için düşündüğünüz bitki boyutunu mutlaka göz önünde bulundurun. Büyük Bahçeniz için tercih ettiğiniz bitki küçük ise almak istediğiniz görüntü net olmaz, eğer bahçeniz küçük olup seçtiğiniz bitki büyük ise görüntü manzarası dengeli olmaz. Bu nedenle bitki boyutunu bahçeniz ile doğru orantıda seçin.

5- Bahçeye dikeceğiniz bitkinin güneşlenme ve rüzgar yönü önemlidir. Her bitkinin güneşlenme isteği ve rügara karşı direnci farklıdır. Çicekli bitki rüzgara karşı dayanıksız olur. Çok rüzgarlı alanda bulunan çicekli bitkilerin çicekleri tam gelişmeden dökülmesine neden olur.

6- Bahçenize bitki alırken bahçenizin genel görünümün göz önünde bulundurun ve renklendirmelere dikkat edin. Bahçedeki genel görünümündeki bitki renk skalası önemlidir. Bahçedeki renklendirme bahçenize estetik değer kazandırır.

7- İster evinize ister bahçenize bitki alın; fidanlıktan veya bitki marketlerden aldığınız bitkinin sağlığına dikkat edin. Seçtiğiniz bitki üzerinde böcek olmamasına, yapraklarının renklerinin bozuk görünmemesine, dallarının hasar görmemiş olmamasına dikkat edin.

8- Her bitkinin yaşam şartları farklıdır.Bazı bitkiler çok güneş ışığı isterken ( sardunya, kaktüs, meyve ağaçları, güzellik çalısı…) bazı bitkilerde az güneş ışığı( areca, aralıa, hydreangea….) ister.Bazı bitkilerde az nem(succulentler..) isterken bazı bitkilerde çok nemli ( benjamin, orkide…) hava isterler. Yani bitki alırken bitki yaşam isteklerini( ısı, ışık, sıcaklık, nem) göz önünde bulundurun.

9- Ev içerisine aldığınız bitki boyutuna dikkat edin. Bitki boyu, bitki görünümü odanızı havasını olumlu veya olumsuz etkiler.

10- Sulama her bitki için çok önemlidir. Bazı bitkiler çok su isterken(Japon şemsiyesi), bazı bitkiler az sulama(kaktüs) ister. Sulama bitkinin gelişimi için çok önemlidir. Bitkinin sağlıklı gelişmesi için düzenli sulama yapmak önemlidir.

11- Unutmayın bitki alırken bitkinin görüntüsüne göre seçim yapmayın. Bitkinin yaşam standardına göre satım alın. Bu durum bitki bakımınızı kolaylaştırır.

Mutfağımızın vazgeçilmez baharatı olan biberiye bitkisini kendiniz yetiştirmek ister misiniz? Haydi o zaman adım adım biberiye yetiştirme tekniklerini öğrenelim.

1- Öncelikle biberiyenizi nerede yetiştireceğinize karar verin. Bahçede mi? balkonda mı? terasta mı?

2- Nerede yetiştireceğinize karar verdiyseniz bitkinin toprağını hazırlamaya başlayabilirsiniz. Biberiye toprağı kumlu, torflu, ve vitamin bakımından zengin olmalıdır. Asitli topraklar kullanılmamalıdır.

3- Yetiştireceğiniz biberiye bitkisini güneş alan bir yerde muhafaza ediniz. Akdeniz bitkisi olan bu aromatik günde en az 4-6 saat güneş görmesi gereklidir.

4- Biberiye bitkileri susuzluğa dayanıklılık gösterebilir. Ama gelişim aşamasında düzenli sulama ister. Bu nedenle bitkinin toprağı kurudukça su verilmelidir. Yaz mevsiminde sulama arttırılmalı, kışın ise azaltılmalıdır.

5- Biberiye bitkinizi saksıda yetiştirmek isterseniz seçeceğiniz saksının boyutunun, bitki boyutundan iki katı büyüklüğünde olmalıdır. Çünkü bitki kazık kök yaptığından, rahat gelişebilmek adına bitki geniş saksı içerisinde yetiştirilmelidir.

6- Biberiye yetiştireceğiniz saksının alt tarafında mutlaka delik olmalıdır. Biberiyede drenaj önemlidir. Saksı içerisinde biriken su zamanla bitki köklerinin çürümesine neden olur.

7- Bahçede yetiştireceğiniz biberiye bitkisine geniş yer açın. İlk yıllarda boyuna gelişen bitki sonraki zamanlarda yayılarak ve genişleyerek büyüme göstermektedir.

8- Biberiye bitkisi sinek ve kötü koku önleyici özelliği vardır. Bu nedenle güzel kokmasını istediğiniz yerde, yetiştirebilirsiniz.

9- Biberiye bitkileri budanmaktan çok hoşlanır. Budamayı ilkbahar ve yaz mevsimlerinde rahatlıkla yapabilirsiniz. Budamada elde ettiğiniz biberiye dallarını; ister üretimde isterde baharat olarak kullanabilirsiniz.

10- Baharat olarak kullanmak istediğiniz biberiye dallarını uygun boyutlarda küçük parçalara ayırın. Temiz bir örtü üzerine serin ve güneş ışığı altında 2-3-4 saat bekletin. Biberiyenin kuruluk durumuna göre bekletme işini birkaç gün daha sürdürebilirsiniz.

11- Gerek mutfaklarda, gerek kozmetik sektöründe oldukça tercih edilen biberiye bitkisinin çicekleri de kokulu olup ilkbahar mevsiminde mor-lila renklerinde küçük boyutta ortaya çıkar.

Huzur, Mutluluk ve Sevgi etrafınızı sımsıkı sarması dileğimle………..