Cadde Aslolan seyirci gerisi hikâye...

Aslolan seyirci gerisi hikâye...

03.04.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Aslında bir film yapımcısıydı Faruk Aksoy. Ama son filmi ‘Yeşil Işık’ı birilerine emanet etmeye gönlü el vermedi. Düşündü taşındı ve ‘En iyi ben çekerim’ diyerek kamera arkasına geçti...

Aslolan seyirci gerisi hikâye...

Aslolan seyirci gerisi hikâye...

Aslında bir film yapımcısıydı Faruk Aksoy. Ama son filmi ‘Yeşil Işık’ı birilerine emanet etmeye gönlü el vermedi. Düşündü taşındı ve ‘En iyi ben çekerim’ diyerek kamera arkasına geçti...

ALİ EYÜBOĞLU

"Aşk Ölümden Soğuktur", "Karışık Pizza" ve "Güle Güle"nin yapımcısı olarak tanıdığımız Faruk Aksoy’un ilk yönetmenlik denemesini yaptığı "Yeşil Işık", yarın seyirciyle buluşuyor. Hülya Avşar, Kenan Işık ve Haldun Dormen’in başrollerini paylaştığı, Deniz Akkaya’dan Güzide Duran’a, Siren Ertan’dan Selim Hamamcıoğlu’na kadar birçok ünlünün de ‘figüranlık’ yaptığı ‘Yeşil Işık’ı yönetmeni Faruk Aksoy’a sorduk...

Bizde yapımcılar genellikle, en iddialı projelerini bir yönetmene emanet eder. Siz de şimdiye kadar böyle yaptınız. Ama bu kez hem yapımcı, hem yönetmensiniz. Neden?
Hiçbir filme, yönetmen kendini tatmin etsin diye para yatırmam. O nedenle filme başlamadan senaryoyu yönetmene veririm. Sonra ondan filmi anlatmasını isterim. Aynı filmden bahsetmiyorsak o yönetmene filmi çektirmem. Bu film için önce Umur Turagay’la görüştüm, sonra Sinan Çetin’le. Turagay biraz zaman istedi, ama zamanım yoktu. Çetin’e gelince... ‘Yeşil Işık’ için kafasındaki film benimkinden farklıydı. Film, Necef Uğurlu ile senaryoyu yazarken kafamda oluşmuştu. O yüzden kendim çekmeye karar verdim.

Kafanızdaki filmi hayata geçirebildiniz mi?
Bu mümkün değil. Süreç içinde senaryoda önemli değişiklikler yaptık. Karakterler arasındaki ilişkinin senden bağımsız olarak yürüdüğünü görüyorsun ve mecburen değişiklik yapıyorsun. Hiçbir yönetmen yok ki, tasarladığı filmi sonunda tamamen perdeye aktarsın. Senaryo, zaten bir filme başlangıç metnidir. Yine de senaryoya çok sadık kaldık.

Hıncal’ı davet etmedik
Hıncal Uluç, ‘Yeşil Işık’ın başrol oyuncuları Avşar ile Işık’ın sevişme sahnesinde dublör kullandıklarını açıklamasından sonra, ‘Bu filme kendiniz inanmadınız. Ben neyine inanıp da seyredeyim?’ diye bir eleştiri yazdı. Avşar da "Hülya" dergisinde Uluç’a sert bir yanıt verdi. Uluç’u galaya davet ettiniz mi?
Hayır, etmedik. Seyretmek istiyorsa bilet alıp seyretsin. İyi ki bizi beğenmemiş. Onun Türkiye’de beğenmediği her şey başarılı oluyor. Fatih Terim ve Lucescu mesela... İyi ki bizi övmedi. Demek ki başarılı olacağız. Adam daha seyretmediği film hakkında ahkâm kesiyor. Benim için, dünyada örneği bile olmayan köşe yazarının değil, seyircinin ne söyleyeceği önemli. Çünkü ben seyirci için film yaptım. Yeşil Işık’ta çok sayıda insanla paylaşmak istediğim fantastik bir aşk hikâyesi anlattım. Seyirci filmimizi izleyerek beğenisini ortaya koyarsa, bu benim için en büyük ödüldür. Gerisi hikâye.

Almanya’da 50 sinemada birden gösterilecek...
Türk filmleri artık, Türkler’in yaşadığı Avrupa ülkelerinde de vizyona giriyor. Yeşil Işık da Avrupa’da gösterime girecek mi?
İstanbul’dan sonra 4 Nisan’da Ankara’da Metropol Sineması’nda galamız olacak. Ardından 16 Nisan’da Hamburg’da, 17 Nisan’da Berlin’de gala yapacağız. Almanya’da 18 Nisan’da 50 sinemada birden vizyona girecek. Fransa, Avusturya, Hollanda ve İsviçre’de de eylülde gösterimde olacak.




MAGAZİN