Berrin Pehlivan

Berrin Pehlivan

Berrinpehlivan@gmail.com

Tüm Yazıları

Çok konuşmadığımız bir vitamini yazmak istedim bu hafta; B6 vitamini. Aslında B vitaminleri bir kompleks halinde çalışır, birinin eksikliği çoğu zaman diğerlerinin de iş yapamamasına yol açar. Ancak yine de her bir B vitamininin kendine özgü eksikliklerinden bahsetmek mümkün. Mesela, ruh halinizde, uykunuzda düzensizlik, açıklayamadığınız iştahsızlık veya düşünme gücünüzde bozulma, halsizlik, yorgunluk… Her biri B6 vitamini eksikliğinin belirtisi olabilir.
B6 vitamini, piridoksin olarak da biliniyor. Vücudumuzdaki yaklaşık 200 kimyasal reaksiyondan sorumludur. Eksikliğinde ise ciddi problemlerle karşılaşılabiliyor, üstelik çoğu zaman var olan şikayetlerinizin sebebinin B6 vitamini olduğu aklınızın ucundan bile geçmez. Bu sebeple konuya biraz daha yakından bakıp, B6 vitamini ile ilgili ayrıntıları yazmak istedim.

Haberin Devamı

Sağlığımıza etkileri

Beyin fonksiyonlarını güçlendirir: B6 vitaminin, homosistein seviyesini azaltarak demans ve Alzheimer riskini azalttığı söyleniyor. Ancak mekanizması ne olursa olsun hafıza kadar depresyon ve anksiyetede de rolü büyük. Daha birkaç gün önce İngiltere’den yayınlanan bir çalışmada, katılımcıları rastgele üç gruba ayırarak, yüksek dozda B6 vitamini almanın etkilerini plasebo veya B12 vitamini ile kıyaslıyorlar. Bu kıyaslamanın analizi için de anket veya laboratuvar tabanlı testler kullanılıyor. Analiz sonucu B6 vitamini alan grupta kaygının belirgin olarak azaldığı, depresyonda ise azalma eğilimi olduğu görülüyor. Araştırmacılar, çalışmanın sonucunu ise şu mekanizma ile açıklıyorlar: beyinde artmış veya azalmış sinirsel uyarım, sürekli birbirleriyle rekabet halindedir. Kaygı durumu, azalmış sinirsel uyarım ve özellikle de bir beyin ileticisi olan GABA’nın seviyesinin azalması ile ilgilidir. GABA, direkt olarak depresyon ve kaygı ile ilişkilendirilir. B6 vitamini, beyinde glutamat aminoasitini GABA’ya dönüştüren metabolik reaksiyonlarda kofaktör dediğimiz aracı moleküldür. Kofaktörün miktarını yani B6 vitaminini artırarak, bu metabolik süreci biraz daha hızlandırmak mümkün. Tek başına bu çalışma ile beyin için B6 vitamini B12’den daha önemlidir demek zor ama, konuyla ilgili daha fazla çalışma yapılması gerekliliğini göstermesi açısından son derece önemli.

Haberin Devamı

Kalp-damar hastalıkları: Homosistein seviyesini dengeler ve bu şekilde fazla homosisteinin kalp problemlerine sebep olmasını engeller.

İmmün sistem (bağışıklık sistemi): Özellikle yaşlılarda yapılan çalışmalar immün sistem üzerindeki etkisini gösteriyor; B6 vitaminin seviyesi düştükçe immünite de zayıflıyor.

Ruh hali: Mutluluk hormonu serotoninin vücutta üretilmesi için B6 ya ihtiyaç var. Diyetten yeteri kadar B6 almıyorsanız, depresyona eğiliminiz var demektir.

Kanser riski: Kanser olma riskini azalttığı gibi, kanser tanısı alanlarda B6 vitamini tümörün büyümesini baskılayabilir. Tam olarak mekanizması bilinmese de B6 vitamini eksikliği, özellikle mide ve yemek borusu kanseri ile ilişkilendiriliyor. Ayrıca hormon bağımlı kanserler olan meme veya prostat kanserine de sebep olabilir.

Haberin Devamı

Konuşmazsak olmaz; B6 vitamini

Dengeli beslenmek önemli

Sağlıklı ve çeşitli beslenme, yeteri kadar B6 vitamini sağlayacaktır. Şiddetli B6 vitamini eksikliğini çok nadir görüyoruz. Ancak böbrek hastalığı, böbreklerde emilim bozukluğu gibi durumlarda ya da fazla alkol tüketenler ile vegan beslenenlerde takviyesine ihtiyaç duyulabilir.
B6 vitamininden zengin yiyecekler arasında somon, tavuk, patates, muz, yulaf ezmesi, nohut, ve fındığı sayabiliriz.
B6 vitamininin eksikliğinden şüpheleniyorsak, haplarına saldırmak yerine, bu vitaminden zengin yiyecekleri tüketmek daha yerinde bir davranış olacaktır. Besinlerden yeteri kadar alamadığımızı düşünüyorsak da ilk yapmamız gereken kan tahlilleri ile eksikliğini saptamak olmalı. Eksikliğinin saptanması durumunda ise sürekli ağızdan alınan bir takviye tüketmek yerine belli aralıklarla damar veya kas içine B6 vitamini uygulatmak daha iyi bir çözüm olabilir. Günlük haplarla eksikliğini tamamlamaya çalışmak sadece karaciğer ve böbreğimizi yormak anlamına gelebilir. Tüm benzerlerinde olduğu gibi bu tür hapların da bağırsaklardan ne oranda emilip hücrelere ulaşacağını bilmiyoruz. 
Vücudumuza yararlı olan bütün maddelerin belirli oranlarda var olması gerekmektedir. Yeterli ve dengeli beslenerek sağlıklı kalmaya çalışmak tek ve en önemli seçenek. 

Bilginin ve bilimin ışığında sağlıklı günler dilerim.