Yonca Ebuzziya, mankenlikten koreograflığa, editörlükten kostüm öğretmenliğine kadar modanın her alanıyla ilgileniyor
Yonca Ebuzziya, İstanbul'un seçkin semtlerinden İstinye'nin en eski ailelerinden birine mensup... Eski İstinye denince gözleri dolan bir İstanbul tutkunu. Aynı semtte doğup büyüyen hatta 43 yıldır aynı evde yaşayan şanslı insanlardan biri. Balerin resimleri çizerek başladığı bale tutkusuna uzun yıllarını verdi Yonca Ebuzziya. Ama herşey bitip
Devlet Opera ve Balesi'ne girince, "Bu iş bana uygun değil" deyip bu işe nokta koydu.
"Önce ailem, sonra okuduğum İstinye İlkokulu altyapımı oluşturdu" diyen Ebuzziya'nın ailesindeki kişilerin hepsi eğitimli. Büyükbabası ve babası doktor, annesi 32 madalya sahibi milli kürekçi, ağabeyi makine mühendisi, kuzenleri profesör. Ailede bolca avukat ve büyükelçi de var.
Yedi yıl mankenlik yaptı
Henüz altı yaşında tüm klasik müzik parçalarının hangi besteciye ait olduğunu öğrenen Ebuzziya, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'ne iki yıl devam ettikten sonra bir rastlantı sonucu moda dünyasına girdi. "Deniz Adanalı'nın teklifiyle bir yaz günü kendimi Vakko'nun bahçesinde kurulan podyumda buldum. Moda dünyası bu tesadüften sonra peşimi bırakmadı" diyen Ebuzziya, yedi yıl mankenlik yaptıktan sonra organizatörlük ve koreograflığı seçti. Şimdi Cemil İpekçi gibi ünlü modacıların defilelerinin koreograflığını üstleniyor.
Yonca Ebuzziya modada kazandığı deneyimi şimdi tv8 ekranına taşıyor. Yonca Ebuziyya'nın Çizgisi adlı program hafta içi her gün saat 19.00'da ekrana geliyor. Defilelerde görev alacak mankenler konusunda seçici davrandığını belirten Yonca Ebuzziya şunları söylüyor:
"Hızlı yaşayan mankenlerle çalışmayı tercih etmiyorum. Ceylan Saner, Ebru Ürün, Çağla Şikel, Sema Şimşek gibi isimlerle çalışıyorum. Onlar hiçbir zaman dağılmazlar, kötü fotoğraflarını göremezsiniz. Oysa bir bölümü kendine yazık ediyorlar ne istediklerini bilmiyorlar ve altyapıları yok. Üstelik sürekli yorgunlar."