EksiÇimiz yakışıklı lider mi?

gonal@milliyet.com.tr Marsh, "Türkiye'nin yeni bir yüze ihtiyacı var. ErdoÇan çok zeki ve Avrupa'da saygı görüyor. Türkçe'de iyi bir konuşmacı olabilir ama İngilizce röportaj vermedikten sonra anlamı yok. Gül iyi İngilizce konuşuyor, karizması da var ama bunlar yeterli deÇil. Yakışıklı yeni bir yüz gerekli" diyor. Medya konusunda İngiltere'de standartları belirleyen Kevin Marsh, Türkiye'nin Batı dünyasındaki imajını Vatan gazetesine deÇerlendirdi. 30 yıllık BBC gazetecisi olan Marsh, dünya ajanslarının Nişantaşı fotoÇrafı geçmek yerine türbanlı kadınları geçmeyi tercih ettiÇini, çünkü Nişantaşı fotoÇraflarının Avrupa'daki okuyucuya, istediÇi "Türkiye öcüdür" imajını vermediÇini söylüyor. Düşünüyorum da, yaşayabileceÇi en zor koşullarda bu ülkeye çaÇ atlatan Atatürk gibi bir lideri tanımış olsaydı, bu topraklardan çıkan ve çıkacak olan erkek liderlerin karizmasının Atatürk'ün ışıÇında ne kadar sönük kalacaÇını görebilir miydi Marsh? Veya, Türkiye'ye dışardan bakan kaç kişi, bu ışıÇı söndürmeden çaÇlar boyunca taşıyacak olanların kadınlar olduÇunu görebiliyor? Bu ülkede yaşayan insanların ne kadarı, Atatürk'ün yollarını açtıÇı kadınların bu ülkenin gerçek anlamda "itici gücü" olduÇunu anlayabiliyor? Bugün kim, mitolojideki tüm tanrıçaların "ana"sı olan Kibele mitinin, "gezegenin rahmi" olan bu dişil topraklardan doÇduÇunun farkında? "Ana Tanrıça"nın topraÇı Türkiye bugünlerde tarihinin belki de en önemli sınavından geçiyor. Ama, en zor sınavını deÇil... En zor sınav Türkiye'nin doÇumuydu. Ölüm tehlikesi atlatarak dünyaya gelen Türkiye artık reşit oluyor. Bu ülke yeryüzünün gördüÇü en üst "öncü"yü gören ülke. Bunun deÇerini bilmeyenler, şansımızın ne kadar açık olduÇunu görmeyenler olabilir. Türkiye, Atatürk gibi özel bir varlıÇın rüyasının gerçekleştiÇi yer. O'nun aydınlıÇını hâlâ hissediyoruz. Bu derece büyük bir güç yeryüzüne gelip de bu denli maddi bir konuyu bu kadar etkin bir şekilde gerçekleştiremedi dünyada. Türkiye, Batı ile İslam ülkeleri arasındaki köprü konumuna da tesadüfen gelmedi. Türkiye reşit oluyor Kadının özgür olduÇu tek İslam ülkesi olarak "dünyanın göz bebeÇi olma" potansiyelini taşıyan bu ülkede, biz kadınlar, Atatürk'ün amaçladıÇı neslin habercileriyiz sadece. O nesli yetiştirecek olan, ülkemizin reşit olma sınavından geçen nesiliz. Bugünlerde bunu anımsamakta yarar var. Başbakan'a Ruanda örneÇi verip, siyasette alacaÇımız yeri bir "lütuf" gibi istemek yerine, "kendimiz" olalım artık... Atatürk'ün amaçladıÇı nesil Umudunu yitirmiş bir halkı ortak bir hayalde birleştirerek imkânsızı gerçekleştiren Atatürk'ün kurduÇu laik Cumhuriyet, ne sıradan bir İslam ülkesi, ne de herhangi bir Avrupa ülkesi olacak. Türkiye'de artık gericilik fikri hüküm süremez. Türkiye, yönünü Batı'ya çevirdi. Çünkü, bu toplumun itici güçleri olan kadınlar için daha fazla özgürlük ve eşitlik gerekiyor. Bütün dünya, Türkiye'de İslam dinini yaşayan kadınlara bakıp, dişil enerjilerini devre dışı bırakmaya çalışan ülkelerin yaptıkları yanlışlıÇı anlatmakta bu dini yorumu kullanacak. Türk kadınlarının DoÇu'ya ve Batı'ya anlatacakları "denge" dersi, dinler arasında başlaması muhtemel çekişmeyi kesecek. Bütün bunların odaÇında, İslam dininin bugüne deÇin yapılmış yorumlarındaki kadın/erkek dengesizliÇi konusu olacak. Bunu en çok da, en özgür olan Türk kadını konuşacak. Türkiye laik olarak kurulduÇu ve konuşma özgürlüÇü de yerleştiÇi için, Türkiye'den başka hiçbir İslam ülkesi bu kadar etkin olarak sesini duyuramayacak. Bu süreç gelişirken konuşan kadınlar, hem Batı'dan hem de DoÇu'dan büyük destek görecekler ve ünleri yayılacak. Benim gördüÇüm Türkiye...