2010 yılıyla ilgili televizyon kanallarının yayınladığı yabancı filmlerin basında yer alma oranlarına göre en çok filmi üç kanalın gösterdiği ortaya çıktı. Bu tarz bilgilere bizde ulaşmak gerçekten zor. Ve bu işi İnterpress yapıyor.
Ben ayrıca bu kanalların her birinin kaç film yayınladığını da sordum. Yıl boyunca 16 kanalın yayınladığı 4 bin 343 yabancı film, basında 35 bin 889 habere konu olurken, aktüel kanallar içinde en çok yabancı film yayınlayan kanallar, TV 8, Kanaltürk ve Star TV olduğu belirlendi. Tematik kanallar içinde ise TNT, Cine5 ile CNBC-E ilk üç sırayı oluşturdu. Kanaltürk 601, TV8 598 ve Star 383 film yayınlamış. Bu bilgi gazetelerde kanallarda oynayan filmler hakkında çıkan bilgilere dayanılarak veriliyor. Ama yine de doğruya yakın. Çok izlenen zaman dilimlerine film koyan Kanaltürk, TV8 ve Star’ın sinema filmlerine önem veren üç kanal olduğu gerçeği doğru.
TARTIŞMA PROGRAMLARINDA SORUN DEVAM EDİYOR
Defalarca yazdım. Ve yazdığımın ne kadar doğru olduğu bir kere daha Ahmet Hakan’ın ‘Tarafsız Bölge’ programında ortaya çıktı. Said-i Nursi tartışıldı. Ankara’dan iki konuk, İstanbul’dan üç konuk ve ilaveten telefon bağlantısı vardı. Dedim bu iş aynı stüdyoda olur, Ankara-İstanbul bağlantısı sorun çıkıyor. Yani hem konuk sayısı çok, hem bağlantılar kopuk. Nitekim Ankara konukları Alpaslan Işıklı ve Anıl Çeçen bu durumdan şikayetçi oldu. Anıl Hoca “Söz hakkının yeterince verilmediği”ni söylerken program zaten bitiyordu. Bu 5-6 konuklu ve Ankara-İstanbul bağlantılı durumlar değişmediği sürece tartışma programlarında ‘çorba’ durumu bitmeyecektir.
HATIRLATMA
İtalya Ligi heyecanı 6 Ocak Perşembe 21.45’de İnter - Napoli karşılaşmasıyla TV8’de devam ediyor. Maçları özleyenler hasret giderebilir.
OKURDAN
RAMİZ’İN HEM OĞLU HEM TORUNU AYNI TARİHTE!
“Daha önce gündeme getirdiğiniz ‘Ezel’ dizisindeki hatalara, 3 Ocak Pazartesi akşamı yayınlanan bölümde bir yenisi daha eklendi. Dizinin bu bölümünde izlediğimiz flashback sahnelerinden birinde, Ramiz Karaeski’nin Gaziantep’te yaşayan karısının 1974 yılında bir erkek çocuğu dünyaya getirdiğini gördük. Ramiz’in Selma’ya söylediği ‘Baba oldum baba’ repliğindeki heyecana bakılırsa ilk kez baba olduğunu anlıyoruz. 1974 yılında bir erkek çocuğa sahip olan Ramiz Karaeski’nin, nasıl oluyor da muhtemelen aynı tarihlerde doğmuş olan (Kıvanç Tatlıtuğ’un canlandırdığı) Ramiz adında bir torunu oluyor? Eğer dizinin sıkı takipçisi iseniz, muhtemelen bu hayatı fark etmişsinizdir. (Adnan İnce)
Baktım bu konuyu ‘kendisi izlemiş’ gibi yazanlar var. Bu okurdan gelen bir not. Ve ismi de yukarıdaki gibi belirtilmiştir.
AÇIKLAMA
FAZIL SAY KONSERİ ÜZERİNE
Bir okurum Fazıl Say’ın NTV’de geçtiğimiz cumartesi sabahı yayınlanan ve birtakım karışıklıklara neden olan konseri üzerine eleştirilerini yazmıştı. Ben de köşemde yer verdim. NTV bu konuda bir bilgi notu gönderdi. Cumartesi sabahı 11.10’da başlayan Borusan Filarmoni Orkestrası ve Fazıl Say konseri yayınında teknik bir sorun yaşanmış. Ve yayın sırasında bunun önüne geçilememiş. Kanal hatayı fark etmiş ve aynı gece, yayın planında olmamasına rağmen konseri 23.15’de yeniden sorunsuz olarak yayınlamış.
DiP NOT
Baktım iki gündür bizim gazetenin internet sayfasında yazım ‘teknik nedenlerleden’ dolayı yok. O yazılarda okurlarıma iki soru sormuştum. Gazeteyi internetten takip edenlere ulaşması için yeniden veriyorum. Paylaşmak dileğiyle...
İZLEYİCİ DİZİLERDE HANGİ TEMALARIN İŞLENMESİNİ İSTİYOR?
Dizilerle ilgili en önemli eleştiri, bildik konuların tekrar edilmesi. Peki hangi ‘temaları’ merak ediyorsunuz? Dizilerde hangi konular, hangi hikayeler ilginizi çekiyor?
ÖĞLE KUŞAKLARINDA NELER OLMALI?
Dört saat ve üzeri ‘evlendirme programları’ yerine özellikle kadın izleyici ne izlemek istiyor? Ama lütfen “Belgesel istiyoruz” ya da “Eğitici kadın proğramları olsun” demeyin. Samimi olarak neler istediğinizi yazın.