Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

NTV Spor’da Ercan Taner ile Mert Aydın, Şenol Güneş’in Milli Takım’a gidip gitmeme meselesini konuşuyorlar. Öncesinde Taner, spor yazarlarından da görüş alıyor. Bütün bunlar olurken bir görüntü akıyor. Bir süre sonra konuşmaları kenara bırakıp, sadece görüntüyü izlediğimi fark ediyorum. Şenol Güneş, Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’la ve sevgili Candaş Tolga Işık’la selamlaşıp bir şeyler konuşup sonrasında antrenmana dönüyor. Öncesinde bir futbolcunun omzunu sıvazlıyor. O anı gördüğümde; ‘Tekrar başkanla konuştuğu görüntü gelecek’ diyerek o anı ezberlediğimi fark ediyorum.

Haberin Devamı

Bölüm yaklaşık 15.34’te başladı, 15.55’te sona erdi. Sadece araya TFF Başkanı Yıldırım Demirören’in görüntüsü girdi. Onun dışında 20 dakikaya yakın, Şenol Güneş’in aynı antrenman bantı döndü durdu. Yaklaşık her 40 saniyede bir, 28 defa, Şenol Hoca, Fikret Orman ve Tolga’nın hal ve hatırını sordu. Fonda konuşmalar ve ekranda bu sahneler. Başka bant yok muydu yayınlayacak? Ya da hiç yayınlanmasa daha iyi olmaz mıydı?

ERHAN ÇELİK’TEN ŞAŞIRTAN İSİM (!)

“Milli Takım’ın başına kim geçecek?” Bu soruyu TRT 1 Ana Haber Bülteni’nde Erhan Çelik, Ersin Düzen’e sordu.

Düzen, üç isim söyledi; “Lucescu, Mustafa Denizli ve Abdullah Avcı.
Erhan Çelik: “Peki Ersin, çok sürpriz bir ismi sana soracağım, Rıdvan Dilmen?” Bir sessizlik oldu. Düzen: “Kesinlikle hayır” dedi. Çelik ısrarcıydı ve kaynağına güveniyordu: “Konuşulan isimlerden biri buydu” diye ısrar etti ama “Senin nokta atışı yorumlarına güveniyoruz” diyerek orta yolu buldu. Bizim bildiğimiz Dilmen, TFF başkanlığını istiyordu!

KAVGA PROGRAMIMIZ HAYIRLI OLSUN

Aile içi sorunları çözme programı başladı FOX’ta, ‘Ne Seninle Ne Sensiz’. Söylemiştim kavgayla ‘reyting’ öne çıkar diye. İlerleyen zamanlarda stüdyoda gelin-kaynana birbirine girdi diye görüntüler sürpriz olmaz. Havva, kayınvalidesi Canan Hanım için: “Benim evimin kapısının eşiğinden içeri adım atamaz” diye bağırıyordu. Serkan arada kalmıştı. Havva’nın eski kayınvalidesi de devreye giriyordu: “Süper gelindi, o benim kızım.” Bir de torun vardı. Eski dünürler de salvo atışındalar. Serkan’ın eski kayınvalidesi: “Canan, (dünüre) sen çocuğu istediğinde ben sana getirmedim mi?” diye stüdyoyu inletiyordu telefonda. “Buzlar eriyecek mi?” final sorusu... Her tarafı erise ne olur?