Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ABD’de televizyon yarışları bir başka. Özellikle haber kanalları arasındaki. CNN ve Fox şu sıralar ‘şovmenleri’ ile büyük bir yarış içinde. “Ne kadar muhalifsen o kadar izleniyorsun” mantığı geçerli. Nielsen Medai Research’ün yaptığı araştırma bunun son kanıtı. CNN’in yıldızı Larry King 1981 yılından beri ilk defa bu kadar büyük bir düşüş kaydetmiş. Ortalama 1 milyon izleyiciden 700 binlere inmiş.
Larry King artık eski formunda değil. Sorun daha saldırgan, daha hareketli ve daha ‘muhafazakar’ olmaktan kaynaklanıyor. CNN’de Anderson Cooper agresif hali ile yavaş yavaş King’in koltuna oturmaya başladı bile.
Gelelim muhafazakarlık işine. Obama’yı topa tutmak acayip prim yaptırıyor. Bu işi de Fox ‘başarıyla’ yapıyor. Sean Hannity 2,5 milyon izleyici çekiyormuş. Glenn Beck şovları ise ‘muhafazakarlığın dibine vura vura’ yüzde 50 izlenme paylarını yakalıyor. “Muhafazakarlık geçerli” derken aslında çarpıcı da bir örnek geliyor. Kabloda yayında olan yani ulusal olmayan msnbc kanalında Rachhel Maddow, 900 binlerde bir rakama oranına erişmiş bulunuyor. Kim Obama’ya fena çakarsa o izleniyor. Yani, CNN bu haliyle bu devrin te-levizyon kanalı olmuyor!


TRT GENEL MÜDÜRÜ OKUYABİLİR!
Bu konu TRT’yi ilgilendiren bir örnek. İspanyol devlet kanalı TVE1 bir yıldır reklam almadan yayında. Günlük izlenme oranı yüzde 16 civarlarında. İspanya’nın en çok izlenen kanalı. Yani reklamsız yayınlar işe yaramış. Oynayan filmler reklamsız, diziler reklamsız. En yakın rakibi Telecinco. Yeri gelmişken söyleyeyim Avrupa’da sanırım ‘bedava televizyon’ yayını yapan ülkelerin başında geliyoruz. Yani küçük bir antenle izlenen kanal sayısına bakarsak.
Ama bu ayrı bir konu, İspanyol devlet kanalının (TVE1) başka bir özelliği de daha var. Bunu bizim Sayın Genel Müdür duymalı derim; iki buçuk yıldır en çok izlenen ana haber bülteni de bu kanalda. Demek ki, özerklik dedikleri bu olsa gerek. Geçenlerde baktım TRT Ana Haber Bülteni’ne, Başbakan’ın gezisini anlatıyor. O sırada özel kanallarda ‘Balyoz’ tutuklamalar vs var. Doğru; TRT onları çook önceden alıp yayınlıyordu! Neyse yani hani Avrupa Birliği’ne gireceğiz ya işte örneklerden biri İspanya. Her şey AGB ölçümlerine kızmakla bitmiyor.

GEYİK ANCAK BÖYLE OLUR
Hani ‘geyik’ olayı var ya. Bu kelimenin karşılığını veren bir örnek ver deseler son ‘Telegol’deki ‘Dünyanın En İyi 10 futbolcusu kim?’ tartışmasını rahatlıkla gösterebilirim. Tam kahve geyiği. Arkadaşlar toplanmış, böyle hava güzel, çınaraltında çaylar, iş - güç yok. Ne yapsak ne etsek, dünyanın en iyi 10 futbolcusu kim, onu konuşsak. Ahmet Çakar, “Pele’yi ilk beşe sokmam. Brezilya’nın dışında oynamadı” diyor. Zaten Brezilya ligi oldum olası dandikmiş. Bir gol gösterdiler Pele’nin attığı. Son Galatasaray - Diyarbakırspor maçında atılan kafa golü ondan daha güzelmiş. Biri “Maradona bir numara; sonra Messi” diyor. Öteki “Sen Cruyf’ın 1974 yılındaki dünya kupasında yaptırdığı penaltıyı gördün mü?” diye soruyor.
Bu beyler televizyonda ‘uzman’ sıfatları ile konuşuyor ve iyi de para alıyorlar. Ziya Kaptan sonunda dayanamadı, “Geyik muhabbeti oldu” dedi. Haklısın Kaptan, geyiğin önde gideni. Ama gülmemek lazım. Durum gerçekten vahimdi, çapsızdı.

‘TEK BAŞINA’ ÖZTÜRK SERENGİL
Cengiz Özkarabekir, ‘popüler tarihimizin’ ayrıntılarında. Bir Öztürk Serengil çalışması ile ‘Tek Başına’ Habertürk’teydi. Serengil kiralık oturduğu evinde yaşamını yitirdi. Çok kazandı, çok yedi. Türkiye’de şovmenliğin yolunu açan isim olarak hep akıllarda kaldı. Ben bu serinin bir şekilde DVD olarak piyasaya çıkmasını istiyorum. Böyle çalışmalar gerçekten çok fazla yapılmıyor. Yapılıyor da böyle itinalı, müziği, görüntüsü metni ile fazla örnek yok.
Bir de 24’te ‘Keşke Olmasaydı’ var. ‘Oradaydım’ mesela böyle bir olayı gerçekleştirdi.

KEREM GÖRSEV’İN HATIRLATTIKLARI
TRT Müzik’te saat gecenin yarısını geçmiş bir zaman diliminde Kerem Görsev Trio vardı. Birden aklıma iki isim geldi. Bahtiyar Sis ve Necati Göksel. İkisini de tanırım ve özellikle canlı konser ve müzik programlarında TRT’nin iki yüz akı diyebilirim. Her ikisi ile de grup olarak çalıştık. Bahtiyar Sis gitti, Necati Göksel geldi TRT Müzik’in başına. Peki her ikisi de birlikte çalışsa olmuyor mu? İlla küstürmek mi lazım birini?