Dün akşam iki kanalda birden İbrahim Çelikkol vardı.
Fox ‘TV’de İlk’ sloganıyla 2014 yapımı ‘Sadece Sen’ filmini oynattı. Başrolde İbrahim Çelikkol ve Belçim Bilgin. Boksör İbrahim, bol bol dövüştü.
Aynı saat diliminde Star’da ‘Reaksiyon’.
İbrahim Çelikkol aksiyonu bol dizide özel harekatçı... Bu bir tesadüf mü?
Fox, oyuncunun ‘reaksiyon ve aksiyon’ haline uyanıp karşı atak mı yaptı?
AKSİYONDAN AŞKA VAKİT YOK
Erkekler ne kadar birbirine girse de; senaryoya kadınlardan bir demet duygu iliştirmek, ajan, casusluk dizilerinde farzdır.
‘Reaksiyon’ da bu konuda geri kalmamış tabii...
Oğuz ile Zeynep kendi dertlerinden arta kalan vakitlerinde ‘mucuk mucuk’ oluyorlar.
Bu kadar duygusallık yeter yani. Diğer karakter Duygu, zaten savcı. Vatan millet işlerinden başını kaşıyacak vakti yok.
“Dizide duygusallık da var” deniliyorsa bu yetmez. Sosun malzemesini zenginleştirmek lazım. ‘Kurtlar Vadisi’ bile bu işi idare etmesini iyi biliyordu.
EMRAH SÜSLÜ; BİR NEVİ KAYA MİNİK
Bu “Olaylar ve şahıslar aslında hayaldir, biraz da gerçektir” yazılı dizilerin içinde bu işi en ‘ajit propaganda’ şeklinde yapan kanal, Samanyolu TV olmuştur.
‘Reaksiyon’ dizisinde Emrah Süslü karakteri ile ilgili ‘Tweet ortamı’ hemen oltaya gelmiş. “Bu karakter gerçek hayatta Emre Uslu’dur” diye büyük keşifte bulunmuşlar.
Zaten dizi bunu istemiş. Meşhur ‘Kollama’ dizisini hatırlayın. Kaya Minik vardı (Yalçın Küçük)... Ne hale sokmuşlardı? Eh Emrah Süslü’nün de ondan farkı yok. “Karikatürize etmek” diyorlar ya da “Karizmayı çizmek...”
Bu kadar belirgin bir şekil şemal vermeden, ‘hepsinin ortası’ bir görüntü, çok daha makbule geçerdi.
Emrah Süslü’ler o kadar çok ki...
Bu arada hep diyorum, bu ve benzeri dizilerin senaristlerin bir haftalık olayları izlemeleri, malzeme toplama açısından çok yararlı olur. Soner Yalçın gözaltına alındı, hikayesini yazdı. Ayrıntılar var, soru işaretleri var.
Sonra Mersin’de polislerle ilgili yine gözaltı operasyonları olmuş. Onun ayrıntılarından da malzeme çıkar.
EN NAMUSLUSU YOK
‘Reaksiyon’, ‘kimin kimi nasıl dinlediği, kimin kiminle bağlantısı olduğu’ konusunu açmıyor. Açmasın da bence... Çünkü bu işler böyle yürüyor. Şu 10 yıllık emniyet-asker-iktidar üçgenine bakın... Eğer “Asıl vatanını sevenler bunlar” diyecekse dizi; yemezler. Hepsi ölünce tabutları Türk bayrağına sarılır unutulmasın.
Ya da şöyle diyeyim; “Ey izleyici, vatanı bunlar kurtardı, ötekiler yalancı” filan gibi bir mesajı çaktığım an, dizi benim için bitmiştir.
Size iyi seyirler...
BENCE ÜÇ DiZi HER ŞEYi ANLATIYOR
Pazar günü ilk üç dizi, total kitlemiz:
‘Küçük Gelin’, ‘O Hayat Benim’, ‘Urfalıyam Ezelden’.
AB kitlemiz (yani çok okuyan eğitimli olarak duyurulan): ‘Gönül İşleri’, ‘Urfalıyam Ezelden’, ‘O Hayat Benim.’
Reklamcıların çok sevdiği “Benim tüketicim” dediği üniversiteli, liseli, memur, mimar vs. hepsinin toplandığı kitlemiz; ABC1: ‘Urfalıyım Ezelden’, ‘Gönül İşleri’, ‘O Hayat Benim.’
Pazar günü izleyici zevki ve keyfi böyle... Türkiye bunları mı izliyor? Bu rakamlara göre öyle... Yüzde on barajında ısrar eden ülkelerde böyle oluyor.