BELGESEL KANALINDA LiG MAÇI YAYINLANDI
Pazar günü, televizyon tarihimizin ilginç bir günüydü. Aynı anda yedi maç başlayınca, yayıncı kuruluş bunları gösterecek kanal bulamadı. Bu nedenle maçlar, ünlü belgesel kanallarına dağıtıldı...
VAHŞİ HAYVANLAR YERİNE MAÇ
History Channel’da G.Antep-Eskişehirspor maçı vardı. Ünlü belgesel kanalı National Geographic belki de tarihinde bir ilki yaşadı. Kasımpaşaspor-Çaykur Rizespor National Geo kanalındaydı. Hayvanların birbirlerini parçalaladığı macera gerilim ve şiddet dolu National Geo Wild (!) kanalında Torku Konyaspor-Kayserispor maçı ekrana geldi. Hayvanlar aleminin kanalı Animal Planet yayına ara vermiş; kapılarını Sivasspor-Akhisarspor maçına açmıştı.
İNGİLTERE LİGİ ÇOCUK KANALINDA
Bizim lig maçlarının yanı sıra İngiltere Premier Lig karşılaşmaları da vardı. Onlara da bir başka çözüm bulundu. Digitürk’ün çok izlenen çocuk kanalı JoJo, Liverpol-Newcastle United maçına tahsis edildi!
Bu arada belirteyim; kanal HD olmadığı için görüntü kalitesi düşük bir Premier Lig karşılaşması izledik.
EUROVISION’DA YİNE MÜZİK KONUŞULMADI
Avusturya tam 48 yıl sonra Eurovision Şarkı Yarışması’nı kazandı.
Yarışma, 16 yıl sonra bir transseksüelin daha birinciliğiyle gündemde.
İsrailli Dana International’den sonra, transeksüel Conchita Wurst ülkesine birinciliği getirdi.
Şarkıyı dinlediğiniz zaman zaten alıp götürüyor. Yorumla, esere hakimiyetle “Bu şarkı güzel” dedirtiyor.
Ama bunlar konuşulmadı. Avrupa’da ‘ilericiler’ ile ‘muhafazakârlar’ın mücadelesi olarak değerlendirildi.
Wurst’un birinciliğinde Batı Avrupa’nın yüksek SMS oylarının büyük etkisi oldu. Eski sosyalist yeni kapitalist ülkelerden pek oy almadı. Bu da Avrupa’nın yeni bir ikiye ayrılışı olarak yorumlandı; ‘İlerici’ Avrupa ile ‘muhafazakâr Avrupa’ (Rusya, Ermenistan, Azerbaycan vs.).
Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer, ‘çeşitlilik ve Avrupa’da tolerans’ başlığının altını çizdi. Aşırı sağcı FPÖ Partisi’nin Avrupa Parlamentosu adayı Harald Vitrinsky, 1966 yılında Avusturya’ya birincilik getiren Udo Jurgens’i anımsatarak; “Almanca söyledi, İngilizce değil” dedi.
Azerbaycan’ın Ukrayna’ya 10, Rusya’ya 12 puan vermesi yuhalandı.
Eurovision, bundan böyle siyasi bir yarışma olacak. Avrupa Birliği üyesi ‘eski doğu bloğu’ ülkelerinin ‘bitmez çalkantıları’, yarışmaya damgasını vuracak.
Katılırsak bizim bunun dışında kalmamız mümkün olacak mı?
Bilemem! Gezi’den yırttık mesela!
YASEMİN YALÇIN’I HATIRLADIK
Çok uzun bir aradan sonra Yasemin Yalçın yeni dizisiyle döndü ekrana. Söyleyebileceğim tek şey; kendisini hatırlattı. Biz ‘Yasemince’lerde kaldığımız için bu diziyle ilgili yapılan yorum pek ‘tarafsız’ olmayacak.
Yeniden piyasada kendisini görmek, belki yapımcılara ‘yeşil ışık’ yakar. Yasemin Yalçın iyi oyuncudur. Taklitlerin ötesinde bir oyuncudur. Belki onu bir sinema filminde izleriz. Dizi için diyeceğim tek cümle ‘Zafer Algöz farkı’.
‘Mihrap Yerinde’ gittiği kadar gider, sonra biter.
Dediğim gibi belki de yaptığı en önemli iş, Yasemin Yalçın’ı hatırlatması...