Acun Ilıcalı’nın gidişi, Show TV’ye bu programı yaptırdı. İyi ki de yaptırdı. ‘Yeteneğin profesyonellerini’ görme şansını elde ettik. Ha reytingi ne olur, onu bilemem. Türk halkının zevkine bırakıyorum! Analar, babalar oturtsun çocuklarını, yetenek nasıl bir şey seyrettirsinler. Geçen haftada yazdım. Acun’un programı bizim kapasitemizi gösteriyor. Ve içlerinde gerçekten Show’daki şovun yeteneklerine ulaşan isimler var. Eksik birikim, çalışma ve para kazanacak iş bulabilmek. Bu yarışmadan çıkan kaç kişi bugün piyasada? Saba Tümer taklitte yeteneği olan Sefa Doğanay’ı yanına aldı. Sefa kardeşimiz de işte ‘Bülent Ersoy sınırı’nı aşamazsa (yani sadece taklitle kalırsa demek istiyorum!) kaybolur gider. Acun Ilıcalı’nın bu programda önemli yetenekleri bir araya getireceği bir kumpanya kurma projesi vardı. Mesela bu hayata geçerse işin rengi değişir.
Gelelim ‘En Büyük Show’a. Malzeme yabancı. Yerli olanı sunumu. İşte sorun da burada başlıyor. Sunucu farkı yani. Biri ‘bu işi yıllardır yapan profesyonel şov sunucusu’. Şov programı sunmak ayrı bir yetenek ve tecrübe ister. “Ağzı laf yapıyor, eh sabah program da sunuyor, o zaman altında kalkar”la iş olmuyor. Diyecekler ki; “Yahu vardı da biz mi göremedik?” Bir yere kadar haklılar. Hadi bu bir başlangıç olur, örneğin Hakan bey televizyonların vaçgeçilmez şov adamlarından biri olur, işi götürür diyelim!
FRANSA’NIN EN ÇOK İZLENEN VE EN KIDEMLİ ŞOV PROGRAMI
‘Dünyanın En Büyük Kabaresi’ orijinal adı. Fransız devlet televizyonu France 2’de yayınlanıyor. Taa 1998’den bu yana. Patrick Sebastian isimli (bizim Beyazıt Öztürk diyeyim) sunucusu başından beri sunuyor. En tanınmış sunucularından ülkenin. Program 14 yıldır yayında. Bizde de izlenebilen TV 5 kanalında ekrana geliyor. Yani yenilerini izleme şansınız olabilir.
GELELİM ŞOVUN YERLİSİNE
Fransız kanalındaki şovun sunum ayağında işi götüren bir televizyoncu var. Bizde şov programı olmadığı için bu tarz yapımların sunucuları da yetişmedi. Bir Beyaz var, Okan da artık bıraktı. Çok izlenen zaman diliminin muhabbet tarafında ‘En Büyük Show’ zayıf kalıyor. İvana Sert ve Hakan Akkaya televizyonda sunum işini ne kadar zamandır yapıyorlar? Şov programı sundular mı? Bu programda kıvama gelmeleri için ne kadar zaman gerekiyor? Cevaplar tatmin edici olmaz. Peki bu program iki sezon devam eder mi? Belli değil. Adam 14 yıldır yapıyor!
Çağla Şıkel. İçlerinde en deneyimli isim. Onun da sunum yeteneği bir yere kadar. Farkı anlatmak adına Sebastian’ın şöyle bir geçmişine bakmakta fayda var; taklit ustası, mizahçı, oyuncu, yapımcı, şarkıcı, yazar, sunucu... Geçelim konuk tarafına. Konuklara bakıyoruz; Bengü, Hakan Ural, Burak Kut, Yeşim Salkım, Safiye Soyman ve Faik Öztürk... Orijinalinde yelpaze geniş. Yazar da var, tiyatro oyuncusu, hatta eski siyasetçi! Peki neden hâlâ ‘bildik isimler’ arasında sıkışma oluyor? Mesela bir Metin Akpınar neden getirilemiyor? Eğlence programı olunca ve konuk çağrılınca akla gelen isimler “Bizim dünyadan olsun”la sınırlı kalıyor!
YILDA ORTALAMA 200 ŞOV
Gelelim şov tarafına. Akrobat, sihirbaz, palyaço ve bilimum sahne üstü animasyon gösterileri. Bu sahneye çıkan isimlerin ortalama yılda gösteri sayısı yılda en az 100 gün. Bir örnek vermek gerekirse geçtiğimiz hafta uçan adam Peter Marvey. Programa katılan her isim aynı seviyede değil. Marvey işte en üst seviyedeki sihir adamlarından biri. Yılda 250 şov yapıyor. Her gösteri için kaşesi 10 bin euro civarında. Bir şovunun maliyeti 100 milyara yaklaşıyor. Programda yer alan isimlerin şov başına aldıkları para en az 2.500 euro.
‘En Büyük Show’ umarım devam eder. Son dönemde ekrana gelmiş en iyi işlerden biri.
BU BEHZAT Ç. BİRA İÇECEK!: Gecenin bir yarısı olmuş. Çocuğun oturacak hali filan da yok. RTÜK artık ‘Behzat Ç.’nin birasından vazgeçsin. Bira, onun saç şekli, pantalonu, ses tonu, hareketleri, yani onu bütünleyen bir aksesuar artık. Millet şişeyi görüp de bakkala koşmuyor. Ya da gençler “Vay be ne bira içiyor” diye ‘birakolik’ olmuyorlar. Kaç defa yazacağız!
İÇKİYE ZAM GÖRÜNTÜYE BUZLAMA: Yeni sezon zam mevsimi açıldı. Standart ürünler; benzin ve rakı. Haber bültenleri konuyu işliyor. Benzin pompası buzlanmadan ekrana geliyor. İçki zammı bölümüne geçince rakı masa-sı, bardaklar buzlu. Mahalle baskısı böyle bir şey. Ya bir şeyler söylerlerse. “Ha-berlerde içki reklamı yaptın” derlerse. Ama bültende ‘rakı fiyatları’ açıklanıyor!
MARKA SANSÜRLÜ GENEL MÜDÜRÜ ÖZGÜR: Bloomberg kanalında ‘HT Magazin’ diye bir program var. İşadamları, büyük şirket genel müdürleri nerelere gider vs. üzerine çeşitlemeler. Bir tenis turnuvası olmuş. Arkada ‘Turkcell’ reklamı, buzlanmış. Önünde konuşan ise bu markanın genel müdür ve genel müdür yardımcısı. Görüntünün altında hangi markanın müdürleri oldukları yazıyor. Arkalarındaysa o marka buzlanmış! Ee o zaman altını da buzlayın bari! Bu işte ‘buzlanma’ olayının yani ‘cezalandırma’ anlayışının hâlâ hangi boyutta olduğunun basit bir örneği.