“Katıldığı bir GSM şirketinin gecesinde...”
Habertürk böyle bir giriş yaptı.
“Son yıllarda artan akıllı telefon kullanımını değerlendirirken, bakkaldan ciklet alır gibi telefon alınıyor dedi” diye devam etti.
Cumhurbaşkanı ‘bir GSM’ şirketinin gecesine katılmıştı. Kanalda o gecede yaptığı konuşma verilirken, söz konusu şirketin logosu buzlandı. Cumhurbaşkanı aşağıda konuşuyor, üstünde şirketin adı buzlu...
Bir de ‘devletin kanalı’na bakayım dedim.
TRT Haber de “Bir GSM şirketi” dedi.
Çekimi yakın plan yaptığı için ‘böyle bir buzlama hali’ görülmedi. Hatta haberin devamında Lütfi Elvan’ın konuşma yapmak üzere kürsüye yöneldiği karede ‘o GSM şirketi’nin ‘Selocan’ amblemi de görülüyordu.
Bu durum bizim evde tartışma yarattı...
Buzlanmasa RTÜK ‘gizli reklamdan ceza verebilir mi?’ diye...
Şirket özel ama konuşmayı yapan Cumhurbaşkanı.
Peki Habertürk neden amblemi buzladı? Yoksa aralarında bu GSM şirketi ile bir sorun mu var? “Aman başım belaya girmesin, ben en iyisi buzlayayım” diye mi düşündü?
BU TARZ BENİM!
‘Gönül İşleri’ son bölüm final sahnesinde Saadet’in (Selma Ergeç) Asrın ile buluşma sahnesi (daha doğrusu ‘nasıl da tufaya getirdi’ dediğimiz sahne) vardı.
Star’da ‘En Güzel Bölüm’ isimli kendi dizilerinin tanıtıldığı programda, o sahne bir kez daha verildi. 4 bölüm ‘safın önde gidenini’ oynayan Saadet, sanki “Yeter lan bu kadar” diyerek lokantanın kapısından ‘seksi’ bir giriş yapıyor. Paltoyu çıkarışı, ağır çekim destekli olunca ortaya, ‘Bu Tarz Benim’ durumu çıkıyor.
O bakışlar, salına salına yürüyüş...
Tarih boyunca erkeklerin halini de gösterir bir kareydi.
Asrın, Saadet’in aslında Kemal’in masasına doğru gittiğini görüyor. Son karede Saadet havalı havalı yürüyor, iki erkek apışıp kalıyor.
Bundan sonra ‘Yook öle saf Saadet’ mesajı! Zaten ne gerek vardı, bu kadar uzun süre kızı süründürdüler.
İÇİ BOŞ BÜYÜK LAFLAR
Sözcükleri yan yana getirip cümleyi kurmayı bir özellik olarak kabul ediyorum, bunu bir yetenek olarak görüyorum.
‘Kaderimin Yazıldığı Gün’ün son bölüm fragmanında, senaryo Kahraman’a söyletiyor: “Aşk hikayeleri acıklıdır, kazanılan aşklar anlatılmaz. Kaybeden aşklar anlatılır.”
E ağlayacağız üstad, kaybedeceksin ki, ‘reyting’ olsun.
DiZiDE SURiYELİLER
Hani bir beş sene önce kimsenin aklına gelmezdi bir gün dizilerimizde ‘Suriyeli’ler yer alacak diye.
Artık onlar yaşamımızın bir parçası...
Dizilerimizde bile yerlerini aldıklarına göre durum böyle.
‘Hayat Yolu’ dizisinde ‘Suriyeli aile’ vardı. ‘Kaçak’ta da mevcuttu; Suriyeli çocukları kaçırıp dilenci yapan bir çete ile mücadele...
Artık sık sık rastlayacağız galiba...
SAYAN’IN EVLİLİKLERİ!
Seda Sayan’ın yeni programı ‘Yol Arkadaşım’da amaç evlilikleri kurtarmak.
“Boşanmalar evliliğin ilk beş yılında oluyor” diye tanıtımda bir mesaj var.
Seda Sayan’ın altı evliliğinin başlama ve bitiş tarihleri şöyle: Rıdvan Kılıç (1985 başladı, aynı yıl bitti), Sinan Engin (5 yıl), Soner Yapcacık (1998-1999), Tuncer Kıratlı (2000-2001), Gökhan Şükür (2004-2005) Onur Şan (2008-2010).
Bu süreyi sadece Sinan Engin zorlamış!
