Eurodata TV Worldwide, dünyadaki tüm TV programlarını takip eden ve profesyonellere yönelik çalışmalar yapan bir araştırma şirketi. Her yıl dünyadaki televizyon eğilimleri üzerine raporlar hazırlar. 2012 yılı için hazırladığı raporda özetle şöyle diyor: “Bu yılın flaş program temaları tartışmasız yetenek yarışmaları, ilişkilerde yardımlaşma ve olağanüstü yaşamlar...” Bunları paylaşıyor ve bazılarını bizdeki örnekleriyle karşılaştırmayı da dipnot olarak ekliyorum.
Koca bulmak ya da aşıkları buluşturmak
Kalplere çözüm arayan yapımlar oluyor. ‘Agony Aunts / Uncles’ (ABC 1) Avustralya’da en çok izlenen program. Ünlü kişiler, vatandaşın aşk sorunlarını çözmek için büyük bir uğraş veriyor. Tüm bir kasabanın kızlara uygun bir koca bulmak için seferber olduğunu düşünün. ‘Dear Neigbour Help Our Daugther’ (Channel 2) İsrail’de patlama yapmış. Yani aynen bizdeki gibi!
Bu ünlülerin vatandaşın duygu dünyasına çözüm araması formatını alabiliriz. Tabii kendimize göre sulandırarak...
‘QViva The Chosen’ en iyi salsacıları bulan yarışma. Jennifer Lopez, Marc Anthony ve Jamie King seçiyor.
Kültür soslu yetenek yarışmaları
Her milletin bir ‘yetenek’ hali vardır. Mesela Güney Amerika dediğimizde akla gelen, salsa ve tango. ‘Q Viva The Chosen’ (Fox) bu dansların genç yeteneklerini bulmak için yola çıkmış bir yarışma. Jennifer Lopez jüride olursa seyredilmez mi?
‘Quiero Ser Torero’ (TVM) İspanya’daki en yetenekli matadoru arıyor. En güzel ses yarışmaları her daim ilgi görüyor. Hollanda bu işin ‘çocuk yetenek’ yarışmasını yapıyor ‘The Voices Kids’ (RTL4).
Ses yarışmalarında bizde durum aynı. Yetenek konusunda ‘bize özel bir yetenek’ yarışması daha çıkmadı. ‘En yetenekli yağlı güreşçi’ tutar mı mesela? Yoksa bizim ‘örf ve adetlerimiz’den iş yapacak bir yarışma çıkma şansı yok mu?
Genç yıldızlar ve reality şov hep beraber
‘Queens Of Jungle’ bir Hollanda formatı. Kadınlar orman ortamında ‘en seksi halleri’yle yarışıyor. Amaç ‘diva’ olmak. İsveç Kanal 5 ve Danimarka TV 3 kanallarında yayınlanıyor ve çok tutuluyor. Bir nevi ‘Survivor’...
Bakın bu iyi fikir. Bizimkiler de bu formata bir göz gezdirsin. Orman vasfını kaybetmiş alanlar tercih edilebilir!
Yarışmalar bilgi ve fizik güce dayanıyor
İngiltere’de ‘The Exit List’ (TV1) pek tutuluyor. Labirentlerden çıkmak için hazırlanan 24 cevabı unutmayacaksın. Özetle bu format. Brezilya’da ‘Amazonia’ (Record TV) çevreye uyum, ekip anlayışı vs. arandığı bir yarışma. 12 kişi ‘çarpışıyor’.
Yazın gelmesiyle birlikte bizde de bol bol yarışmalar yapılıyor. Hepsi de stüdyo ağırlıklı.
'Akta Manniskor' İsveç SVT 1 televizyonun çok tutan dizisi, robot insanların maceraları...
Dizilerde yeni eğilim, doğa üstü karakterler ve yakın tarih
Touch (Fox) ve İsveç SVT1 televizyonunda yayınlanan ‘Akta Manniskor’, fütürist yaklaşım ve insana benzeyen robot temalarını işleyen iki tutulan dizi. ‘Gündelik yaşamın ötesine geçme isteği’ diye yorumlanmış raporda.
Dizilerde bir diğer eğilim de 60’yıllar. Neden? Yazmamışlar. Miami’den Amerika’nın 60’lı yıllarına bakış; ‘Magic City’ dizisi, Starz kanalına yüzde 20’lik bir izlenme payı kazandırmış. ‘White Heat’ (BBC 2) bir grup arkadaşın 1965’ten günümüze yaşadıklarını, dönemin siyasi gelişmeleri eşliğinde veriyor. Ve şu sıralar ülkede en çok tutan dizilerden biri.
Kadınlar ne izliyor?
Kesinlikle bizdekilerden farklı. Genel eğilim siyaset ve eğitim (!). Amerika’da HBO kanalında yayınlanan ‘Veep’ mesela. Amerika başkan yardımcılığına gelen Selina Meyer’in oldukça karmaşık yükselişi. Bir politik komedi.
Danimarka’da ‘Rita’ (TV 2) tutucu eğitim sistemine kafa tutan ve bu hayli tartışma yaratan bir öğretmenin hikayesini anlatıyor. İzlenme oranı yüzde 37.8.
NOT DEFTERiMDEN
MELİH GÖKÇEK’ iN YILDIZI O ZAMANLAR PARLADI
Melih Gökçek televizyonun önemini anlamış bir siyasetçi olduğunu ta, 1994 yılında göstermiş. Konu, ANAP’ın Keçiören ilçe örgütünün önemli isimlerinden Burhan Yazar’ın vurulması. Gökçek elinde mikrofon Yazar’a “Seni kim vurdu” diye sormuş. Adam yaralı, konuşacak hali yok, ağzından mırıltılı bir şeyler çıkmış. Sonra Gökçek, “Televizyonda izlediğiniz gibi Taşar’ın adını vermiştir’ demiş. Taşar, ANAP Genel Sekreteri; meşhur Mustafa Taşar. Gökçek’le Taşar arasında ‘husumet’ mevcut. Bunu da televizyonlar yayınlamış. Ben de “Polisin işine siyasetçi karışamaz” diye yazmışım! Oysa bu durum hiç değişmedi...
ÇOK iZLENEN KANALLAR SiYASi BELGESEL YAYINLARDI
‘İhtilalin Pençesinde Demokrasi’, 27 Mayıs ve 12 Mart dönemini konu alan Mehmet Ali Birand, Can Dündar ve Bülent Çaplı imzalı belgesel dizisi... 1994 yılında Show TV’de yayınlandı. ‘Darbukatör Baryam’ın ardından bir film yayınlamışlar. Sonra bu belgeseli koymuşlar. Ben de şöyle yazmışım: “Önce dizileri sonra vurudulu kırdılı filmler göster. Zaman kalırsa belgesel yayınla...”
Şimdi bakıyorum da; ne lüks bir laf etmişim. Şimdi “Darbelere karşıyız” diye bağıran ‘muhafazakâr’lar o zamanlar ne yapıyordu?
Peki kanal ne oldu bu arada? Dizi kanalı olarak adı geçiyor artık!