Kaldır bütün eski dizileri, devamını yeni dizilerle yap. Hatta ‘Muhteşem Yüzyıl’ı da kaldırabilirsin. Hiçbir şey değişmez. Bizim millet izler. Şimdi, yeni dizilerin eskilerin yerini tutmadığı yönünde eleştiriler var. Bir tarafıyla bakınca “Bu kadar çok dizisi olan pazara yeni dizi pazarlarsan şişersin” yorumu yapılabilir. Diğer yandan, kaldırsa yapım şirketleri eskileri, yeni dizileriyle devam etseler bu millet izler.
Bir kanal denesin, “Kardeşim bütün eski dizilerimi kaldırıyorum. Kasımdan itibaren yenileriyle devam ediyorum” desin bakın görün ne olur. Bir tek -ki zaten milletin ne seyrettiği önemli değil- reklamverenleri ayarlamak lazım. Ee onlar da kanka, ayarlarlar.
Şuraya yazıyorum dal kıpırdamaz, hiç bir şey olmamış gibi hepimiz izleriz. Yayından kalkan dizilerin ekiplerine de “Seneye ben bunları kaldıracağım aynı kadrolarla başka diziler yapacağım merak etmeyin” derler olur biter. Bir hayal mi? Değişen Türkiye böyle bir şey. Her an her şey değişebilir. Bizde bu değişime ayak uydurmayı pek sevdik zaten!
DİGİTÜRK DİZİLERİ KONUSUNA GÖRE AYRILIYOR
Bence çok iyi bir iş yaptılar. Dizimax geniş bir dizi yelpazesi olan bir kanal. Her türden mevcuttu. Şimdi bunları ayrıştırdılar. Komedi dizileri ‘Dizimax Comedy’, dram dizileri ‘Dizimax Drama’, suç aksiyon ve macera dizileri ‘Dizimax Vice’ (gerçi bu biraz abartılı olmuş hani Türkiye’de yaşıyoruz ya!), reality şovlar ve yarışmalar ‘Dizimax Entertainment’ (Eğlence denince dizinin havası mı kaçıyor yani!) kanalında yer alacak.
MTV CANLANIYOR
MTV bana göre hâlâ bir müzik kanalı. Ne kadar ‘gerçeğin şovu’ programlarla yeni düzene ayak uydurduğunu iddia etse de, müzik kanalı özelliği daha bir sıcak geliyor. Bu anlamda MTV Hits kanalının Digitürk’te yer alması fena olmadı diyeyim. İngiltere Top 40 ve 20 listelerinin yanı sıra Lady Gaga, Rihanna konser ve şovları bu kanalın renkleri arasında. Ha bana uymaz, açmaz ama MTV müzik çalsın diyerek bu bilgiyi sizlerle paylaştım! Digitürk 109. kanal.
‘SON’ DİZİSİNİ EN İYİ KUZEY ÜLKELERİ ANLAR!
Birden aklıma ‘Ejderha Dövmeli Kız’ filmi geldi. İsveç son dönemlerde bende bu filmle özdeşleşiyor. Kuzey ülke soğuk ve sertliğinde bir seri filmdi. Danimarkalı yönetmen Niels Arden Oplev imzalı ‘üçlemeyi’ izlediğimde bunları hissettim.
Aynı filmi David Fincher de çekti. Nedense önyargı diyelim, soğuk ülkenin soğuk yönetmenindeki keyfi alamam endişesiyle izlemedim!
‘Son’ dizisini İsveç kanalı SVT’nin almasına şaşırmadım. Hatta benim “Bizden Avrupa’ya da dizi gider” tezimi doğruladığı için de ayrıca sevindim. ‘Son’ dizisindeki ‘soğukluk’ bizde pek ilgi görmedi. Hatta bunu ‘Ezel’ dizisi için de söyleyebilirim. Bu dizinin de, İsveç için gidebileceğini belirtirim.
‘Son’a gelecek olursak, diyalogları önemli bu dizinin. Onun için seslendirmenin çok titiz olması gerekiyor. Bakalım bu konuda İsveç seyircisini tatmin edebilecek mi? Ama sonuçta ‘Son’ dizisinin yaptığı iş diğer ‘ihraç edilen dizilerden’ daha önemli.