‘Telegol’ gerçekten geyiklerin kralı olduğunu bu yıl da ispat etmiş. Gökmen Özdenak, “Bursa şampiyon olmasın diye Keita gol kaçırmış”demiş. Ertesi gece de (pazar) “Şaka yaptım” dedi. Öyle deyince ortalık karıştı.
Bu programın ciddiyeti hakkında konuşmalar yapıldı. Gökmen Bey aslında bu programın formatına uygun konuşmalar yaptı.
Yani neden kızdılar anlamadım. Bunlar olacak ki program izlensin. Biraz çizme aşıldı da, o kadar da olacak.
PROGRAM 20.30 YOKSA 20.39 MU? ‘Stadyum’ bir izleyici eleştirmiş, “20.30 diyorsunuz 20.39’da başlıyorsunuz.” Erdoğan Arıkan program başlarken söyledi. Haklı bir eleştiri olduğunu vurguladı. Bu izleyicimiz Türkiye’de televizyon izlemiyor anlaşılan. ‘Stadyum’ Türkiye şartlarında zamanına sadık başlayan ender programlardan biridir. Yani şöyle de denebilir; eh dokuz dakika bekleyin bir şey olmaz!
AÇILIMA DEVAM
Kim açılım yapsa artık bu olayın televizyonda şifresi oldu; ‘Şemame’. Çaldı mı bilin ki açılım var demek. En son ‘Çok Güzel Hareketler Bunlar’da duydum. Hah dedim, Yıllmaz Erdoğan geç bile kaldı daha önce beklerdik!
Uzun bir aradan sonra daha fazla televizyonsuzluğa dayanamayan Seda Sayan, Show TV’de olaya başladı. İlk gün tabii tantanası bol konuklar gerekiyordu. Bu işi de en iyi yapabilecek iki isim vardı; Mehmet Ali Erbil ve Fatih Ürek. Mehmet Ali Erbil şovmenliğe susamış belli. Sahneye çıktı, esprilere başladı. Ana figür Fatih Ürek’ti. Ürek kilo vermiş. ‘Verme’ fiili Mehmet Ali için yeterliydi. “Fatih nasıl verdin, nerde verdin?” diye bizleri epey güldürdü.
Fatih Ürek söyledi, şimdilerde ’military’ modası varmış. O nedenle, programa bol cepli ’asker’ pantalonuyla çıkmış. Fakat fazla bol olunca e Ürek de böyle dalyan boylu olmayınca, bir bastıbacak durumu olmuş.
Seda Sayan da kilo vermiş. Ama zaten balık etli bir hanım. Bacaklar azıcık dolmacık olacak. Bunda kızacak bir şey yok. Ve ayrıca da çok yakışıyor. Peki bu program tutar mı? Eh millet özlemiştir. Ama böyle ahım şahım olmaz. İdare eder. ‘Show TV beni istedi’ dedi. Benim kulağıma tersi geldi, ama neyse öyle olsun. Hayırlı olsun!
RENAULT TAKSİME GİRMESİN DİYE!
1 Mayıs yayınlarından aklımda kalan bir hikaye. Meydana ilk çıkanlar, İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın ve beraberindekiler meydana oldu. Şöyle bir dolaştılar, etrafa baktılar. Emniyet tedbirlerine tabii ki! Habertürk’ü temsilen Yiğit Bulut jöleli saçları ve takım elbisesi ile oradaydı. Bu görüntülere yaptığı yorum, beni aldı götürdü, bir daha da kendime getiremedi. 1977’deki Kanlı 1 Mayıs’ta tedbir yeterince olmayınca Renault marka araba meydana dalmış. Yani bir daha böyle bir şey olmasın diye emniyet sıkı tedbirler aldı, müdür de denetliyora getirdi lafı. O araba zaten bilerek ve isteyerek girmiştir. Yani tedbirli olarak girmiştir alana! Neyse jöleli yorum da böyle oluyor.
REHBERİM
YERLİ ROMANTİK KOMEDİ
D Smart’ta yer alan ‘Sinema TV’ de bu akşam yerli malı romantik komedi ‘Sizi Seviyorum’ var. Türkiye’de pek fazla romantik komedi yapılmadığı belirtiliyor ve bu konuda da eli yüzü düzgün bir iş ortaya çıktığı söyleniyor. Yani romantik komedi sevenler ve de bizim bu işi nasıl yaptığımızı merak edenlere tavsiye edelim.