Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Oluyor böyle şeyler. Cüneyt Özdemir yaşadı. Ünlü ressam Fernando Botero İstanbul’da. Esma Sultan Yalısı’nda bir yemek verilmiş onuruna. Cüneyt de onu çok seviyor, canlı yayına katılmaya ikna etmiş. Ama Botero canlı yayında kulağına kulaklığı almış ses gelmiyor. Valla yemek güzel ben oraya gidiyorum demiş anlaşılan. Cüneyt Özdemir kaldı öyle. Botero haklı. Kimbilir ne güzel hatunlar vardır, ne güzel ilgi vardır, bi de şarap filan ehh ‘BeşNBirK’yı ne yapsın yani! Botero’nun şişman kadın resimlerini izledik biz de. Tinto Bras aklıma geldi büyük popolu kadınları ile.
Star’da bu akşam ‘Koruyucu’ adlı film var. Bununla ilgili hani bu yaşanılanları yaşayan birinin yorumu ilgimi çekti; “Ben bir arama kurtarmacıyım. Filmdeki cesaret, inanç ve gayretli çalışma harkulade ele alınmış. Bence her kurtarmacının seyretmesi ve ders alması gereken bir film” demiş. Bir de işte oyuncu, çekim vs. dışında bu açıdan bakan bir yorum. Gerisi size kalmış (Star /22.30)

Haberin Devamı

CUMA’YA KALSA EKİBİ CANLI YAYINDA
Kanal D’nin sitcomunu ekibi Yüksel Aytuğ’un ‘Medyatik’ programında. Haluk Bilginer, İnci Türkay, Aysun Kayacı ve Ümit Erdim. İzledim. Daha tam randıman yok. Haluk Bilginer önde mi ya da diğer roller tam oturmadı mı? Ama daha bir yerleşmemişlik var. Zamana bırakın diyorlar. E bırakalım bakalım... Onlar da bu akşam neyin ne olduğunu anlatacaklar. (KANALTÜRK/21.50)

SEVİŞME SAHNESİ Mİ, 12 EYLÜL MÜ?
Önce davrandım galiba. Bir cuma filmi. Turkmax’te. Ama filmin önüne geçti Beren Saat’in sevişme sahnesi. Böyle hatırlandı film. Bir de başka yorumlar var. ‘Gecenin Kanatları’ bu karışık ortamda geliyor ekrana. Yani hem o meşhur sevişme sahnesini görelim, hem de bakalım ne olmuş filmde. Bu arada ‘beyazperde.com’daki yorum da şöyle:
“Sol örgütlerin canlı bomba eylemi yapıp yapmadıkları üzerinden yürüyecek bir tartışmaya girmek yerine, ‘Gecenin Kanatları’nın anlatmaya çalıştığı şeyin ‘ikna edici’ olup olmadığıyla ilgilenmek gerek diye düşünüyoruz. Akar’ın son derece yüzeysel anlatımı, Mahsun Kırmızıgül ve Ahmet Küçükkayalı’nın hikayeyi bir türlü derinleştiremeyen senaryosuyla birleşince ‘başarısızlık’ kaçınılmaz gibi görünüyor. İlk andan itibaren başlayan ‘hamaset’ de işin içine girince, ‘büyük’ laflar etmeye çalışırken ‘bayat’ cümleler sarf eden bir yapıya bürünüyor film. Hikayenin aşka açılan penceresi de öylesine hızlı bir biçimde gelişiyor ki, neyin nasıl olduğunu anlayamadan aşkın iki kahramanını el ele kol kola görüyoruz. Onları bu noktaya taşıyan elemanların neler olabileceği hakkında hiçbir donanım sağlamıyor senaryo bize. Dolayısıyla da ‘sıfır inandırıcılık’la yoluna devam etme tutulsa elimizde kalacak bir sonuca ulaşmayı da garantiye almış oluyor.’

SHOW’UN YENİ YARIŞMASINDA ÜNLÜLER YANAKTAN ÖPÜŞECEK!
‘Evcilik Oyunu’ diye bir yarışma başlayacak kanalımızda. Ünlüler oyun böyle olsun ‘çift olalım’ diyecekler. Ama bazı kurallar var. Neler mi? ‘Sekiz ünlü isim yarışmada birbirlerine ‘karı-koca’ olarak hitap edecek ve haftanın iki günü beraber yaşayacak. Asla aynı yatakta uyumayacak, fiziksel temasları sarılmalar ve yanaktan küçük öpücüklerle sınırlı olacak. Yerim ben onların küçük öpücüklerini! Bir de hiç iyi örnek olmayacaklar. ‘Ortalama üç çocuk’ felsefesine aykırı bir aile yapısı oluyor!