Her ‘görüşten’ haber ve televizyon kanalını izlemeye çalışıyorum.
PKK tarafı “Savaş var” diyor. “Şu kadar askeri öldürdük, şu kadarı yaraladık, zayiat vermeden döndük” alt yazıları her gün dönüyor.
Bu ülkede her şehirde Kürt vatandaşlarımızın yaşadığını adeta hiçe sayarak, sadece ‘kendi dertlerinde’ olduklarını görüyorum izlerken. Bir patlama oldu, askerler öldü algısı var mesela.
Tesadüf bir patlama, konvoy oradan
geçiyordu, patlayıverdi! Çatışmanın ötesinde bir ‘savaş hali’ olduğunu hissettiriyor PKK tarafı televizyonları...
‘Çatışmasızlık eller tetikten çekilsin” diyenler lütfen izlesinler... Barışın içinin boşaltıldığını görsünler.
Doçkalar nasıl gitti?
“Bu mayınlar nasıl yerleşti?”, “PKK şehre nasıl indi?” sorularının cevaplarını veren ‘çok izlenen kanal haber bültenlerinde’ herhangi bir uzmana rastlayamıyorum.
Ulusal kanalda İsmail Hakkı Pekin’i izledim. Pekin öyle “Yakalım kıralım” diyen isimlerden değil.
Genelkurmay istihbarat başkanlığı
yapmış, bölgeyi bilen bir isim.
Mayınların nasıl yerleştiği, ağır silahların nasıl PKK’ya ulaştığı yönünde bilgiler verdi. Bu durumun nasıl yaratıldığının asker ve siyaset ilişkisini anlattı.
Yoksa bu mu isteniliyor?
Halk TV’den bir haber “Sincan’da CHP binasına saldırı...”
Telefonla bağlanan binadaki bir CHP’linin söyledikleri. Ev ahalisi “İstenilen bu” diyor. Bu oyunları çok görmemiz, bir daha bu oyunların oynanmaması anlamına gelmiyor. Sokakta tepki gösterirken ‘birilerinin’ ya da ‘küçük grup’ların başka işlerle meşgul olmalarının önüne toplum geçer.
Sonra ekrana sırasıyla ‘bu küçük’ grupların işleri geliyor; Hürriyet binasına yine saldırı, otobüs terminallerinde saldırı, dükkanlara saldırı ve linç girişimleri...
“Sabrımız kalmadı”yla bir açıklama yapılıyor. Ekranda oynanan oyunun görüntüleri yan yana gelince algı şu; bu ülke
zaten bölünmüş!
Magazin ‘televole’liği bıraksın
Nereden aklıma geldi? Mesut Yar’ın ‘Burada Laf Çok’ programı terör nedeniyle yayınlanmıyor. Bir süre yok.
Süresiz değil. Sonra? Bir gün mutlaka yayına başlayacak. Programın kaldırılmasına neden olan konu başlıkları neydi, böyle bir karar aldılar?
Millet ağlarken biz ne konuşacağız diye mi düşündüler? Yani bu magazin o kadar sulu, çapsız bir şeydi demek!
Eğer magazin kendini böyle görüyorsa yanlış yapıyor.
Magazin yaşamın kendisidir ve hayatla ilgilidir. Magazin belki bu ‘önemini’ tekrar hatırlar ve her daim konuşabilecek konuların olduğunu, bunları bulmanın yollarını araştırır.
‘Televole’ alternatifi ‘sosyal magazin’ çıkartır.