Simge Fıstıkoğlu, NTV’de ekrana gelen ‘Yüz Yüze’ programına Pera Palas dekorunda ‘Selda Alkor’u konuk etti. Selda Alkor, Cüneyt Arkın’la birçok romantik filmde oynamış. Anlattıklarının içinden bir hikaye vardı ki çekimlerin sonunda sağlam ayrılması mucize olmuş.
‘Şarampole yuvarlandık’
Selda Alkor: “Göklerdeki Sevgili filminde Belgrat Ormanı’nda beni buzun içine düşürdü. Herhalde karşıya geçirirken ayağı takıldı. Üzerimde ne varsa minibüse gittim, çıkardım. Set çalışanları elleriyle kıyafetleri önce sıktılar, sonra silkelediler. Ardından ışıkların önüne tuttular ve bana giydirdiler. Finali öyle çektik” dedi. Şimdi de aynı, suya düşenin elbiseleri minibüslerde kurutuluyor!
Bir başka sahnedeyse Cüneyt Arkın’ın, arkasına Alkor’u alıp motosikletle gitmesi gerekiyormuş. “Cüneyt, motor kullanmasını biliyorsun değil mi?” diye sormuş Selda Hanım. “Biliyorum, atla arkama hadi” demiş Cüneyt Abi. “Atladık arkasına. İlk virajda şarampoldeyiz ikimiz birden” diyor Alkor.
O sırada ekrana filmi karesi geliyor ve şu cümle kuruluyor: “Hiç korkma Yıldız, (Selda Alkor) Timur (Cüneyt Arkın) birinci sınıf motosiklet yarışçısıdır.”
Hangi isimden ders aldı
‘Civciv Çıkacak Kuş Çıkacak’ filmlerinin furyası başlamış, Alkor için artık sinema bitmiş. “Dikiş bilmeyiz ki terzilik yapalım. Şarkı söyleyebiliriz belki dedik” diyor sanatçı... Öyle 1 - 2 şarkı türkü öğrenip çıkmak istememiş sahneye. “Türkü seviyordum. O sıralar Ruhi Su Hoca’yı dinlemeye giderdik. Kennedy Oteli (Sıraselviler’deydi ve o yıllar gece hayatının önemli merkezlerinden biriydi) altında bir yer vardı Aşık İhsani, Cem Karaca orada olurlardı. Cem’e “Ben ders almak isterim hocadan, kabul eder mi?’’ dedim. Sonra Şişli’deki eve geldi hoca. Param bitmişti ve sahneye çıkmam lazımdı. Bir yıl kadar ders aldım. Bana “Daha sahneye çıkmaya hazır değilsin”dedi. Çıktım sahneye. Tam istediğim gibi olmasa da yine de güzel günlerdi.”
KİRAZ NEDEN 3 TL’YE YENMEZ!
CNNTürk’teki ‘Yeşil Doğa’ programını hazırlayan Güven İslamoğlu, Balıkesir Ballıpınar Köyü’ndeydi. Kirazlar dallarında kütür kütür. Sapını ayırınca sesi geliyor. Böylesini şehirli rüyasında görür! “Şehirde kirazı pahalıya yiyoruz. Bu sene kiraz üreticinin elinde kaldı. Turizm merkezleri almadılar. Bu yüzden ucuzlaması gerekir. 2.5 - 3 TL’ye kiraz yiyebiliriz ama birileri bizim yememizi istemiyor. Ya dalda ya çöpte, ya da birilerinin cebine para olarak gidiyor.”
Güngör Abi (Güngör Uras) Ayşe Teyze’nin neden 3 TL’ye kiraz yiyemediğini belki daha geniş anlatır bizlere...