Niran Ünsal 'Kliplerde erotizm üzerine çeşitlemeler' yaptı; "Kaldırılmasın ama artı 13 olsun" tepkisiydi.
Kendisini, 24 TV'de 'Hayatın İçinden' programında izledim. Klip 'estetik' olursa şarkı güzelse vs. buradaki çıplaklık uçup gider. Kliplerimizin kalitesi, seviyesi bazen yerlerde, burada Niran Hanım haklı.
Mesela kendi konserlerinde dekolte giydiğini de söyledi ama 'mayo giyip klip çekmediğini' de dile getirdi.
'Kliplerimiz estetik değil, sadece çıplaklık ile reyting almaya çalışıyor' filan dese daha fena eleştirmiş olacaktı ama zaten 'kapatmaya çeşni' bir anlayışın huzurunda böyle de çıkış yapınca, 24 TV de fırsatı kaçırmayıp, kendisini konuk almış. “Bana yer verdiğiniz için teşekkür ederim” durumu değil yani.
Genel olarak müzik sektörü ile ilgili şikayetlerde de bulundu. Özellikle telif hakları konusunda ki bu konuda yine haklı...
Bu konuyu Meclis’e taşıyacağını da söyledi.
AİLESİ HACI, YA KENDİSİ?
Böyle de bir durum var...
Gülşen, kendisini; “Muhafazakâr şarkıcılar hadi yandan” diye eleştirmişti.
Gülşen Hanım'ın 'erotik' klibini bir daha izleme fırsatım oldu. Niran Hanım'ın; “Üryan bir kadın” dediği klip... Tek kelime ile 'sevimsiz', hiç de 'seksi' değil!
Neyse, asıl mevzu şu; Niran Hanım, Gülşen Hanım'ın ailesinin hacı olduğunu söyledi; "Biliyorum ailesinde hacı insanlar var" diyerek... Bu da 'damardan giren mesaj'dır.
ERKEĞİN BAKLAVALISI MAKBUL!
Peki bu eleştiriler sadece kadınlar için mi?
Mesela “Baklava kaslar!” diye hatunların televizyona yapıştığı Kıvanç Tatlıtuğ için kimseden bir ses çıkmıyor!
Yani eğlence dünyasının temel sorunudur bu; 'kadın ve erkeği metalaştırma.'
Mesela ben de, Kıvanç kardeşimizi görünce acayip kıskanıyorum. Çıplak olsun, izlensin basitliğine de karşıyım efendim. Ama işi 'fırsat bu fırsat kapatma operasyonu' havasına sokacak zeminin hazırlanması da hiç hoş değil. Çünkü iş oralara gidecek...
RIDVAN TRANSFER OLDU MU?
Rıdvan Dilmen’in TV8 ile anlaştığı haberleri çıktı.
Daha önce de bu konu gündeme gelmişti. Acun, Rıdvan’ı kankalığından dolayı ‘Mutlaka kendi kanalına alır’ diye bir düşünce oluşmuş. Ben de konuyu en sorumlu kişiye sordum, "Hayır" yanıtını aldım, söyleyenin yalancısıyım.
Lig başladı NTV'de kendisini göremedik. Bu da bir işaret fişeği kabul edildi sanırım.
SEDA SAYAN 'SERT' MAGAZİN YAPIYOR!
Seda Sayan tarzından farklı bir ‘yeni sezon’ açtı. Adnan Hoca'nın ‘kedicikleri’nin ardından, eşini öldüren Sefer Çalınak'ın konuk edilmesi 'Tecavüzcü Coşkun' tadındaydı!
Şöyle de bir durum var; kendileri Flash TV'de evlilik programına çıkmıştı, oradan şöhret olmuştur. Televizyon şöhretinin sınırı olmuyor. 'İki karısını öldüren adam' diye bir kartviziti var mesela onunla şöhret olmuş bu vatandaşımız! Konuşulması gereken konu bu.
Seda Sayan ve ekibi bu yıl 'bıçak sırtı' işler yapacak.
Duyduğum; dün bonzai konusunu ele alacaklardı ve yine 'tartışılacak' konukları çağıracaklardı. Uzman çağırıp; “Bonzai ne kadar kötü” programı yapmak bence de sönük kalır. Olabildiğince 'uç' örnekleri bulup çıkarmak işin raconu. Ardı ardına 'sert' konuların izleyiciyi yıpratacağını düşündüler sanırım.