Geçen sene finalde Mustafa Bozkurt birinci olmuştu. Ben de; “O Ses Türkiye”nin galibi Ahmet Kaya oldu. Zaten finalde “Şafak Türküsü”nü söyleyen Mustafa Bozkurt’un birinci olmaması imkansızdı. Bunlar Ahmet Kaya oylarıydı. Bu şarkı özel bir şarkıydı. Bekliyordum ve öyle oldu. Kendisi de söyledi “Kazanan Ahmet Kaya oldu” diye. Bundan sonra ne olur? Türkü barların vazgeçilmez isimlerinden biri olur Mustafa Bozkurt. Albüm de yapar ve belli oranda satar. Ama dediğim gibi türkü barlarda kesin iyi iş yapar. Bunu da küçümsek anlamında söylemiyorum. Oraları da çok sever ve zaman zaman giderim” diye
yazmışım...
Bu yıl da aynı yazıyı yazar mıyım bilemem. Ama şu var ki bugüne kadar yapılan tüm ses yarışmalarından birinci çıkan bir tane ismin bugün “star” durumu yok.
Benzer yarışmalardan başarılı bir örnek
Fransa’da Jennifer, 2002 yılında yapılan “Star Academy” adlı yarışmanın birincisi oldu. Peki sonra ne oldu? 5 albüm yaptı. MTV Europe Müzik Ödülü (2004) ve NRJ Müzik Ödülü (2003 ve 2011) almış. Bir müzisyen için önemli olan nedir? Konser vermek... 2002-2003 arasında 87, 2004-2005 yıllarında 73, 2008’de 90, 2011’de 54 ve 2013’ te 52 konser vermiş...
Kimse umutlanmasın
Ya bizde? “O Ses Türkiye”, iyi hoş güzel de, ben o jüri üyelerinin işleri güçleri bırakıp da “star” yaratacaklarına pek inanmıyorum.
Zaten bu bir sektör işi. Hep beraber eğleniriz. Finale kalanlar arasında bu işi profesyonel yapanlar için gece kulüpleri, bar vs. olanağı sağlanmış olur o kadar...
AHMET ÜMİT’İN “BAŞKOMİSER NEVZAT”I RADYO DİZİSİ OLUYOR
Ahmet Ümit’in kurgusal karakteri Başkomiser Nevzat, şimdi radyoda. Kendisini “Karanlıkta Koşanlar” romanının televizyon uyarlamasında Uğur Yücel yorumuyla izledik TRT’de. NTV Radyo, yeni yayın döneminde Başkomiser Nevzat’ın maceralarını radyoya uyarlıyor. Komiser Nevzat’ın gizemli cinayet vakaları, tuhaf serüvenleri “Radyo Dizisi” olarak mikrofona gelecek. Karakterlere, ünlü seslendirme sanatçıları hayat verecek. Enteresan fikir.
BİRA FM KAPANDI...
Tesadüf, farklı radyo istasyonları arasında neler vardır diye dolanırken rastladım. Bira FM’i duyunca, gece vakti sarı ışıkta dinlenir diye hayal ettim. Şöyle bir yazıyla karşılaştım web sitelerinde:
Bir şarkı söylüyorlar içerde...
Hadi bize müsade!
Tam 2 sene oldu, milyon dostla, keyfin de kederin de dibine vurduk buralarda.
Yeri geldi sabahladık, yeri geldi gündüzü yiyemedik, akşamı edemedik.
Bi coşturduk bi sıktık; bi bozduk bi düzelttik; kendimizi de sizi de dağıtıp dağıtıp toparladık.
Ne olursa olsun, sizden hep dost desteği gördük ve böylece mahallelerin en sağlamı olduk.
Rakı içmeyin dediler, meyhane açtık. Bira içmeyin dediler, elde biralarla dinledik.
Bayramları kaldırdılar, bayraklarla kutladık.
Eşkiyadır, ayyaştır, kafası güzeldir bunların dediler, geze geze anlattık.
Şimdi sofraları, radyoları, şarkıları, resimleri kaldırıyorlar ve bizim elimizde, tutunduğumuz çocukluğumuz, gençliğimiz dışında pek bir şey kalmadı.
Vakit şişeleri iade edip, parasıyla son borçları tıkayıp, dükkanı kapama vakti.
Hoşçakalın adam olmuş çocuklar!
Daha güzel bir günde, tekrar görüşmek üzere...
Hepinize Eyvole!