“Alice Harikalar Diyarı’nı yapacağız. Beş bin metrekarelik bir alanda bir kaydıraktan aşağı tiyatronun içine düşeceksin. Hem çocuklar hem de büyükler için iki versiyon. Enteresan bir kitaptır. Onu canlandırmak sahneye uyarlamakta manyak bir şey olsa gerek” dedi Okan Bayülgen. Kanal D’de Mesut Yar, ‘Burada Laf Çok’a başladı. Bayülgen açılış konuklarındandı. Mehmet Ali Erbil, Safiye ve Faik, Begüm Kütük, keyifli müzik grubu Necati ve Saykolar diğer konuklardı, burada açıkladı.
İnteraktif tiyatro
Bizde şu sıralar pek revaçta ‘korku odası’ mekanları. Her odada ayrı bir heyecan ve korku yaşanan evler. Bunun oyun hali. ABD’de, Okan bahsetti, ‘Sleep No More’ bir Macbeth uyarlaması. Dört katlı eski bir otelin içinde oynanıyor. Her odasında ayrı bir hikaye, dans ve vücut diliyile anlatılıyor aldığım bilgilere göre. Seyirci istediği hikayeyi ya da oyuncuyu takip ediyor ve oyunu çözmeye çalışıyor. Tiyatroda yer, zaman anlayışı yanı sıra, sahne tasarımını sinemayla bütünleştirerek değiştiren, büyük mekanlarda en küçük ayrıntılara düşünüp seyirciyi de ‘aslında ben de oynuyorum’ hissini veren tiyatro anlayışı.
Okan işte bu işe soyunuyor. “Orada dikine oynanıyor. Ben bunu yatay bir mekanda sahneleyeceğim” diyor.
Narsist insana oyun
“Facebook’ta, Instagram’da kendi yayını olan, kendi narsizmi, kendi ego manyaklıkları olan insanlar, gidip herhangi bir şeyi bir buçuk iki saat seyretmeye dayanamıyorlar. Kendisini istiyor. Koltukta hazır olda izletmek mümkün değil” derken tiyatronun önemini ve değerinin altını çizmeyi unutmuyor.
Haklı, kendi şöhretini kendi yaratan insana, “beni izle, beni seyret” demek zor. Teknoloji bizleri böyle bir ‘ego tatminine’ sürüklüyor. İnternet, parçalarını milyonların tıkladığı, yazdıklarını milyonların okuduğu, skeçlerini milyonların izlediği ‘şöhretler’le dolu değil mi?
SAFİYE’DEN SOFIA’YA
Bizim ‘entelijansiyanın’ pek üzerinde durmadığı kelimenin tam karşılığı ‘moda’ olamayan bir geçmiş, ‘Safiye’den Sofia’ya Çalınan Kimlikler’ belgeselinde. Bulgaristan’da yaşayan Türk ve Müslüman halk üzerinde uygulanan asimilasyon. Göçler ve acıları dünya hakları yaşamıştır. Hangi etnik kimlikte olursa olsun. Emperyalizmin insanlığa bir hediyesidir! Bu çerçeveden bakmak lazım. Belgesel o yılları anlatıyor. Belgeselin danışmanı bizzat o süreci yaşamış Prof. Dr. Zeynep Zafer. TRT Haber’de bu akşam üçüncü bölümü saat 22.20’da yayınlanacak.