Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Arjantin-Hollanda maçı dakika 54 oldu, pozisyon yok. Levent Özçelik: “Futbolseverlerin kendi aralarında bir konuşması vardır, sabaha kadar oynasalar gol olmaz” dedi. Ömer Üründül’den beklenen yorum: “Kontrollü futbol. Yarı final maçı, iki güçlü takım.”
Levent Özçelik’in içi bayılmış:
“Ömerciğim, 54 dakika geride kaldı.” Haklı, biz de esniyoruz.
Ömer Üründül, bir politikacı soğukanlılığında! (Ne demekse.) “Biz, izleyiciler olarak istiyoruz ki bol pozisyon olsun (evet istiyoruz.) Ama birbirlerine o imkanı vermiyorlar.”
Yani Ömer Üründül, “Benim yapacak bir şeyim yok, onlara sormak lazım” diyor. Hatta ekliyor: “Her iki takımın ikişer tane de yıldızı var.” Levent Özçelik: “Allahtan var, bir de olmasa...” Yani Özçelik, lafı “Bir tek sen sıkılmadın galiba”ya getiriyor.

Haberin Devamı

‘ÖMERCiĞiM  54 DAKiKA OLDU’


BU MAÇI 10 CÜMLE İLE ANLATTI
Arjantin-Hollanda maçı, Ömer Üründül yorumlarının çarpıcı bir örneği oldu. Maç başladı ve notları almaya başladık.
Maç içinde saydım; söyleyeyim.
Tam 10 cümleyle maçı yorumladı. Maçın başından sonuna doğru, olabildiğince cümleleri takip ettim.
“Tempolu başladı maç...” açılış cümlelerindendir. “Di Maria, (sakat oynamadı) adam eksiltmeleri yapardı.” “Adam eksiltmek” yine böyle bir Üründül cümlesi. “Topu kapan ayağa paslarla ataklarını geliştiriyor...” “Ayağa pas yapmak...” “Takım savunmasına önem veriyorlar”cümlesini ilk devre sık kullandı. “Hazırlık paslarına pres yok.” Yine Üründül sözlüğünden. Bu yıl sıkça kullandı mesela; “3’ncü bölgede baskıya başlıyorlar.” Bunun ‘birinci ve ikinci bölgeleri de’ var. Bildiğimiz orta saha, ceza sahası işte!
“Alan daraltarak topun arkasına geçiyorlar” da sık kullandığı bir cümle. “İki takım planlı programlı oynuyor” onun ‘garantili’ cümlelerinden.
“Kontrollü futbol” ise her daim mevcut.
Levent Özçelik, seyircinin maçtan rahatsız olduğunu ve sıkıldığını söyledi. “Senin dışında” demeyi unutmadı!

GARANTİLİ YORUM YAPILIR
‘Garantici’ yorumcudur Üründül.
Mesela bu kupada penaltılar ile ilgili ‘net’ yorum yapmamıştır.
Brezilya için “Yetenekli futbolcuları var ama yetenekli futbolcu da penaltı kaçırır” demişti. Arjantin-Hollanda maçında son dakikalar... Levent Özçelik sordu: “Penaltılara kalırsa, ufak da olsa ibre hangi yönde?” ‘Garantili yorum’ (bu da benim buluşum!) anlayışına çok ters bir soru. “Bazen en iyi oyuncular da penaltı kaçırıyor” diyerek soruyu bertaraf ediyor. ‘Garantili yorum’ maç esnasında da kendini gösteriyor.
“Her ne kadar az pozisyon olsa da, ‘Bu maç berabere biter’ diyemeyiz.” Bu tarz ‘öngörüler’e halk arasında, “Ne şiş yansın, ne kebap” denir. Brezilya-Almanya maçı başlarken, “Brezilya büyük takım, Almanya tecrübeli” demişti. Hani birinden biri kazanırsa, adını koyayım hesabı...
Bu ‘garantili yorum’a en çarpıcı örneği yine Brezilya-Almanya maçından vereyim:
Üründül, “Almanya kim çıkarsa çıksın, favoridir” cümlesini kuruyor. Ama garantisi yok diye, düşünerek şöyle devam ediyor:
“Ama yine de belli olmaz.” Her kesimi kavrayan, bir anlatım. Onu özel kılan da bu.

BU ÜNİVERSİTE GLADYATÖR ARIYOR

‘Bir sınav. 2 milyon öğrenci. Sadece 415 kazanan. 415 kahraman burada eğitim görecek. 415 kahraman arıyoruz...’ Süleyman Şah Üniversitesi’nin reklamı. Yeni bir Kabataş gençliği yetişecek anlaşılan!