‘Paramparça’da Gülseren’in ölüm sahnesi ve sonrası özetle şöyle: Sahneler “Neyse bu işte bitti” niyetine çekilmiş. Ev ahalisi “Anlaşılan bu bölüm böyle gidecek” diye başka kanala geçti bir süre. Sonra baktık yavaş yavaş ‘Nerede kalmıştık’ haline dönmeye başladı ve izlemeye devam ettik. O derece suni geldi yani...
Hiç sevmediler
Bugüne kadar dizide Nurgül Yeşilçay ile Erkan Petekkaya arasında ‘önüne geçilmez bir aşk’ yaşandığını gösteren tek bir kare olmadı. ‘Paramızı alırız, anlaşmamız var, bitene kadar dayanırız’ hali her bölümde, her karşılaşmalarında kendini gösteriyordu. Dizi, bugüne kadar diğer karakterlerin güçlü oyunculuğuyla ayakta kaldı. Bundan sonra da onların hikayeleriyle gidecek. Bir nokta var; peki bütün bu olumsuzluklara rağmen Nurgül Yeşilçay’ın varlığı aranmayacak mı? Diyeceksiniz ki “Yahu deminden beri laf ettin, şimdi kalkmış ne diyorsun?”
Hani orada bir yerde bulunsun, beklenti olabilir mi diye sormadan edemedim.
RESSAMLAR PARA KAZANIYOR
Ülkemiz bir yandan toplar, tüfekler ve hendeklerle boğuşurken, taze soğanın kilosu 12 TL’yi geçmişken, hayvancılık bitip, tarım alanları da daralırken bir bakmışız, ressamlar bir yılda gelirlerini yüzde 50 artırmışlar. Ülke ressamının para kazanması güzel bir şey...
Habertürk ‘Güne Bakış’ta vardı. 2015 yılında Türk ressamları müzayedelerden 99 milyon TL ciro elde etmişler.
En çok kazanan ressamlar
Kazancı 1 milyon TL’yi aşan sanatçı sayısı 18’den 27’ye yükselmiş. Resimden kazanç yüzde 50 artmış. Sanatçıların geliri de yüzde 14 artmış.
Hayatta olup resimleri en çok satan ve ciro yapan ressamlar şöyle sıralanıyor: Ergin İnan, Komet, Mehmet Güleryüz ve Devrim Erbil. Peki kim alıyor bu resimleri? Dünya üzerinde en fazla dolar milyarderine sahip 14’üncü ülke olduğumuzu unutmayalım!
KİLO İLE İLETİŞİM FAKÜLTESİ
FOX Ana Haber’de vardı her dört üniversite mezunundan biri işsiz... 774 bin işsiz üniversiteli... Başını iletişim mezunları çekiyor. Tam 44 iletişim fakültesi varmış. Yazılı basın bitik, özel televizyon kanallarında parayı veren kanal sayısı az, kimi de açılıyor kapanıyor. Kim dedi size 44 tane iletişim fakültesi açın diye? Ailesi, çocuğunun “Bir yeri kazansın diploması olsun” diye düşünülen eğitim sisteminin sonu budur.
Daha da beter olacaktır. 193 üniversite, emme basma tulumba gibi habire öğrenci basıyor. Ne kadar çok üniversite, o kadar kalitesiz mezun. Attım kafadan, bu ülkede 70 üniversite olup mesela 190 meslek yüksek okulu olsaydı durum farklı olurdu.
Üniversite, eşittir tüketim demektir bizde.