Ali Kırca’nın ‘haber öncesi’nden memnun olmadığını düşünüyorum. Bugün - Uğur Dündar gidince!- tek rakibi Mehmet Ali Birand kaldı. Kanal haber öncesine günlük pembe dizi, ‘Beni Affet’ i koydu. Sanırım beklenen olmadı. Kanal D’nin ‘Baba Haber Bülteni’nin başarısına farklı bir üslupla cevap vermek istedi. Durul Bazan’lı ‘Açılay İle Mahalle Baskısı’ yakında başlıyor. Sürpriz bir seçim. Etliye sütlüye ne kadar dokunacak göreceğiz.
‘SON’ KENDİNE GÜVENMİYOR MU?
İkinci bölümü izlerken ‘zoraki bilmeceler resmi geçidi’ izledim. Aslında kimsenin, o kimse olmadığının, kimsesizler dünyasının bir finali olacak. Peki öz? Onu da izleyene bırakıyorlar!
HABERLERDE KAR SENDROMU
“Çin’in doğu sahillerini vuran Sepat Kasırgası’nda en az dokuz kişinin öldüğü ve 60 kişinin yaralandığı bildirildi. Amerika’da da Karayip Adaları’nı vuran Dean Kasırgası Jamaika ve Meksika’nın Yukatan Yarımadası’na yöneldi...”
Ana haber bültenlerinin ‘Kar Türkiye’yi kapladı’ haberleri de sanki böyle bir havada veriliyor. Eh, buna azıcık ucundan dokunan bir İstanbul’un durumu! O da kendi trafik çelişkisinin ‘beyaza bürünmüş’ hali sadece. Bitmiş bir şehrin kar manzarası. İstanbul için öyle anormal hava hallerine ihtiyaç yok artık!
‘Son’ dizisinden yola çıkarsak ‘İstanbul’ da felaket 2015’in haber bültenini vereyim isterseniz; “Trafik, Avcılar gişelerden başladı. Araçlar sekiz saattir bekliyor. Helikopterler yolda mahsur kalan vatandaşlara havadan yiyecek ve battaniye yardımı yapıyor. Valilik üç gün sürecek kar yağışı bitene kadar vatandaşların evlerinden çıkmamalarını istedi. Borsa işlemleri iptal edildi...” Gidilen yer burası İstanbul’da!
SEPAT KASIRGASI ERZURUM’DA!
Erzurum’da fırtına ve tipi görüntüsü nasıl alevlendirilir? Show TV muhabiri, tipiyle oluşan normalin üstünde bir rüzgara kapılmış (doğal olarak) lastiklerinin üstüne kadar kapanmış bir arabanın yanında. Aynen yukarıdaki metin gibi Çin sahillerini vuran kasırganın Erzurum’a yaklaştığını anlatır bir heyecanda, oysa Erzurum’un bildik hali bu. Ama yok, sanki ilk kez böyle bir kar yağıyor ve tipi var! Hep söylerim, eskiden de kar yağınca yollarda yürürdük, kar, köy yollarını kapatırdı da biz mi farkına varmazdık? Korku salmak başka bir şey, durumun vehametini anlatmak başka!
ALIN SİZE REYTİNG GETİRECEK KONUKLAR
TÜBİTAK’ın yeni başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak’la Acun Iılıcalı’yı bir stüdyoda buluşturan o akşamın ‘reyting’ini yapar. Bir diğer konu da RTÜK Başkanı Davut Dursun’la Murat Boz, Murat Dalkılıç, Ziynet Sali’nin katılacağı ‘Kliplere sansür’ konulu program olur. Benden söylemesi
TV’DEKİ EN ZAYIF HALKA TARIM ÜZERİNE KONUŞMAK
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker ‘5N 1K’da açıkladı: “Kendi kendine yeten bir tarım ülkesi değiliz.” Cüneyt Özdemir sordu bu soruyu, Bakan da böyle özetledi. Eker: “Gerçek değildir. Palavradır. Hiçbir zaman olmamıştır” dedi. Bakanlık görevine geldiğinde “Türkiye kendi kendine yeten yedi (10 ülke olduğu da söylenir!) ülkeden biridir deniliyor. Hadi bana sayın bakayım diğer altı ülkeyi” diye sormuş, kimse cevaplayamamış. Yani öyle bir sıralama yokmuş.
O sırada Cüneyt Özdemir ülkelerden biri için “ABD” dedi. Bakan güldü, “ABD bilmem kaç milyar dolarlık gıda maddesi ithal ediyor” dedi. Yani şıklardan biri yanlıştı!
Tabii Cüneyt Özdemir pek sıkıştıramadı Bakan’ı. Çünkü Bakan hayvanı, tohumu, toprağı, gübreyi, sebzeyi daha iyi biliyordu. Yani rahat laf çevirebileceği bir ortam mevcuttu. Özdemir keşke bir de konunun uzmanını çıkarsaydı. En azından diğer ülkeleri öğrenmiş olurduk!
Bu arada Bakan Eker, daha sonraki bölümlerde dünyada gayri safi milli hasılaya göre kendi kendine yetebilen altı ülkeden biri olduğumuzun altını çizdi! Hatta altı yıldır da buğday ihraç ettiğimizi söyledi.
Dedim ya, özellikle bu tarım işleri pek ilgi alanımız içinde olmaz. Zaten Bakan Eker de kaç defa televizyona çıkar ki yılda?