Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu fikrin babası, buradan söylüyorum; Levent Ülgen. “Türkiye’de devrim olursa nasıl bir Türkiye olur?” sorusuna cevap arayan ‘Devrimden Sonra’ filminin oyuncuları, Okan Bayülgen’in programındaydı. Yönetmen Mustafa Kemal Aybastı oradaydı. Genç bir arkadaş. Okan sanırım ortaya sordu “Sosyalist bir Türkiye hayal mi?” diye. Oyuncular da yönetmen de, “Bu fantastik bir film değil. Zaten film, bunun ne kadar mümkün olabileceğini gösteriyor” dedi. Levent Ülgen, her alanda sosyalizmin bir gün mutlaka geleceğini söyledi. Çarpıcı da bir örnek verdi; “Emniyet teşkilatı da sosyalist olur. Bence iyi de olur.”

ÇEKİMDEYİZ GELEMEDİK

Antalya’da televizyon ödülleri verildi. Önce şuna karar verelim; bu ödül önemli mi? Burada ödül almak yani. Daha açık konuşayım Kelebek mi önemli yoksa, Antalya mı? Neden sordum? Dikkatimi çekti, ödül alanların büyük bölümü “Çekim vardı gelemedi”, “Özel bir programı vardı, gelemedi” şeklinde gerekçelerle törene katılmadı. Can Dündar NTV adına gitti, geldi sahneye. ‘Geniş Aile’ mesela oradaydı. Epey ödül aldılar. Garanti edenler mi gitti? İşte biz de böyle komplo teorileri üretiyoruz. Çünkü bir ciddiyet yok. O doğru, bu yanlış demiyorum. Ama ortada bir ödül var, mikrofonda anons ediliyor ve “İşi var, gelemedi” deniyor. Hikaye bu. Galiba bir tane televizyon ödülü yeter. Bu hangisi olur, ona da ben karar verecek değilim. İşte adamların ‘Emmy’si var. Bizde ödül sürü sepet. Sorun galiba burada. İş ilköğretim okullarına, hatta ana okullarına düştü. Mesela Beyaz’a yılda kaç ödül veriliyor?


TRT OKUL’DA ENTERESAN YARIŞMA!

Enteresan diyorum çünkü, TRT Okul ismi üstünde. Ama bu okul genel çizgisiyle eğlenceli, cep telefonlu, bilgisayarlı gençliğin bir izdüşümü. Mesela şöyle bir yarışma var; ‘Kontrol Sende’ diye. 14 yarışmacı var. Cep telefonu ve bilgisayar marifetiyle katılıp bu 14 ‘okullu’ çocuğa istediğini yaptırıyorsun. Örneğin ne yiyeceğine, ne giyeceğine, ne okuyacağına, kimin bu çocukları ziyaret edeceğine izleyici karar veriyor. Yani ‘remode control’ bir hayat. Eğitim sosu da var işte o telaş içinde. Her gün konuk ağırlayıp ders işliyorlar. Ucunda 100 Bin TL varmış. İyi para. Eğitim şart. TRT Okul da bu işi yerine getiriyor. Bu devir dinleme, CD üretme devri. Çocuklar yönetilmeye böylece okul çağlarında alışmış oluyorlar.

REHBERiM

PEMBE PANTER’İ SEVENLERE


Peter Sellers’li Pembe Panter’ler ‘kült’tür. Hastaları vardır. Sinema TV iyi bir iş yapıyor. Seriyi yayınlıyor. Bu akşam ‘Pembe Pater’ serisinin altıncısı geliyor.
Pan Philippe Douvier (Robert Webber) görünürde saygın bir işadamıdır. Ama aslında uyuşturucu işiyle uğraşan bir mafya lideridir. Başmüfettiş Jacques Clouseau (Peter Sellers) da onun peşindedir. Douvier, Clouseau’dan kurtulmak için bir suikast düzenler. Başmüfettiş her zamanki şansının yardımıyla hayatta kalmayı başarır. Onu öldürdüğünü düşünen Douvier ise uyuşturucu işine tüm hızıyla devam eder. Clouseau, hizmetçisi Cato’nun (Burt Kwouk) yardımıyla Douvier’in peşine düşer. (21.00);

STV’DE BİR DİZİ BİTİYOR, BİR PROGRAM BAŞLIYOR


Kısaparmak ‘orta ölçekli’ kanallarda dolaştı. Flash TV, Fox, Kanal 7. Şimdi Samanyolu TV’de ‘evlilik programlarına’ alternatif olduğu belirtilen yeni bir programa bugün başlıyor; ‘Şebnem Kısaparmak ile Güzel Günler’( 15.15). Kanalın dizilerinden ‘Güz Gülleri’ de bu akşam final yapıyor.