Yeni yılda Samanyolu Grubu bir ‘medya merkezi’nde toplanacak. Yeni binaya geçiliyor. Kanal sayısı da artıyor. 10 kanala çıkıyor. Yeni yapıda tüm kanallar HD yayın yapacak. Tüm teçhizat yenileniyor. 17 katlı bir bina olacak. Stüdyolar yerin altındaki 9 kat içinde bulunacak. Ofislerse üstteki sekiz kata yayılacak. Maliyetin 20-30 milyon dolar arasında olacağı tahmin ediliyor. Yer, Ümraniye Carrefour’un yakınları olarak belirlenmiş.
STAR DA YENİ YATIRIMA GİRECEK
Doğuş Grubu’na geçen Star Televizyonu da yeni yılda teknik altyapıda yenileme çalışmaları yapacak. Ancak şu an devir işlemleri yeni tamamlandığı için bu konuda çalışmalar yavaş gidiyor. Yeni sahipleri, kanala teknik açıdan yatırım yapacaklarını belirtiyor.
SOHBETLERİN TEKELİ DİZİ OYUNCULARINDA
Sabah programları, gece programları, haber programları, haber bültenleri, spor programları, yemek programları, gençlik programları ve unuttuklarım... Hepsinin vazgeçilmez aktörleri dizi oyuncuları.
Dizilerin eski rağbeti görmemelerinin nedenlerinden biri de bu. Gereğinden fazla ekranda görünmek. Ama kaçınılmaz bir durum. Bu kadar çok dizi, bu kadar çok oyuncu ve her oyuncunun kendi oynadığı diziyi pazarlama zorunluluğu böyle bir tabloyu ortaya çıkarıyor.
İnterpress Ajansı’nın ulusal, bölgesel ve yerel, toplam 60 kanalda yaptığı araştırmanın sonuçları yukarıdaki yorumu doğrular nitelikte. Toplam 226 programa dizi oyuncuları konuk olmuş. Kadın oyuncular tabii ki daha çok rağbet görüyor. 97 programa kadın oyuncular çağırılmış. Erkek oyuncuların sayısı 55. En çok konuk olan ilk üç isim şu dönem içinde Açelya Devrim Yılhan (6 program ), Canan Ergüder (5 program), Perihan Savaş (5 prog-ram). Erkeklerde durum şöyle; Mert Fırat (6 program), Erkan Petekkaya (4 program), Şafak Sezer (4 program). İsimler değişebilir, rakamlar değişebilir. Ama bu dizilim değişmez. Yani bu kadar çok dizi ve bu kadar reklam zorunluluğu sonucu, televizyonun konuk tekelini kuşkusuz dizi oyuncuları ellerinde tutmaya devam edecek. Ama bir diğer gerçek de şu: Bu kadar ekranda görülmek de onları sıradanlaştırıyor.
REHBERiM
NTV MEHMET BARLAS’I SEVDİ
‘Yorum Farkı’ vardı NTV’de. Bitti. Sonra yeni yayın döneminde ‘Makam Farkı’nı Oğuz Haksever’le Mehmet Barlas birlikte yapmaya başladı. Şimdi sadece Mehmet Barlas ‘45 Dakika’ adlı programı yapıyor. Bu akşam başlayacak programda usta gazeteci manşetlerin gölgesinde kalanları konu edecek ve mesleğinde başarılı olmuş isimlerle konuşacak.
İlk programın canlı yayın konuğu yeni romanıyla Ahmet Ümit. Barlas, konuğuyla, tarihte bir edebiyat yolculuğuna çıkacak. (22.10)
BU EKiP AYNI TELDEN ÇALAR
Buzuki Orhan bu akşam TRT Müzik’te Yeni Türkü’nün programına konuk oluyor. ‘Her Şey Dahil Elektrik Hariç’te ortak tınıya sahip müzisyenlerin gecesi yaşancak. Keyifli olur. (22.30)
OKURDAN
TRT SPORDA ÇAMUR GİBİ GÖRÜNTÜ
Mustafa Aydınoğlu soruyor: “TRT’nin HD kanalı var ama HD maç yayını yapacak ekipmanı yok mu? Beşiktaş’ın basketbol maçları TRT 3’te neden çamur gibi görüntüyle yayınlanıyor?” Mustafa Bey siz bir de Bank Asya maçlarını izleseniz... TRT’den bu konuda bir açıklama olur umarım.
BİTMEYEN DİZİ MÜZİKLERİ
Feryal Ozan, dizilerdeki müziklerin ses yüksekliğinden şikayetçi. “Oyuncuların konuşmalarını üstüne çıkıyor. En güzel müzikler bile bangır bangır” diyor. Haklı. Hatta müzikler bazen “Yahu bi dur” dedirtecek boyutta. Sağolsun bizim yönetmenler ‘her kareye bir müzik’ zihniyetini bırakmadı. Bunda dizilerin uzun olmasının da rolü var. Klip gibi sahne çekiyorlar, mecburen zaman doldurmak için!
KÜSÜP KÜSÜP BARIŞANLAR
Ayşen Özkayalar, “Diziler 3-4 bölüm sonra sıkmaya başlıyor. Küsüp küsüp barışmalar, uzun uzun bakışmalar, sık sık geriye dönüşler ilgiyi dağıtıyor” demiş. Ayşen Hanım aslında dizi dünyasının bir özetini yapmış. Yapımcı için de, kanal yöneticisi için de durum, izleyicinin izlediği gibi. O kadar çok dizi var ki bıkmak için bundan daha iyi bir neden olamaz!