Star TV’de pazar öğle üzeri ‘Tarkan Altın Madalyon’ filmi ekranda...
Dikkat etmek lazım bu ‘Tarkan’ filmlerine!
‘Atilla’nın ‘Bizans Prensesi’nden olan çocuğunun kurtarılma sahnesi yıllar sonra tekrar dikkatimi çekti. Malum ‘Tarkan’ serisi, kanalın demirbaşı, Kanal 7’nin ‘Kemal Sunal’ filmleri gibi ya da Keloğlan gibi...
Çocuğun top gibi bir kale ucundan diğerine atılması sanırım, sinema tarihine geçecek sahnelerden biridir.
Ev ahalisi bir de kaleden, aşağıda bekleyen atların üzerine atlayan kahramanları hayretle izledi.
O mesafeden ‘atlıyor’ ve biz onu tam eyerin üstünde oturur vaziyette görüyoruz.
Biri takla bile attı hava olsun diye...
‘Tarkan’ın ‘erotik’ halleri vardır.
Eva Bender unutulmaz oyunculardandır. 70’li yıllarda ülkemizin cinsel özgürlüğünün ne kadar geniş bir ufukta yaşadığını anlamak için bu filmler birer arşiv niteliğindedir. Televizyonla birlikte ‘Tarkan’ filmlerinin kısaldığı görülür. Oynatmak isteyenler örneğin 10 yıl sonra 50 dakika içinde bitirmek zorunda kalacaklardır diye düşünüyorum.
Sansür süresi artıyor!
Bu filmin süresi ‘bilinmez.’
Bir ‘televizyona göre sansürlenmiş’ bir de ‘muhafazakâr kanala göre sansürlenmiş’ (Kanal 7 örneğin) halleri diye ikiye ayırmak mümkün. Star TV’de Birsen Ayda’nın (Kraliçe) raks ettiği sahne buzlanmıştı.
Zamana göre göğüs dekoltesi fazlaydı.
Ben şunu anlamıyorum, neden bizlere buzlanıp (sigara dahil!) film izlettirilir?
Neden ‘bip’lenip film izlettirilir?
Bundan zevk aldığımız mı zannedilir? Örf, adet geleneklerine düşkün olduğumuz mu böylece test edilmiş olur?
Yoksa ‘bipli’ ve ‘buzlu’ bir yaşamın alıştırılması mıdır?
İzlerken şöyle oluyoruz “Amann rakı içiyor” ya da “Bu viski bardağı, viski içiyor” ya da “Memesi görülüyor bak, haha...”
CEM KARACA'YA SAYGISIZLIK OLDU
TRT 1’de ‘Beni Bekleme Kaptan’ bir Cem Karaca belgeseli... Dinlediğimde alıp götüren şarkılar listemin baş sırasında yer alır.
Belgesel bitti, jenerik akıyor. Bu muhteşem şarkı eşliğinde. Taaak diye ‘Filinta’ tanıtımı. TRT zaten bu diziyi izlettirmeye takmış durumda. Sen kaçsan o kovalıyor. Yahu biliyorum, dizinin bir günahı yok. Oynatanın halt etmesi...
Bırak o güzel şarkı jenerik eşliğinde çalsın, bir dinleyelim sakin sakin. Yook illa kesecekler.
Merak edip bir önceki programı da böyle kesmişler mi diye baktım. ‘Enine Boyuna’ jenerik kemiksiz yayınlandı.
Olan Cem Karaca’ya ve bunu çekip bizlere izleten ekibin emeğine oldu.
ARTIK ÖZÇEKİM, SELFIE DEĞİL
İlk TRT’de duymuştum.
Nazlı Ilıcak Kanal D’deki ‘Pazar Gezmesi’nde Cemil İpekçi’ye konuk oldu. Program bitiminde konuğuyla fotoğraf çektiriyor Ilıcak, “Özçekim yapacağız” dedi.
Sık duymaya başladım bunu. Hoşuma gidiyor. Nazlı Hanım ‘selfie’ de yapabilirdi, ‘Özçekimi’ tercih etti.
Bundan böyle özçekim.
“O ne demek?” diye soran olursa, “Git bak sözlüğe” diyeceğim.