Kanal D’nin ‘Bir Çocuk Sevdim’ dizisi, artık “Sevmez olaydım” halini aldı. Son bölümü izledikten sonra bir süre ara vermek faydalı diye düşündüm. Yani şöyle; 2-3 bölüm geçsin dönüp bakayım, çünkü içim fena halde bayıldı. Millet şu ara ne yapacaksa yapsın, gerildim! Turan Baba fena dertli. Kız gitti adama, acaba bi şeyler oluyor mu sorusu beynini kemiriyor. Attı kendini sokağa, doğru Sebahat Hanım’ın evine gitti, içini dökmeye. ‘Açık Bırak Pencereni Örtme Perdeyi Bu Gece’ şarkısını ud eşliğinde söylüyordu Sebahat Hanım. Taş plak tarzından çok, yeni dönem pop tadında! Hani ud bile bu havayı bozamadı. Bu arada beyninde bir ur mevcut yerli film teması, baş dönmeleri de nüksetti. Hepsi bir yana Turan bey yine mutlu olmuştu.
Mine’nin kapısı ne zaman açılacak?
Diğer takımsa felaket durumdaydı. Mine odasına girip, kapıyı kilitliyordu. Otobüsle (ki bunu kendisi söyledi) doğup büyüdüğü mahalleye bir kere gitti. Hangi otobüs merak ettim, kapının önünde durak filan yok. Emine artık tam devir psikopata sarmış durumda. Timur bir Turan Baba’yı rahatlatacağım, bir Mine’yle uğraşacağım, bir Merve’yi idare edeceğim derken bir de Sinan belasıyla uğraşmak zorunda. Sinan boynunda boyunluğuyla İstanbul kazan ben kepçe dolaşıp durmakta, arada eve uğramakta. Süreyya, ilerleyen bölümlerde KCK mı yoksa Ergenekon mu bilinmez, yine içeri alınabilir!
Unutmadan insanın yüreğine su serpilen dizinin tek karakteri Turan Baba oldu. Çünkü patron Timur “Merak etme, elim eline değmiyor kızının” diye onu şimdilik sakinleştirdi. Ama ben söyliyeyim, o kapı yani Mine’nin kapısı öyle kilitli kalacak değil! O kapıyı Sinan mı açacak yoksa Timur mu izleyip göreceğiz, ama önce çocuk doğacak ! Dizinin müziği de iyice yeknesak bir hal almış, bu havayı nasıl vereceğim diye debelenip duruyor...
REHBERiM
‘BEHZAT Ç.’ ESKİ TADINDA OLUR MU?
Vizyondaki film, çok fazla konuşuldu. ‘Behzat Ç.’ o tılsımlı halini bu şekilde yitirdi. Bir nevi tişört üstü baskı fotoğrafı halini aldı. Oyuncuları özel hayatlarıyla dikkatleri çekmeye başladı. İnanç Konukçu sokakta daha önce dolaşırken görülmezken şimdi ‘gecelere aktı’ durumuna geldi. Kendi isteğiyle değil bu, ‘magazinin şöhret damgası’yla ilgili... Fatih Artman (Harun) artık zayıflamış, jön kategorisine girmiş. “Bir ‘Behzat Ç.’ hayranı olarak diziye bu ‘önyargılar’la başlıyorum” diyebilirim. Bu hafta kolaj var. (STAR/22.00)
BİR ZAMANLAR NEŞELİYDİK
TRT Müzik’te Atilla Dorsay’ın sunduğu klasik müzikaller kuşağında bu akşam ‘Gönül Kimi Severse’ filmi var. ‘l Fall in Love Too Easily’, ‘Jealousy’ (Frank Sinatra) bu filmin unutulmaz şarkıları. Gene Kelly’nin çizgi film kahramanı miki fareyle dansı sinemada ilk kez gerçek oyuncuyla çizgi kahramanı birlikte göstermesi açısından da ilginç. (23.00)
NOT DEFTERiMDEN
PLAYBOY KANALI İÇİN YAZILI ÖNERGE
ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’e soru önergesi vermiş. Konu; Cine5’in ‘Plaboy’u şifreli yapması ve zaten abone olup bu kanaldan faydanlanmak isteyenlerin mağdur edilmesi... Değişim asıl o zaman olmuş. Meclis ne liberalmiş o zamanlar. Playboy izleyicisinin hakları bile savunuluyormuş...(1998)
GÖZYAŞI DÖKÜLEN AİLE TABLOLARI
Her daim televizyonların vazgeçilmezlerindendir. 90’lara damga-sını vuranlardan biri Sibel Turnagöl, Kerem Alışık ve küçük Sadri Alışık. Bir nevi Hülya Avşar, Kaya Çilingiroğlu ve Zehra durumu...
ALİYEV, TÜRKİYE’Yİ HANGİ TÜRK PROGRAMINDA SUÇLAMIŞTI!
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev kendisine 1995 yılında darbe girişiminde bulunulduğunu, bunu arkasında Türkiye’nin olduğunu isim vererek ‘Arena’da açıklamıştı. Uğur Dündar’la Haluk Şahin’in kulakları çınlasın şimdi!
“PROGRAMDA BİRA İÇMEM” DEDİ, PARTİNİN SEÇİM YÜZÜ OLDU!
Kenan Erçetingöz’ün ‘Yüz Yüze’ programına katılan Keram Alışık “Ben biranın tadını bilmem” açıklamasını yapmış. Herkesi memnun edecek bir yüz arayan Refah Partisi de harekete geçip Alışık’a “Gel bizim seçim yüzümüz ol” demiş.