Sinan Biçici

Sinan Biçici

sinanbicici@hotmail.com

Tüm Yazıları

Şu an yayında olan ya da sezon içinde final yapmış birçok dizinin benim de aralarında bulunduğum 100’e yakın senaristi bir bildiri yayınladı. Perşembe akşamı Twitter’dan isyanlarını dile getiren senaristlere seyirciler, oyuncular, set çalışanları da destek verdi ve #YerliDiziYersizUzun hashtag’i hemen trend topic oldu. Peki senaristlerin isyanı ne? Bildiriden bölümleri aynen aktarıyorum:

Dünyanın hiçbir yerinde örneği olmayan, sadece hakkıyla üretme sürecini değil, izleme sürecini de imkansız kılan 120-150 dakikalık diziler yazmaktan dolayı şiddetli mutsuzluk içindeyiz...

Haberin Devamı

Dramanın gereği olan tüm temel ögelerden verdiğimiz tavizlerden ötürü, temposuz, akmayan, uzun bakışmalar, müzik-altılar
ve flashbackerle şişirilmiş bölümler yazmaktan ötürü mutsuzuz.

Bu tempoya ayak uyduramadığı ya da uydurmak istemediği için mesleği bırakmış pek çok ustamız, meslektaşımız adına mutsuzuz.

İşimize olan saygımız, hikaye ve senaryo üretirken sahip olduğumuz profesyonel görüşler
ve insani şartlarda çalışma arzumuz yok sayıldığı için mutsuzuz. Bu tempo yüzünden çok hızlı yıprandığımız, yıprandığımız için de, yapımcıların kolayca senarist değiştirebilme halinden ötürü mutsuzuz. Süreler yüzünden hikayelerimizi hızlı tükettiğimiz, sonrasında top çevirerek kendi hikaye ve karakterlerimize ihanet eder duruma düştüğümüz için mutsuzuz...

Uzun süreler yüzünden
hikayesini sezon finalinden önce
tüketen, tükettiği için de sezon
ortasında final yapan diziler
ve işsiz kalan bütün ekip
çalışanları adına mutsuzuz...

Dizi sürelerinin kısalmasının, Türkiye dizi sektöründe çalışan her birim ve her birey için, daha insani şartlarda yazmak, üretmek, çekmek, oynamak ve daha evrensel, daha kaliteli işler yapabilmek için hayati olduğunun altını çizerek, biz aşağıda ismi bulunan senaryo yazarları olarak 60 dakikadan uzun süren diziler yazmamak için bir araya geldiğimizi, güç birliği oluşturduğumuzu ve görmezden gelinemeyecek, gözden çıkarılamayacak bir çoğunluğa
ulaşmak için çalıştığımızı sektöre ve kamuoyuna ilan etmek isteriz.

Haberin Devamı

‘FAZİLET HANIM VE KIZLARI’

Dizilerde neden zenginlerin hayatı anlatılır, hikayeler niye çoğunlukla yalılarda geçer? Star TV’nin yeni dizisi ‘Fazilet Hanım
ve Kızları’, sanki bu sorunun yanıtını arayan bir hikayeye sahip gibi.

Avşar Film’in yapımcılığında, Murat Saraçoğlu’nun yönettiği, senaryosunu Sırma Yanık’ın yazdığı dizinin kadrosunda Nazan Kesal, Mahir Günşıray, Deniz Baysal, Çağlar Ertuğrul, Afra Saraçoğlu, Alp Navruz ve Tolga Güleç var. Rejisi, senaryosu, oyuncu performansı ve prodüksiyonuyla iyi bir ilk bölüm izledik. Finali de merak unsurunu tetikledi.

Hırslı bir annenin hikayesi

İki güzel kızıyla bir kenar mahallede yoksul hayatı yaşayan anne Fazilet, dizilerde gördüğü yalıların ihtişamının hayalleriyle yanıp tutuşuyor. “Neden benim kızlarım da bu hayatı yaşamasın?” diyor, cesur ve saldırgan bir şekilde hayallerini gerçekleştirmek için yola düşüyor. Para ve lüks hırsından dolayı zaman zaman antipatik kaçsa da, neticede kızlarının kendi çektiği yoksulluğu yaşamaması için büyük bir savaş vereceğini hissettiriyor Fazilet. Birinci bölümün en baskın karakterini canlandıran Nazan Kesal’ın rolünü büyük bir coşkuyla oynadığını söyleyebilirim. Umarım bu karakter merkezde kalmaya devam eder.

Haberin Devamı

Yine Yeşilçam’dan miras
bir ‘züğürt tesellisi’ de yok değil dizide. Zenginlik içinde yaşayan Egemen Ailesi mutlu değil. Şatafatlı bir yalıda yaşıyor ama evin hanımı ölümcül hasta, gelini ailecek kabul görmemiş, oğulları kavgalı.

SENARİSTLER NEDEN İSYAN ETTİ

Magazin programlarında mankenleri izlerken, onların yerinde olmayı hayal eden genç kızların sayısı az değil. Peki, bu ani gelen şöhretle hayatlar nasıl değişir? Dizinin hikayesi eğer bu sorunun yanıtını gerçekçi bir şekilde anlatırsa ilgi çeker. Tipik
bir zengin oğlan-fakir kız hikayesinden kolaylıkla sıyrılabilir
ve klişe hikayelere de ihtiyaç duymaz. Yolu açık olsun...